Gençliğinde müzik öğrenen, felsefeyi daha iyi anlar. -Platon |
|
||||||||||
|
Zeyd'in, eşinden ayrıldıktan sonra peygamberin eski eşle evlenmesinde bir yanlışlık yoktur. Sonuçta Nisa Suresi 23. ayetteki sınırlara aykırı olmadıkça, bir yakınınızın eski eşi ile evlenmeniz sorun teşkil etmez.. İtiraf etmese de bir çok kişi, arkadaşının vs.. eşini beğeniyor da olabilir. Bu anormal değil, ahlaksızlık da değil. Ahlaksızlık, o bayan evli iken onunla ilişki yaşamanızdır. Zira ateist birinin karşı cins ile ilişkiye girmesi için o kişi ile evlenmeye gereksinimi de yoktur. Hatta birden çok kişi ile beraber olmasında da bir sakınca olmaz. Kendi özgür sistemlerinde bunlara mani bir durum yoktur. Yakın zamana kadar eşcinsel dediğinizde insanlar lakaplar takardı. Ama şimdi, yoğun telkinle normalleşti toplumda bu durum. Bu tür ilişkileri normal görüp ''bu onların seçimi ve özgürlüğü'' diyerek savunanların, peygamberin evlatlığının eşi ile evlenmesine bu kadar takılıyor olması enteresan bir durum. Ki Zeyd, peygamberimizin öz evladı da değil. Hiç bir kan bağı yok. Asıl konuya gelecek olursak; İlgili ayet, olay olup bittikten sonrasını anlatıyor. Yani ayet geliyor da, bundan sonra Zeyd eşinden boşanıyor gibi bir durum yok. Ayetin ilk bölümüne bakalım; ''Hani sen, Allah'ın kendisine nimet verdiği ve senin de kendisine nimet verdiğin kişiye: "Eşini yanında tut ve Allah'tan sakın" diyordun; insanlardan çekinerek Allah'ın açığa vuracağı şeyi kendi nefsinde saklı tutuyordun; oysa Allah, kendisinden çekinmene çok daha layıktı. '' (Ahzab Suresi 37) Peygamber Zeyd'e öğüt veriyor. ''Eşini yanında tut ve Allah'tan sakın''. Eşini yanında tutması için öğüt verdiğine göre aralarında anlaşmazlık olması muhtemel. İlgili ayetin ikinci kısmına bakalım; ''Artık Zeyd, ondan ilişkisini kesince, biz onu seninle evlendirdik; ki böylelikle evlatlıklarının kendilerinden ilişkilerini kestikleri (kadınları boşadıkları) zaman, onlarla evlenme konusunda mü'minler üzerine bir güçlük olmasın. Allah'ın emri yerine getirilmiştir.'' (Ahzâb Suresi 37)İlk bölümde Peygamber, Zeyd'e eşini yanında tutması için öğüt vermişti. Ama bu gerçekleşmemiş ve Zeyd, eşinden ayrılmış. Ayrıldıktan sonra Peygamberle evlilik gerçekleşmiş. Ve evlilik gerçekleştikten sonra ayet gelmiş. Çünkü ayet, olmuş ve bitmiş bir olayı anlatıyor. Olacak bir durumu değil. O zaman ateistlerin savunduğu gibi, Peygamberin kendi nefsi için böyle bir ayet uydurması söz konusu olmuyor (haşa). Zaten peygamber böyle bir niyet içinde olsa ve Kuran'ı kendi yazsa (haşa), ''Bundan sonra (başka) kadınlar ve bunları başka eşlerle değiştirmek -güzellikleri senin hoşuna gitse bile- sana helal olmaz; ''(Ahzab Suresi, 52) ayeti ile evliliklerine sınır getirmezdi. (En doğrusunu Allah bilir) Mehtap Gözükan https://www.facebook.com/MehtapGozukan https://twitter.com/MehtapGozukan
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Mehtap Gözükan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |