Dünyayı isteyen bilime sarılsın, ahireti isteyen bilime sarılsın; hem dünyayı hem ahireti isteyen yine bilime sarılsın" -Hz. Muhammed |
|
||||||||||
|
Söyleyecek sözüm mü kalmamıştı? Hayır tabi ki. Olur mu öyle şey. Hayata sırtını dönmektir bu. Neden yazmaya bu kadar uzak düştüm o zaman? Cevap veriyorum ve dahi itiraf ediyorum : ""Çünkü ben bir tavşanım !" Bazı akşamlar kızıma tekrar tekrar okuduğum "Alice Harikalar Diyarında" kitabındaki tavşanın tıpkısıyım. Hani şu, habire saatine bakıp bakıp : "Eyvah geç kaldım! Geç kaldım!" diye kendi kendine söylenerek rüzgar gibi koşuşturan beyaz tavşanım. Yıllar geçtikçe buharlaşıp uçmamak için, sıradanlaşmamak için, yenilmeyip hayata, sevmeye devam etmek için mi tavşan oldum ben? Yoksa gün be gün amip gibi bölünerek çoğalan, günümü doldurmayı inatla başaran, hatta bir günden diğerine taşan, sıçrayan gündelik işler mi beni tavşanlaştırdı? Hep saatime bakıyorum ve aceleyle koşturuyorum . Aynı replik dilimde : " Geç kaldım, geç kaldım!" Bir geç kalma korkusu ve saplantısı beynimi oyuyor. Geç kaldığım için yaşayacağım olumsuzlukların listesi uzuyor da uzuyor. Bu listenin içinde canımı en çok yakacak olan şey , anasınıfındaki kızımı okuldan almaya geç kalmak. Çünkü okula geç kaldığım zaman bütün çocuklar gitmiş oluyor. Benim kızım sınıfta yapayalnız. Kabanını giymiş. Çantasını sırtına takmış. Hazır paket gibi. Alınmayı bekliyor. Yalnız kaldığı, onu almaya kimse gelmediği için üzgün, kızgın ve ürkek..Diğerlerini annesi,babası almış okuldan. Onunki yok. Onu almayacaklar mı okuldan? Onu sevmiyorlar mı ? Hep orada mı kalacak yoksa? Kafası karışık. Ağladı ağlayacak. Ben kan ter içinde koşturarak nihayet okula ulaştığımda ,beni gördüğüne sevinmeyecek hale gelmiş oluyor. Eğik ve minik bir baş, sarkık dudaklar ve küskün gözlerle karşılıyor beni.Huysuzlanıyor.Nasıl içim eriyor o zaman.Kaç kez yaşadım bunu, saymadım. Ama böyle bir görüntüyle bir daha karşılaşmama isteği yüzünden tavşan oldum ben... Ah, bir yandan hayat ısrarla kalbimi kırmaya çalışırken, Alice Harikalar Diyarında'nın tavşanı gibi yaşamak nasıl da yoruyor beni. Hani bir şarkı vardı "kırıklarını aldırdım kalbimin " diyordu. Ben de sinirlerimi aldırsam diyorum...Tavşan olmak kolaylaşır mı o zaman ?
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © S. Bekar, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |