"Yazmak, aslında her şeyi baştan sona mahvetme girişimidir; ama ne hikmetse, bazen işe yarar." – Terry Pratchett"

Deneme

Kalp Sevmekten Yorulmaz İhanet ve İlgisizlikten Yorulur

Gönlünüzün kapısını birileri çaldığı zaman sizin de gözünüze girdiyse, gönlünüzün kapısını ardına kadar açarsınız... Heyecan dolar yüreğiniz, aklınızda hep sevdiğiniz... Kimi zaman uykularınız kaçar... Gece yarıları kalkar balkonda bir sigara tüttürürsünüz... Elinize bir kalem alıp sevdiğinize gönlünüzden kopanları yazarsınız... O an da dünyanın en büyük şairi sizsinizdir... Dünyanın

Annelerin Gölgesindeki Babalar

Annelerin gölgesinde kalan bir babalar günü daha geride kaldı. Nedendir annelere verilen değer babalardan esirgeniyor. Annelere dizilen methiyeler zerresi babalara yapılıyor. Babalara yetim muamelesi yapıldığımı düşünüyor.

yazı resim

İnsan/ Mutlak İnsan...

Bir insan 'insan' üstüne neden düşünür?
Bir insan 'insan' başlıklı bir denemeyi neden okur?/
İnsandan hem değişmesini hem de mutlak olması isteyen bu 'hayat' denen düzeneği yaratan da insandır.../
'Mutlak insan' yaratmak değil midir medeniyetin veya dinlerin derdi...

Duygu Komşuluğu

Bazı günler, dün akşam ne yemiştik, bugün günlerden neydi, ayın kaçıydı hatta biz hangi aydaydık yahu! gibi utanası sorular soran bizler, nedense iç dünyamızın günlüğünü tutmaya gelince hafıza profesörü kesiliriz. Hele canımızı yakan olayları mumyalamakta üstümüze yok. Öyle arada bir de değil sık sık geçmişe döner bizi rahatsız

Dostluk Üzerine

Evet! Dostlarımızı seçeriz seçmesine, ama çoğu kez yanılırız. Bir Hint atasözü şöyle der: Dostluk mantar yemeği gibidir. Zehirli veya zehirsiz olup olmadığı ancak yendikten sonra belli olur. Gerçekten de öyle değil midir? Gerçek dostu bulduğumuzu zannederiz, ama en büyük darbeyi de bu dostlarımızdan alırız. Çünkü bize ait tüm

Malatya Asimile mi Oluyor

Ben Malatya’yı Şirket İşhanı ile tanıdım.
Ahşaptan iki katlı, çok çeşit esnaf ve zanaatkârın iş yaptığı bir ğandı/handı.
Manufer’in dükkânı bizim dağ kesimin bir buluşma noktasıydı.
O bir Ermeni’ydi ancak Türkçe ve Kürtçe’yi çok iyi bildiği için bizim dağ adamlarına, -bir zamanlar

Ayrılık Gecelerin Şarkısıdır

Son aylarda bize bir haller oldu. Çekmeyenlerin nazarı mı değdi? Tü tü tü... Elem tere fiş, kem gözlere şiş. Gidip nefesi kuvvetli birine mi okutsak? Türbelere horozlar mı adasak. En iyisi lokma döktürmek... Bir de üstüne Çerkez Ayşe'ye kurşun döktürdük mü tamam. Muska falan yaptırmış olmasalar bari. Sen

Başa Dön