Konuş ki seni göreyim. -Aristoteles |
|
||||||||||
|
Gözlerim yorulmadınız mı artık ağlamaktan… Artık gına gelmedi mi şu dünyayı sisli puslu görmekten… Yetmedi mi kan çanağına dönmüş halleriniz.. Bıkmadınız mı her seferinde ilk ve son tepkileri vermekten… Gözlerim bu yoldaşlık yormadı mı sizi… Kalbime yaptığınız bu yoldaşlık tüketmedi mi pınarlarınızı asırlardır… Şişip şişip acı çekmek artık çok mu tanıdık geliyor size… Tuzlu okyanuslarda boğulmak üzere değil misiniz… Kanayan gönlüme sızan bu damlacıklarınız hiç mi tükenmeyecek… Neden gülümsemelerimi çaldınız benden… Sahip olduğum her mutlu anı şimdi bana bir karabasan misali neden akıtırsınız durmadan.. Neden kaçarsınız insanların gözlerinden ey gözlerim.. Yoksa güveniniz mi kalmadı bu fani dünyaya ve yalancı gözlere.. Gözlerim, yoksa derdinize derman olacak sevgiyi ararken derdinize dert mi kattınız farkına varmadan.. Yıkılmamı yaşadınız benimle birlikte , çöküşümü izlediniz uzaklardan.. Aslında çok uzaklardaydınız siz … Gözlerim kim bilir beklide sevdalısı olduğunuz gözlerin hayali içinde kıvranırken siz ben burada aşk imparatorluklarımın çöküşünü izliyordum sessizce… Gözlerim kan ağladınız , siz yalnız siz vardınız acımda yanımda… Mutluluğu tattıramadım sizlere affedin beni.. Sizi bir gülümsemeye ortak edemedim bunca zaman… Yalnızca dert ortağım oldunuz .. Sevinç için dökmediniz incilerinizi tarihin başlangıcından beri … Sadece hüzün aktı pınarlarınızdan… Uyku girmedi gözüme yani size ey gözlerim.. Kapkaranlık gecelerde saatlerce dalıp gittiniz geçmişe ve o parlak hayallere.. Belki de sizi götürebildiğim en sıcak ülkeydi o hayaller ülkesi.. Gerisi yalan viran… Affedin beni gözlerim.. Hiç güneşin parlak ışıklarına doğru açmadım sizi.. Hep fırtınaların koynunda uyandınız o ziyan olmuş sabahlara.. Çığlık çığlığa esen rüzgarın döktüğü kuru yapraklardan başka bir şey göstermedim size.. Ne bir bahar dalı ne bir kır çiçeği… Sadece siyah beyaz eski fotoğraflara baktınız saatlerce günlerce yıllarca… Ama asla renklerle buluşturmadım sizi… Gözlerim.. Anlayamadı insanlar beni siz beni anlarken.. Onlar acıdı halime ama siz kızdınız.. Onlar teselli etti siz azarladınız.. Haklıydınız da.. Çaresizce öne sürdüm sizi ağladım ve kaçtım… Gözlerim affedin beni.. Hiç açılmadınız sıcacık bir yaza.. Kışlar meskeniniz oldu … Affedin beni affedin… Son kapanışınız olacak bu……. Sonra sonsuza kadar huzur…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Sihem Tachouli, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |