Bir Ölüm Bir Yaşam
(SABRİYE NİŞANCI) 29 Ekim 2008 |
Sevgi ve Arkadaşlık |
| |
Yataktan kalktı zorlukla yürüyerek yanıma geldi.
“Gidebiliriz artık. Bundan sonra yalnız bebeğim için, kocamın bana bıraktığı emaneti için yaşayacağım. Oğlumun adını YAŞAM koyacağım.
Yaşam bana sevdiğim adamı, kocamı bağışlamadı. Umarım oğlumu YAŞAM’IMI bana bağışlar.” dedi.
Ve ağır adımlarla.Kucağımda YAŞAM’la birlikte odasına gittik.
|
|
Çaresizlik
(SABRİYE NİŞANCI) 2 Kasım 2008 |
Halk Öyküleri |
| |
Kucağında üç günlük bebeğiyle sokak ortasında kalakalmıştı. Ne yapacağını nereye gideceğini bilmiyordu. Gideceği bir evi onu koruyup kollayacak bir ailesi ve sevdiği adam yoktu yanında |
|
Leyla
(SABRİYE NİŞANCI) 14 Kasım 2008 |
Fantastik |
| |
Sonra gözlerinde yaşlarla hiç kendini göstermeden sessizce geldiği gibi çıkıp gitti hastaneden. Yüreğinde taş gibi bir ağırlık, içinde ciğerini yakan bir vicdan muhasebesi ve kalbini yakan derin bir AŞKLA
|
|
Mavi Boncuklu Hayaller
(SABRİYE NİŞANCI) 23 Kasım 2008 |
Anı |
| |
SİMSİYAH GÖZLERİYLE DÜNYAYA MASMAVİ BİR MAVİ BONCUK GİBİ BAKABİLEN BİR MAVİ BONCUĞUN IŞIĞINI TÜM İNSANLARA MUTLULUK ŞEKLİNDE YAYMAYI BAŞARAN TEK KADINA
Sonra o göründü kapıda gözleri gülerek geldi yanıma. Bana bir kutu uzattı. Kutuyu açtım ve gözlerim kamaştı. O kadar çok mavi boncuk vardı ki kutunun içinde ve o bana hayatta verebileceği en değerli hediyeyi vermişti. Ayağa kalktım bana kollarını açtı ve sımsıkı sarıldık sıcaklığımız birbirine geçti ve sevgimizde
ÇOK MUTLUYDUK
|
|
Kalbimin Geçmişi
(SABRİYE NİŞANCI) 11 Ocak 2009 |
Deneysel |
| |
“Bu kalp bana ait. Bu kalbin içinde ben varım. Buna layık olmasam da, benim aşkımla yaşıyor bu kalp. Şimdi senden istediğim, bu kalbe iyi bak. Sevgime, aşkıma, kalbime, bana sakın zarar verme |
|
Kazanmanın Kaybettirdiği
(SABRİYE NİŞANCI) 28 Şubat 2009 |
Anı |
| |
Sabah gazetelerde manşetten değil de üçüncü sayfada küçücük bir haberle yayımlandı ölüm haberi.
“Ünlü oyuncu Ali Turhan intihar etti.” |
|
|
Ben insanların birbirlerine dürüstçe selam verdikleri bir kültürden geliyorum. Büyüdüğüm şehir ufak bir şehirdi, herkes birbirini tanırdı ve herkes dosttu. Sokakta yürürken gece kaç olursa olsun bilirdik ki güvendeydik.
Babam bana hayatı öğretir. Nasihat ederdi. Birine selam verdiğinde ilk önce gülümseyeceksin, gülümsemenle selam vereceksin önce, birinin elini sıktığında parmak uçlarınla değil, kuvvetle sıkacaksın, güven vereceksin elini sıktığın kişiye. Dürüst olacaksın. Bir dediği bir dediğini tutmayan insanlardan olmayacaksın, kendine güveneceksin ve insanlarında sana güvenmelerini sağlayacaksın.
Birini sevdiğinde tüm benliğinle büyük bir aşkla seveceksin, engel tanımayacaksın sevdiğin için, âşık olduğun zaman gözü kara âşıklardan olacaksın. Mazur göreceksin ufak tefek hataları ki oda senin hatalarını mazur görebilinsin. Hata ile suçu birbirinden ayırt edebilmeyi bileceksin
|
|