Terör Devletler ve İnsanlık
Terör; dünyanın her yerinde devletlerin insanları hayvanca eğitip yetiştirmesi ve yönetmesi sonucunda ortaya çıkan bir şiddet olduğunu insanların artık bilmesi gerekir.
"Okumak, bize ait olmayan bir beyinle düşünmek gibidir." - Arthur Schopenhauer"
"Okumak, bize ait olmayan bir beyinle düşünmek gibidir." - Arthur Schopenhauer"
Terör; dünyanın her yerinde devletlerin insanları hayvanca eğitip yetiştirmesi ve yönetmesi sonucunda ortaya çıkan bir şiddet olduğunu insanların artık bilmesi gerekir.
Bir ülke ve bir toplum düşünün ki, her devletleştiğin de, gerek kendi içerisinde kendi kendine, gerekse dışarıdan çeşitli müdahalelerle adeta darbelerle mutlu olmaya çalışmaktadır. Ve ne hikmetse siyasal olarak asırlardır yaşanan bu sorunu, doğru düzgün analiz edip bir türlü önü alınamamıştır. Acaba toplumda mı, devlet güçlerinde mi, yoksa
Komplo teorisyenleri, Bilderberg Grubunun finansal krizleri bilerek çıkartmak, insanları sürekli olarak gelecek korkusu ve baskısı altında tutmak, güncel sorunlarla meşgul etmek, dünya nüfusunun, daha doğrusu sıradan insanların yüzde 80'ini laboratuvarlarda üretilen hastalıklar, uzaktan ışınlanma, bölgesel savaşlar gibi çeşitli yöntemlerle yok etmek gibi planları olduğunu iddia ediyor.
Yakında şimdi al, öldükten sonra öde! kampanyası başlatırlarsa şaşırmayın. Bu kadarı da olmaz mı diyorsunuz? Olur, olur bal gibi olur. Siz dedelerinizin borcunu ödemediniz, ama bu sistem sizin borcunuzu torunlarınıza ödettirecekdir.Borç yiğidin kamçısıdır yutturmacası toplumdaki itibarlı kişilere söylettirilerek yeni yeni tuzaklar hazırlanıyor. Halbuki borç kapitalizmin kölelerine vurduğu bir
Köprübaşı’nın yetiştirmiş olduğu mümtaz şahsiyetlerden biri de 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nde büyük oğlu ve eşiyle birlikte enkaz altında kalarak aramızdan ayrılan Kocaeli Milletvekili Alaattin Kurt’tur. O, küçük ilçemizin değerlerinin başında gelmektedir.
Dünya için en büyük tehdit G-7 ülkelerinden gelmektedir. Çünkü bu ülkeler silah ve uyuşturucu ticaretini yanı sıra, çevre felaketlerine neden oldukları gibi, bunların her çeşit dinsel yapılanmaya ve etnik teröre destek verdikleri, mazlum ülke halklarının uyanışını engellemek için o ülkelerdeki en gerici unsurlara arka çıktıkları, bilinmektedir.
Bir toplumun örf adetlerini hiç bir şey zenginlik kadar yükseltemez ve hiç bir şey de yoksulluk kadar alçaltamaz....
1 Haziran 2010 tarihli kararında BM Güvenlik Konseyi doğrudan doğruya ve açıkça İsrail'i kınamamış, sadece askeri operasyon sırasında meydana gelen eylemleri kınayan bir karar almıştır.
Nitekim konu hakkında yapılan TV. Programlarındaki tartışmalarda, derinliğine değinilmeyen bazı noktalar dikkate şayandır.
Bir çok ciddi devlet adamı, vakıf, kuruluş, Protestan, Presbiteryen, Evanjelist kiliseleri, Yedigüncüler (Seventh Day Adventists), Hristiyan İlmi (Christian Science), İlimcilik (Scientology), Mormonlar gibi Hristiyan tarikatlar İsrail devletinin tanrısal destek ile kurulduğuna ve İsa Mesih'in ikinci gelişinde bu yönetimi pekiştireceğine inanırlar.
8 yaşında bir çocuk gün boyu radyonun etrafında kıvranıyor, adeta nöbet tutuyordu. Bu kıvranışın sebebi, haberlerin başlamasını bekliyor olmasıydı. Haberler başladığında ise burnunu radyoya dayayıp, sanki sunucuyu görüyormuşçasına gözlerini hoparlör çizgilerinin olduğu bölüme dikiyordu.
CHP’de herkes saygısından ötürü Deniz Baykal’a söz söyleyemiyor, ‘yahu bi çekil git artık, şu siyasetten elini çek ya da bari en azından biz CHP’nin önünü aç..’ diyemiyorlardı. Fakat içten içe bir mucize olsa da Deniz Baykal gitse diye dua ediyorlardı.. 1.Dünya savaşındaki gibi ortalık kaynıyor ama bir mazeret
Dünya siyasetine 1789 Fransız devriminin hediye ettiği Jakobenizm' in dünya ve ülkemizdeki seyrine özet bir bakış...
Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Karaailoğlu, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'dan telefonla 'Kemal, bize kredi ayarla' dedi. Bakan Unakıtan, Karaalioğlu'nun bu isteğini derhal kabul etti. Bu skandal Türkiye'de çok şeyi değiştirebilir diye düşünüyorum. Ama...
Seçimler yaklaştıkça aşırı stresten beyine kan gitmiyor!
Nereye gidiyor? Diye sormayın; meçhul..
Tıp araştırıyor!
Ermeni Tehciri / Soykırımı iddiaları Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan beri söylemsel düzeyde ve fiili olarak önem arz eden bir mesele olagelmiştir. Bu kısa incelemede tehcir analiz edilecektir.
1946’da çok partili siyasi hayat geçildikten sonra iktidara gelen sağ tandanslı partiler tek partili siyasi hayatın ve dolayısıyla devletin resmi ideolojisi olan Kemalizm’ e karşı açık ya da örtülü bir mücadeleye giriştiler. Askeri ve bürokratik entelijensiyanın ideolojisi demek olan Kemalizm’e karşı kendi meşruiyetlerini ortaya koymak için ‘milli irade
Amerika’nın, yeni başkan Obama ile dış politikada nasıl bir yol haritası izleyeceği konusu, bugünlerde en az Amerikan halkı kadar dünya kamuoyunun da ilgisini çekmekte. Doğrusu, bu eğilimi yalnızca ilgi düzeyinde bir merakla açıklayamayız. Çünkü 11 Eylül saldırılarının, oluşan kaotik ortamın miladı kabul edildiği tarihten bugüne aradan geçen bunca