..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Mektubum sanırım fazla uzun oldu, çünkü daha kısa yazmak için yeterince vaktim yoktu. -Pascal
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Şiir > Sevgi ve Arkadaşlık > SÜLEYMAN GÜNER




9 Ocak 2003
Adam Gibi Adam  
Remzi Abi'me

SÜLEYMAN GÜNER



:BACA:
Okuma bayramında
Kasabalı akrabalarının huzurunda
Kaymakam olmaya söz vermiş
Bir avuç taşralı çocukla
TED’in çiçekli yollarından
Hariciyeci amcası,bankacı babası
Veya maliye müfettişi halası gibi
Mülkiyeli olmak için
Dershanesini daha daha az kırıp
Okula kaydını yaptırırken
Çevredeki Şah, Gergan, Valedam gibi kahvelere
Üye olmuş bir grup yuppinin
Lambiri kaplı uğultulu bir anfide
İşçi arılar, kraliçe arılar ve larvalar gibi
Ustaca kaynaştığı bir yerdi okulum.
Ve Ankara,
Nişanlısını kaybetmiş gibi kederli,
Denizsiz, soğuk, dilsiz Ankara,
Memleketimi, yapay göletli parklarıyla
İlk aldattığım şehirdi…

Bende mi öyle oldu, herkes mi aynıdır bilmem,
İlk tanıştığım arkadaşlarım ve onların
Arkadaşlarıyla uğurladı okulum beni son sınıfta.
İki kan kardeşi, İki ahret kardeş,
Biri sonradan rahmetli iki abi, bir abla…

Ahret kardeşlerimin abisiydi önceleri Remzi Abi,
Maraşlı, mütevazi.merhametli,mert
Biraz da sertti galiba…
Çevresindeki halesini delip de
Yüreğine ulaştığımda, daha da sevdim
Ve diğer uyduları gibi kopamadım.

O biraz abimdi, biraz babamdı,
Ama harbiden, “adam gibi adam”dı!
Biraz delidoluydu, biraz mahçup, biraz kırılgan
Ama baştan ayağa Anadolu’ydu…
Çizgisini yeni değiştirmiş, renklenmişti
Kolunun altından düşmeyen Tercüman,
Akdere sırtlarındaki iki göz odasının duvarlarında
Ütüsü bozulmamış iki palto, dört-beş takım
Ve yalnızca eve girince giyilen kot pantolon…

Bir elimizde ikiyüzelli gram peynir,
Biraz helva, iki ekmek,
Bir elimizde Remzi Abi’ye küfür gibi gelen Matematik,
Benim elimde sivilcelerimin aşkı Beşir Hoca’nın
Dip notlarını okuduğum kalın bir İDT kitabı.
Az tırmanmadık, bizi gördükçe ağzını örten kadınlarla dolu
Akdere yokuşlarını…
Az yakmadı içimi,
Remzi Abi’nin yemeklerinden eksik etmediği
Hakiki Maraş biberi…
Bi türlü halletmedi,
İki karılı ev sahibi, dışardaki hela işini…
Sertti mertti ama, seyretirirdi siyah-beyaz televizyonunda
Erovizyon’u,
Kıbrıs’ın Bayrak Radyosunu bile çekerdi,
Evladiyelik küçük radyosu…
Ben hoptirinam türküler dinlerdim,
O bozlak havalarında içini çekerdi,
Eski Türk filmerinde ağlardık birbirimize çaktırmadan…
Ve yapardı ben gelince yer yatağını,
Yatardık “aşüstü-başüstü”…

Derken, yanına hemşerisi
Ahmet Hoca’yı da aldı sonradan,
Yandaki evi de tutuverdi
Hidayet’le Mustafam,
Hiç unutmam bir gün çiğ köfte yaptık,
Maç seyrettik,
İlk kez tattım Hidayet’e Konya’dan gelen
Taş gibi Tarhana’dan…

Benim kırmızı süeterimle kırmızı çoraplarım,
Yeni terlemiş bıyıklarım vardı,
Remzi Abi’nin içten yüreği,
Benim ellerim uçarılık kokardı
Remzi Abi’nin olgunluk…
Benim abim kestane yapardı,
Ben muhabbetin küllerini dökerdim.
Benim abim adamlığı öğretirdi,
Ben susardım.

Öyle zekiydi ki Remzi Abi,
İkinci okuluydu Mülkiye, yani dikey geçişliydi
Ve okulu -tarihinde tek örnek-
Üç yılda bitirdi.

Bir Ramazan günüydü,
Maraş’ta çalıştığı hale gittiğimizde,
-Henüz bir yerlere girememişti-
Etilen kokulu elma kasalarının arasında
Sarıldık doya doya…
O sabahın köründe içtiğimiz
İşkembe kokulu mercimek çorbasıyla,
Babasının gönderdiği
Ve ters çevrilmiş bir elma kasası üstünde yediğimiz
O bol acılı, sarmısaklı kasap köfteyi
Evinde gördüğüm misafirperverliği,
İçime kazıdım.
Ve bir şeye çok kızarsam eğer,
Onun yuvarladığı en şirin küfrü
Sırladım içimden:
“Anasını eşşek kovalasın!”

Hala kızıyla evlendi Remzi Abi.
İsmini annesinin koyduğu çocukları,
Okuldayken hiç takmadığı renkte kravatları,
Hakettiği bir kariyeri var şimdi…

Zaman geçti,
Hayat yollarımızı ayırdı.
Bilirim ki hiç eksilmedim O’nun engin yüreğinden.
Çünkü O benim
Biraz abim, biraz babamdı,
O öyle “Hekaye!” değil,
“Adam gibi adamdı”!






Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın sevgi ve arkadaşlık kümesinde bulunan diğer yazıları...
Baharlar geçmiş...
Yalnızlığını yalnızlığıma yamaladım
Acıma Bana
Yüreğimin Kapıları Açık
sevgi kırıntıları
Düş Kayıkları
Cam Kutumdan Süzül Gel Derinlerime
Büyümek istemiyorum diye sayıklayan biri var
Bir Adam Tanıdım İsimsiz

Yazarın şiir ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Edepsiz şiir
Öpüyorum En Değerli Yerinden
Anne bana masalını anlat!
git başımdan şehvet
Süzülür içine mavi
Tabularını Yık
Nokta nokta nokta
Kararsız Adası
Ahh! Damarlarımda kaynayan şehvet...
ben bu gece öldüm Bozcaada'ya götürün

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Öksüz Lale (Anemon Çiçeği) [Öykü]
Düşlediğim kadar insanım... İnsan olduğum kadar hatalı... [Deneme]
Erken Boşalma [Deneme]
Logaritma Bilmeyen Vantrolog [Deneme]
Yanlış Bahara Çıkmış Kelebek [Deneme]


SÜLEYMAN GÜNER kimdir?

Üçle beşi çarpar Tövbelere bölerim Keşkeler çıkarırım zamandan Rakamları otlatırım sabah akşam Ben: sahte ozan Kendi içinde mutlu çoban! Rakamları boyarım maviye Naylon alırım. . . para satarım İlgi sayarım. . . bilgi sayarım Çaresizliğimi haykırır bilgisayarım Mevsimlerin göçünü görürüm 6. kattan Rakamlar düşer kanatlarından Krediler. . . rasyolar. . . faizler. . . Rakamlarla intihar eder istatistikler Sıfırlarını soyarım katrilyonların Kenarını oyalarım köhne hayatımın Siz tadını çıkarın hayatın Ben bur\'da oyalanırım Sefer tasında yarım yamalak düşlerim İstanbul\'un gönüllü kölesiyim Kör karanlıklara saklarlar İstanbul\'u Fazla mesaiden dönerken sobelerim

Etkilendiği Yazarlar:
Sait Faik, Orhan Veli, Nazım Hikmet, Sunay Akın, Ataol Behramoğlu, Özdemir Asaf, Can Yücel, Can Dündar, Yaşar, Ahmet Telli, Sezen Aksu, Cezmi Ersöz, Ergin Günçe


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © SÜLEYMAN GÜNER, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.