..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Düþgücü güzelliði, adaleti, mutluluðu yaratýr. -Pascal
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Toplumbilim > Güngör Karauðuz




23 Temmuz 2011
"Devrek ile Çevresi Tarih ve Kültürü Üzerine" Baþlýklý Kitabýmýz Hakkýnda  
Güngör Karauðuz
“DEVREK ile ÇEVRESÝ TARÝH ve KÜLTÜRÜ ÜZERÝNE” BAÞLIKLI KÝTABIMIZ HAKKINDA


:CCBC:
“Demek bu vataný, o kadar meþ’um hâdiseler arasýnda, bazen da tam tersine iþleyen talihin cilvelerine, her tarihi bir kör dövüþü yapan ihtiraslara, kinlere, felaketlere raðmen, fetheden ve o arada yeni bir milletin, yeni bir dilin doðmasýný saðlayan adamlar burada, bu þehirde yaþadýlar.’” (A. Hamdi Tanpýnar, Beþ Þehir)

Yukarýdaki cümlelerden hareketle ve bu ifadelerin ýþýðýnda, bir kente girdiðinizde, kentteki tarihi doku sizde, kent halkýnda ve burayý ziyaret edenlerde sizin ecdadýnýza karþý güçlü bir muhabbetin kendiliðinden doðmasýna vesile olacaktýr. Yani kentiniz, tarihinizden ve ecdadýnýzdan bazý izler taþýmalýdýr. Sizi o kente çekmeli ve baðlamalýdýr bunlar. Mesela ecdadýnýzdan arta kalmýþ bir saray, bir köþk, bir cami, bir han, bir medrese, bir türbe vs…

Daha düne kadar Devrek, iki ya da üç katlý geleneksel mimari ile yapýlmýþ evler ile doluydu. Ne yazýk ki inþaat sektörünün fabrikasyona geçmesi ve insanlarýmýzýn apartman dairelerine olan teveccühleri sebebiyle bu evler yýkýlýp gitti. Fakat þairin ifade ettiði gibi sadece terk edilmiþ, harap halde ve can çekiþen birkaç ev kaldý, Devrek’te:



Nerde

Gide gide bitmeyen Mahya Yeri

Püren kokulu Tefen yollarý

Ninelerimiz, dedelerimiz

Ve üç katý aþmayan ahþap evlerimiz



5 Eylül 1887 yýlýndan itibaren Hamidiye adý ile ünlenecek Devrek’te, 1860-1922 yýllarý arasýnda iki medresenin olduðunu Kastamonu vilayet salnamelerinden biliyoruz: “Merkez-i kazâda taþtan ya da tuðladan yapýlmýþ ve iki katlý on altý oda ve bir bölüm mahzeni içine alan hükümet konaðýyla bitiþiðinde taþtan ya da tuðladan yapýlmýþ üstte bir bölüm rüþdîye ve bir aded ibtidai mektebleri ve geliri eðitime aid olmak üzere beþ aded dükkân ve kasabanýn merkezinde beþ camii, bir tekke, iki medrese ve iki hamam, oldukça muntazam bir çarþýsý vardýr.”

M. 4 Ocak 1860 tarihli bir Osmanlý belgesinde de (A.}MKT.MVL.113/29) adý anýlan ve Zaptiye müþiri Ýzzet Paþa’nýn emri ile Devrek nehrinin taþmasý sonucu zarar gören medrese ve malikânesi ile birlikte köprünün (bugünkü Zonguldak köprüsü) de onarýldýðý kayýtlýdýr. Ama bugün ne tarihi rüþdiye ne medrese binasý ne tarihi hükümet konaðý ne de tarihi köprü var Devrek’te, maalesef yerlerinde yeller esmekte.

Hatta yaþadýðýnýz kentteki, kent mezarlýðý -þimdi okuyamasanýz bile- sayýsýz Osmanlýca mezar kitabeleri ile dolu olmalýdýr. Bilindiði üzere mezar taþlarý, tarih ve sanat tarihi araþtýrmalarý için çok önemli kalýntýlardýr. Çünkü mezar taþlarý, insanýn öldükten bir zaman önce var olduðunun ve bir bakýma öldükten sonra da ölümsüzleþme arzusunun sembolüdür. Mezar taþlarý ile siz, bir bölgenin sosyal ve yönetim tarihini, bölgenin ne zaman kurulduðunu, yöneticilerinin isim ve unvanlarýný, kiþilerin mesleðini, okuryazarlýðýný, medeni durumlarýný, meslek kollarýný ve zanaatlarýn izlerini sürebilirsiniz. Hatta ölümlerin hangi zaman aralýðýnda ve sýklýðýnda olduðunun istatistikî bilgileriyle, bölgedeki salgýn hastalýk olgusunu da tespit edebilirsiniz. Kýsaca mezar taþlarý o kentin yaþayan tarihi ve o yörede sizin ne zamandýr bu kentte yaþadýðýnýzýn ve kültürünüzün tabusudur.

Þimdi Devrek ve çevresi maalesef bu saydýðým tarihi ve kültürel deðerlerden uzaktýr ve uzaklaþmýþtýr. Devrek’te eski ile iliþkilendirebileceðimiz çok az tarihi ve kültürel mirasýmýz ayakta kalmýþtýr. Ýþte Tekke Camii yanýndaki ve kent mezarlýðýndaki birkaç Osmanlýca mezar kitabesi, Vakýfçeþme sokaktaki ve Komþular Köyü’ndeki Osmanlýca çeþme kitabesi vs… Devrek ne yazýk ki bu ecdat eserlerini bile koruyamamakta ve gereken önemi vermemektedir. Çünkü bilinçsizce hareket edilerek bu kitabelerin üzerleri gerek yaðlý boya ve gerekse kireç ile boyanmak suretiyle tahrip edilmiþ durumdadýr. Oysaki kendisi için ikinci el bir araba satýn almak isteyen biri, arabanýn orijinal olmasýna yani üzerinde sonradan bir boya olmamasýna dikkat etmesi gerektiðinin idrakinde iken ecdat yadigârý bu eserlerimize gereken itinayý gösterememektedir.

Hatta 1871 yýlý Kastamonu Devlet Salnamelerinde bölge nüfusu 21 264 (Türk-müslüman), 419 (Ermeni) yani toplamda 21 683 idi. Peki bu nüfusun defnedildiði kent mezarlýðýndaki olmasý gereken Osmanlýca yazýlmýþ bir bu kadar mezar kitabesi ne olmuþtur ve þimdi nerededir?

Devrek ve civarýnda mezar ve diðer kitabelere çok az sayýda rastlamamýn sebebini Amasra tarihi ile ilgili kaleme aldýðý eserinde Semavi Eyice çok güzel özetlemektedir zannedersem: “Türk devrine ait mezarlýðý, 1930 yýlýna doðru aþýrý gayretli bir idarecinin kurbaný olduðundan, beþ yüz yýl boyunca bu kasabada yaþayan insanlarýn kimler olduðunu belirtecek hiçbir iz kalmamýþtýr ‘Küçük Amasra Tarihi ve Eski Eserler Kýlavuzu, Ankara, 1965 sayfa 41-42.’” Dolayýsýyla Devrek ve çevresindeki mezar ve çeþme kitabeleri de, belki de, Amasra’daki kaderi paylaþtý. Biz de þimdi bu insanlarý yani daha dün yaþamýþ dedelerimizin medfun olduðu yerleri bilmiyoruz. Ama gerçekten yaptýðýmýz tek þey var! O da, ecdadýmýzýn mezarlarý üzerlerinde geziyoruz, tepiniyoruz ama onlara gerekli saygýyý gösteremiyoruz. Dolayýsýyla kökleriyle baðlarý kopmuþ olan Devrek, ecdadýný unutmuþ görülmektedir.

1922 yýlýnda, Türkiye Büyük Millet Meclisi Umûr-ý Sýhhýyye ve Muâvenet-i Ýctimâiyye Vekâleti’nin emri ile Dr. Abdullah Cemal’e hazýrlatýlan ‘Türkiye’nin Sýhhî-i Ýctimâî Coðrafyasý: Zonguldak Sancaðý’ adlý Osmanlýca olarak kaleme alýnmýþ olan eserde, Devrek kabristaný ile ilgili olarak, sadece: “Devrek’de de þehrin cenûb ve cenûb-i þarkîsinde vâsi’ ve kadîm harâbe þeklinde bir kabristân vardýr ki etrâfý açýktýr.” ifadelerine rastlanmaktadýr.

Daha da vahim olaný Devrek’te, önceden kaymakamlýk binasý, sonra anaokulu binasý ve þimdi de kültür merkezi binasý olarak kullanýlan alanda Þemsi Paþa/Camii Atik adýyla bir cami binamýz bulunuyordu. Hatta bu mýntýkada ecdadýn defnedildiði bir kabristan da mutlaka olmalýydý.

Nitekim Devrek’te 1940’lardaki depremle birlikte hasar görmüþ olan camiyi ve türbeyi Devrekli, tamir edeceði yerde ne yazýk ki kökten yýkmýþtýr. Hatta burada bulunan yýkýlan türbenin kitabesi, -ecdada saygýdan dolayý olacak ki bazý Devrekli büyüklerimizce- bugün Yeni Camii duvarýna monte ettirilmiþtir. Ancak türbede yatan “meçhul alperen” ise Ýsabeyli Köyü’ne yani yaklaþýk on iki km. uzaklýkta Devrek-Ereðli karayolunun kenarýna yeniden defnedilmiþtir.

Kitabe H. 891/M. 1486 tarihinden itibaren günümüze korunarak gelmiþken ne yazýk ki biz de -sözüm ona herhalde kitabeyi korumak amaçlý olarak!- üzerini yaðlý boya ile boyayarak tahrip etmiþiz. Oysaki bu cami ve buradaki türbe Devrek ve Devrek tarihi açýsýndan çok önemlidir. Bu camii hakkýnda yine Dr. Abdullah Cemal’in 1922’de, kaleme aldýðý ‘Türkiye’nin Sýhhî-i Ýctimâî Coðrafyasý: Zonguldak Sancaðý’ adlý çalýþmasýnýn 35-36. sayfalarýnda bilgiye rastlanmaktadýr:

“Devrek kasabasý oldukça kadîmdir. Fakat ne zaman teessüs ettiðine dair hiçbir malûmât-ý mevsûka ve tarihiyye yoktur. Âsâr-ý atîka ve mebânî-i kadîme-i mu’tebereye tesadüf edilemiyor. Yalnýz kasabanýn þimâl tarafýnda Devrek karyesinin Cuma ve bayramlarý için musallâ-yý umûmîleri olan avâm beyninde câmi-i atîk nâmýný taþýyan ve Mustafa Þemsi Paþa tarafýndan inþa kýlýndýðý anlaþýlan Þemsi Paþa Câmii Þerifi yakýnýnda Devrek karyesinin bundan 130 sene evvel ufacýk bir mahalden ibaret olduðu menkulâttandýr. Bu câmii þerifin duvarýnda (H. 821) tarihinin mevcudiyeti, bu kasabanýn velev ki karye halinde bile olsa o tarihte varlýðýna delil olarak gösterilir.”

Ancak yukarýda söz ettiðimiz ve bugün Yeni Camii duvarýna monte edilmiþ olan kitabede ise 891 (M. 1486) yazýlýdýr. Eðer Dr. Abdullah Cemal kitabeyi yanlýþ okumadýysa burada iki kitabe söz konusu olmalýdýr. Biri, yazarýn ifade ettiði gibi, Cami-i Atik’e ait olan ve üzerinde 821 (M. 1418/1419) tarihi kayýtlý olan kitabe olup 1940’larda camii yýkýlýnca kitabesi de kaybolmuþ olmalýdýr.

O halde Yeni Camii duvarýndaki 891 tarihli diðer kitabe nedir? Bu kitabe, Cami-i Atik yanýnda bulunan türbenin kitabesi olmalýdýr. Þemþi Paþa Camii (Cami-i Atik)’in yýkýlmasýndan sonra bu türbe ve burada yatan zat, -ifade ettiðimiz gibi- Devrek-Ereðli yolu üzerinde Ýsabeyli Köyü yakýnlarýna taþýnmýþtýr. Eðer bu söylediklerimiz doðru ise, bu kitabe de bu türbenin kitabesi olup, türbede yatan zat da Devrek’in ilk kurucularýndan biri olmalýdýr.

Ne yazýk ki ‘türbesinin kitabesini arayan bu ismi meçhul alperen’ unutularak ve hem de Devrek’in merkezinden uzaklaþtýrýlarak tecrit edilmiþ durumdadýr. Ancak Yeni Cami duvarýndaki türbe kitabesinin buradan sökülerek ya da bir kopyasý yapýlarak –Devrek’teki orijinal yerine türbe tekrar taþýnamayacaðý için- bu ‘mechul alperenin’ þimdiki türbesine monte edilmesi çok elzem bir görev olacaktýr. Böylece Devrekli az da olsa bu ‘alperenenine’ vefa borcunu herhalde ödemiþ olacaktýr.

. Bizim kaleme aldýðýmýz ve hâlâ basýlmayý bekleyen “Devrek ile Çevresi Tarih ve Kültürü Üzerine Makaleler. Yerel Tarihte Kýsa Bir Gezinti” baþlýklý kitabýmýzda tüm bu konular ayrýntýlarýyla izah edilmektedir.

Ayrýca Devrek halkýnýn

· Ýstiklâl Savaþýmýzda gösterdiði kahramanlýklarý,

· Devrek nüfus müdürlüðünde bulunan ve Osmanlýca olan Devrek Vefâyâta Mahsus Vukuat Defterlerinin okunmasý ile vücuda getirilmiþ Balkan Savaþlarý’ndan Millî Mücadeleye Vatan Savunmasýnda Þehit Olan Devrekliler,

· Osmanlýca olarak yazýlmýþ ve günümüz harflerine çözümleri sadeleþtirilerek verilmiþ Devrek kitabeleri ve mezar taþlarý,

· Osmanlýca olarak kaleme alýnmýþ ve günümüz harflerine sadeleþtirilerek aktarýlmýþ Kastamonu Vilayet Salnamelerinde Devrek/Hamidiye,

· 1922 yýlýnda, Türkiye Büyük Millet Meclisi Umûr-ý Sýhhýyye ve Muâvenet-i Ýctimâiyye Vekâleti’nin emri ile Dr. Abdullah Cemal’e hazýrlatýlan “Türkiye’nin Sýhhî-i Ýctimâî Coðrafyasý: Zonguldak Sancaðý” adlý eserin sadeleþtirilerek günümüz harflerine aktarýlmasý,

· Baþbakanlýk Osmanlý Arþivlerine göre Devrek’in yaþadýðý bazý önemli olaylar ve tarihleri (H. 1226-1330-M.1811/12-1911) maddeler halinde sunulmuþtur.

· Yýllara Göre hâlâ yaþayan ya da dâr-ý bekaya göçmüþ Devrek ve sakinlerinin muhtelif fotoðraflarý sunulmaktadýr.

Dolayýsýyla kitabýmýzda, bugün Devrek halký tarafýndan ecdadý ile ilgili olarak bilinmeyen pek çok bilgi sunularak Devrek’in kültürel ve tarihi sorunlarýna çözüm yollarý önerilmektedir. Ayrýca Devrek ve çevresinde ecdadýmýzdan bize intikal etmiþ ancak günümüzde birkaç tanesi ayakta kalabilmiþ eserlerimiz, bu kitabýmýzla kayýt altýna alýnmaktadýr. Böylece gelecek kuþaklara en azýndan yok olmadan arta kalmýþ bu eserlerimizin ulaþtýrmasý hedeflenmektedir.

Artýk Devrek; tarihi, kültürü ve ecdadý ile buluþturulmalýdýr.

Bu eserimizin, Devrek halký ile buluþturulmasý noktasýnda emeði geçecek her kim olursa olsun Devrek halký onlarý unutmayacaktýr!

Þüphesiz su akacak ve mecrasýný bulacaktýr…




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn toplumbilim kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ýbrahim Hamdi Efendi'nin Kaleminden Devrek ve Bölgemiz
Zonguldak Bölgesi'nin Yetiþtirdiði Bir Yerel Tarihçi ve Düþündürdükleri
Osmanlý Devleti Döneminde Devrek'te Yaþanmýþ Bazý Büyük Felaketler
Müzeler ve Devrek Arkeoloji - Etnografya Müzesi Kurulmalý mý?
Hýzýrbey Ýli - Devrek - Hamidiye
Abdullah Sabri Efendi
Zonguldak Bölgesi"nde Medeniyetin Ýlk Filizlendiði Ýlçemiz: 7500 Yýllýk Devrek"in Eskiçað Tarihi Üzerine
Bölgemizi Ziyaret Eden Bir Seyyah: Wýllýam Francýs Aýnsworth
Ýstiklâl Savaþý Gazisi Hüseyin Baþocakcý
Tarihi Eser Yaðmacýlýðý, Definecilik ve Bölgemiz


Güngör Karauðuz kimdir?

Daha çok eskiçað dünyasýný konu alan hikaye ve roman tarzý edebi yazýlarý okumayý severim. Gezi-inceleme yazýlarýna karþý da büyük ilgi duymaktayým.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Güngör Karauðuz, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.