..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Matematiğe, yalnızca yaratıcı bir sanat olduğu sürece ilgi duyarım. -Godfrey Hardy
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Din > Mehtap Gözükan




11 Nisan 2015
Şahitlikte Bir Erkeğe İki Kadın Olmasındaki Hikmetler  
Mehtap Gözükan
Kuran'da borç hususunda yapılan şahitlikte bir erkeğe karşı iki kadın olması, bazı ateist arkadaşlar tarafından İslam'da kadının değersiz olduğu şeklinde yorumlanıyor. Oysa anlaşılanın aksine, ilgili ayete kadının rahatı ve konforu gözetiliyor. Şimdi ayeti inceleyelim...


:ABAC:
Kuran'da borç hususunda yapılan şahitlikte bir erkeğe karşı iki kadın olması, bazı ateist arkadaşlar tarafından İslam'da kadının değersiz olduğu şeklinde yorumlanıyor. Oysa anlaşılanın aksine, ilgili ayete kadının rahatı ve konforu gözetiliyor. Şimdi ayeti inceleyelim...


Ey iman edenler, belirli bir süre için borçlandığınız zaman onu yazınız. Aranızdan bir katip doğru olarak yazsın, katip Allah'ın kendisine öğrettiği gibi yazmaktan kaçınmasın, yazsın. Üzerinde hak olan (borçlu) da yazdırsın ve Rabbi olan Allah'tan sakınsın, ondan hiçbir şeyi eksiltmesin. Eğer üzerinde hak olan (borçlu), düşük akıllı ya da za'f sahibi veya kendisi yazmaya güç yetiremeyecekse, velisi dosdoğru yazdırsın. Erkeklerinizden de iki şahid tutun; eğer iki erkek yoksa, şahidlerden rıza göstereceğiniz bir erkek ve biri şaşırdığında öbürü ona hatırlatacak iki kadın (da olur)... (Bakara Suresi, 282)

Ayetin ilk bölümünde, belirli bir süre borçlandığınızda, yani vadeli bir borca girdiğinizde bu borcu yazın, kayıt altına alın diyor. Eğer borç sahibi olan kişi düşük akıllı veya za'f sahibi ise borcu velisi kaydetsin diyor. Ve bu duruma iki erkek şahit olsun diyor. Tıpkı bankadan kredi alırken, bir yakınınızın borcunuza şahit ve kefil olması gibi. Eğer iki erkek yoksa, o zaman bir erkek ve iki kadını şahit tutun diyor. Şimdi ayetin ikinci bölümüne bakalım;

... Şahidler çağırıldıkları zaman kaçınmasınlar... (Bakara Suresi, 282)

Allah, borcun ödenmemesi ve taraflar arasında sorun oluştuğunda, durumu çözmek için şahitler çağırıldıkları zaman, kaçınmasınlar, sorumluluklarını yerine getirsinler diyor. Ayetin son bölümüne bakalım;

... Yazana da, şahide de zarar verilmesin. (Aksini) Yaparsanız, o, kendiniz için fısk (zulüm ve günah)tır... (Bakara Suresi, 282)

Borcu yazana ve şahitlik edenlere zarar verilmesin deniyor. Ayeti bütün olarak ele aldığımız zaman ortaya değişik bir sonuç çıkıyor. Son bölümden anlıyoruz ki, şahitlik edenler için riskli, zarar görebilecekleri bir durum söz konusu. Bankada kefil olduğunuz kişi borcunu ödemezse siz bu borçtan sorumlu olursunuz mesela. Ya da borç konusunda taraflar arasında gerginlik oluşursa, şahit olarak baskı altına alınabilir, tehdit de edilebilirsiniz. Allah risk taşıyan bir durum için sorumluluğu ilk etapta tamamen erkeğe vermiş. Ancak iki erkeğin olmadığı durumda tek erkek ve iki kadına bu sorumluluğu paylaştırarak, kadınların üzerlerinde oluşacak baskı ve gerginliği de azaltmış. Mesela insanlar bir olaya şahit olsa, polis'' şahitlik eder misiniz'' dediğinde pek çok kişi buna yanaşmaz. Kimse böyle bir durumda kızının, annesinin ya da karısının şahitlik etmesini de istemez. Çünkü şahitlik güç gerektiren ve riski olan bir iştir. Bu konu üzerinden de empati yapabilirsiniz.


Pelin Çift'in Haber Türk'teki programına katılan iki akademisyen, erkekler ve kadınlar üzerinde yapılan bir deney sonucunu aktarmışlardı. Bilim adamları erkek ve kadınlara, üzgün hissettirecek bir fotoğraf göstermişler. Fotoğrafa bakan kadınınların, beyninin tam orta kısmında turunuculuk oluştuğunu, ancak erkeklerde her hangi bir renk değişimi gözlemlenmediğini tespit etmişler. Bu deney, kadın ve erkeğin duygusal manada farklı olduklarının ispatıymış.

Bir süreç gerektiren ve bu süreçte zarar görme riski de olan borç konusundaki şahitlikte, açıkça kadının rahatı gözetilmiş Kuran'da. Ve şahitliğin getirdiği gerginlik ve sorumluluk iki kadına paylaştırılmış. Ateist arkadaşlar, Kuran'da yer alan tüm şahitlik gerektiren konularda bir erkeğe karşı iki kadının şahitliği var zannediyor olabilirler. Ancak bu sadece borç konusu için geçerli bir durum. Mesela fuhuş yapıldığına dair 4 şahit getirin deniyor ayette. Burada cinsiyet belirtilmiyor. Şayet kadının aklı yarım görülse ya da ikinci planda olsaydı, 4 erkeğe karşı 8 kadın olması gerekiyor denirdi. Ancak böyle bir ayrım yok. Cinsiyeti ne olursa olsun sadece 4 şahit deniyor.

Bir başka ayette erkek, eşine zina konusunda suçlama getirdiğinde, eşinin bu eylemi yaptığına dair 4 kez yemin ediyor. ''Beşinci (yemini) ise, eğer yalan söyleyenlerdense, Allah'ın lanetinin muhakkak kendi üzerinde olması(nı kabul etmesi)dir.'' (Nur Suresi, 7)

Ancak ''Onun (kadının) da dört kere Allah adına (yeminle) onun (kocasının) hiç şüphesiz yalan söyleyenlerden olduğuna şahidlik etmesi kendisinden cezayı uzaklaştırır.'' (Nur Suresi, 8) Görüldüğü gibi, erkeğin 4 yeminine karşı kadın da 4 kez yemin ediyor. Ancak bu ayette, kadının yemini erkeğe üstün görülüyor.

Sonuç olarak Kuran'da erkek ve kadın amel bakımından tam eşittir. Kuran'da kadınlar çiçeğe benzetilmiştir. O çiçeği solduracak, yoracak her detay ortadan kaldırılmıştır. Kadın, eller üzerinde tutulmuş, güç gerektiren zor işler erkeğe yüklenmiştir. Bu da Allah'ın kadınlar üzerindeki merhametinin bir göstergesidir.

Mehtap Gözükan

https://www.facebook.com/MehtapGozukan

https://twitter.com/MehtapGozukan



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.



Mehtap Gözükan kimdir?

1971 doğumluyum. Heykeltraşım. Yaklaşık 10 yıldır dini konularda makale yazıyorum.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Mehtap Gözükan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.