• İzEdebiyat > Deneme > Gelecek |
61
|
|
|
|
Kim istemez ki ‘gelecek Pazar Antalya’daydım, hava öyle güzeldi ki önümüzde ki yaz bile bu kadar sıcak bir hava görmedim’ demeyi... |
|
62
|
|
|
|
İnsanlar bazen bazı konularda karar vermek durumundadırlar. Bu karar insanın gelecek hayatına yön verecek bir kararsa daha da önem kazanır. |
|
63
|
|
|
|
İnsanları sevindirmek için ille de pahalı hediyeler almanın gerekmediğine inanırım..Yeterki gönül alacak bir sürpriz yapın ! Ben de öyle yapıyorum..buradan herkese kucak dolusu sevgi ve saygılarımı gönderiyorum.
Yeni Yılınızı candan kutluyorum. 2005 yıl |
|
64
|
|
|
|
Her gönül çiçeğinin yeni yılını kutlar, yavaş yavaş dünyanın ve ülkemizin durumunu görmesini isterken, sağlıklı ve huzur dolu bir yaşam dilerim, sıhhatle… |
|
65
|
|
|
|
Ayın fethini ben gördüm. Ayda atılan ilk adımlar, beni de heyecanlandırmıştı. Millet olarak bizim de yepyeni heyecanlara ihtiyacımız yok mu? "Var!" diyorsanız, işte şimdi bütün iş, size düşüyor. Mars'a bayrak dikmekten başlayarak, uzayın fethine hazır mısınız?
|
|
66
|
|
|
|
Tunus'ta bir seyyar satıcının 17 Aralık'ta kendini yakarak öldürmesiyle patlak veren isyan domino etkisi yaratarak özellikle İslam ülkelerinde hızla yayılıyor. Fas, Libya, Cezayir, Mısır, Ürdün ve Arabistan için için kaynıyor. Millet sokaklarda kendisi yakıyor. 24 Ocakta bu kere Marsilya’da 16 yaşında bir genç okulda kendini ateşe verdi !
|
|
67
|
|
|
|
Bir ucu yanık teknoloji mektuplarının son durağıdır ayrılık. Düşünürümde hep aynı yerde durur. Biten her cümlenin en sonunda. Biri başlar biri biter.İçimden ne kuşlar göçer oysa.... |
|
68
|
|
69
|
|
|
|
Yeni bir yıl daha, her yıldan bu yıla kahramanlıklar düşleyerek. Hattat gibi sade ve narin ince ince işleyerek hayatı. Kuytulardan metropollere çekerek huzuru. Sevmeyi severek öncelikle ve her karesinde tekrarlıyarak aşk belgeselinin metinini. Kaybolurken kadrajlara, düşerken amors durup kaybetmeyi anlamaya daha aklıma gelmeyecek şeyleri yapmaya.
|
|
70
|
|
|
|
Çiçek saksıda mı olur sadece? Neden ben hep aynı yerdeyim? Bunca bahçe kime tarh? Ben niye hep aynı yerdeyim? Gece gündüzlerden ayrılır, su pınarından, yaprak dalından ayrılır. Ben ise ayrılamam durduğum yerden. Böyle yazılmış kaderim ezelden. Ben ne montumu değiştirmek, ne evimi değiştirmek, ne eşyaları değiştirmekten yanayım, ah ah kaderim değişmedikten sonra. Bir ayrılık şarkısı özler dudaklarım. |
|
71
|
|
|
|
Onlar içimizden birileri. Hayatı paylaştığımız, aynı ortamlarda karşılaştığımız birileri. Seslerini kendi derinliklerinde saklarlar. Kafalarında sorular vardır, ve bir şeyler arar dururlar. Arayış içinde yaralanır ve üstesinden gelemedikleri herşeyi içler |
|
72
|
|
|
|
eskiler yeniler zıtlaşmasındaki kaybolmaya hüküm giymiş benlik |
|
73
|
|
|
|
Ben bu yaşlarda değilim ama mücadelenin hikayesidir bu |
|
74
|
|
|
|
İyi biliyorum ki,
Ben gidince sorunlar çözülmeyecek,
Bir çırpıda her şey güllük-gülistanlık olmayacak,
Belki çok şey değişecek,
Belki hiçbir şey değişmeyecek,
Belki her şey birden bire ters yüz olacak,
Belki de her şeyi arzuladığınız gibi bulacaksınız…
Ama bilin ki,
Ben gidince sular durulmayacak,
Herkes koltuğuna daha çok yapışacak,
Veya koltuklarını bir başkasına bırakacak…
Ben gidince yerler genişlemeyecek,
Hırsa kapılanların hırsı devam edecek, ayak oyunları çağ atlayacak ve hep kazanmak için birilerini ezmek gerekiyorsa ezecek, çiğneyecek geçecekler…
|
|
75
|
|
|
|
Üç asırdır ızdırap çekmiş bir milletin ızdırabına son veren,bir asırdan fazladır çeşitli maskelerle insanlığı kan ve irine boğanların maskesini düşüren, ve insanlığa yeniden diriliş nağmelerini fısıldayan,açlık ve sefalet içinde yüzenlerin derdine merhem olup tüm dünya insanlığını kucaklayan ve ihtiyar dünyamızın son zamanlarını yaşının olgunluğuna denk bir asalette geçirmesine vesile teşkil eden bir tv
|
|
76
|
|
|
|
Kırlangıçlar son turlarını atıyorlar telaşla.Leylekler geç gelmenin hüznünden olacak toplanmanın zorluğunu yaşıyor, dönüp duruyorlar tepemizde.Mevsim dönence, biz onu takip edercesine, geriden bakıp kalıyoruz, ertelediğimiz şeylerin utancını kapatan,yapabildiğimiz şeylerin bıraktığı kırıntılarla.Bu arada “Dünya” dediğimiz barınak ise,bize alametlerini gösteriyor ve bizim ona layık gördüklerimizle kararsız. |
|
77
|
|
|
|
Bir eve pencereden de girilir, bacadan da. Kapıyı çalmadan da eve girilir, kapıyı kırarak da. Türkiye'de tüm sorunlara kapılar kırılarak ya da bacadan girilerek çözüm bulunmaya çalışılmakta. Ters durumlar bunlar. Hak yolu varken tersten girişi tercih etmek, Türkiye'de sapkınlığa yol açmakta. Türban sorunu iki şekilde çözülür. Birincisi, türban direk laikliğin ve Atatürk'ün simgeleriyle bağdaştırılmamalı. İkincisi yeni bir anayasa yapılmalı. |
|
78
|
|
|
|
hayat bir sondan başadır aslında |
|
79
|
|
|
|
Yüzde elli sendeyse yüzde elli bende ! |
|
80
|
|