bir şarkı paylaştın,
sözlerinde ben vardım.
ama adımı söyleyemedin —
o yüzden sadece dinledim,
kendime yalan söyler gibi:
“belki değildir bana…”
gözlerinin göremediği bir yerdeyim artık,
ama biliyorum,
bir zamanlar baktığın yerden geçerken
kalbin biraz daha yavaş atıyor hâlâ.
bu bir teselli değil,
sadece içimi daha da acıtan
bir gerçek.
sen evinde susarken
ben dışarıda gürültüyüm.
telefonuna dokunmuyorsun,
ama dokunsan,
ne söyleyeceğini biliyorum:
“keşke…”
ben seni o “keşke”lerde yaşıyorum.
ve her paylaştığın şarkı,
bir dua gibi düşüyor içime.
birisi sevdiği için şarkı paylaşır mı?
ya da
birisi sevmediği için bu kadar susar mı?
boğazımda düğüm,
ne senden geçebiliyorum,
ne sen bana gelebiliyorsun.
ikimiz de başka hayatlara
sığmayan bir hayaliz artık,
bir Spotify çalma listesinde unutulmuş
ve hâlâ çalan o son şarkı gibiyiz:
kimse kapatmıyor,
ama kimse dinlemiyor da tam.