Güzel bir başlık oldu farkındayım,ama öyle bir başlık oldu ki bu sorunun ne başı var ne de sonu...Her engelle karşılaştığımızda,en ufak bir sorunla yüz yüze kaldığımızda,içimizde en ince tellerden biri dahi kopsa hemen aklımıza düşmez mi bu soru? NEDEN? Belki hayatımızda o kadar çok yol var ki,her bir yolun başında bile tereddütler içinde yine “neden” sorusu geliyor aklımıza,demek istediğim sadece sonlarda sorulmuyor bu soru,çoğu zaman başlangıçlarda yerini alıyor...İyi güzel, soruyoruz sormasına ama asıl önemlisi ne cevap veriyoruz kendi kendimize? Yalanlar mı söylüyoruz yoksa tatlı tatlı polyannacılık mı oynuyoruz köşelerde...
Şimdi sizlerden bunu rica ediyorum yorum kısmına aklınıza ilk gelen “neden” sorusu ve ona verdiğiniz cevabı iletin lütfen..Bakalım farklı farklı kalemlerden nasıl cevaplar dökülücek?
Hep birlikte hem kendimizi hem de diğer yorumları eleştirmiş olalım...
Şimdiden değerli vaktinizi ayırdığınız için teşşekkür ederim...
Saygılarımla;
Sihem TACHOULİ
:: neden |
Gönderen: esma aksoy / İstanbul/Türkiye
|
9 Mart 2007 |
|
| neden hayata karanlık gözlüllerin arkasından bakıyoruz neden ınsanları çevremizi eleştiriyoruz ve basımıza kötü bir şey geldiğinde suçu herzaman hayata atıyoruz kahbe kader yıne yapacağını yaptı deyiveriyoruz bi çırpıda ve bütün sorumluluğu üstümüzden atıyoruz aslında hayatımızı yönlendiren biz olduğumuzu bizim yaptıklarımız ya da yapmadıklarımız nedeniyle yasamımızın böyle olduğunu anlamıyoruz yada anlamak istemiyoruz |
:: neden:) |
Gönderen: yüksel özbek / Samsun/Türkiye
|
9 Ocak 2005 |
|
|
...soru biraz genel olmuş...neden ,neden??? veya neyin nedeni???
yaşamın kendisiyle ilgili ile ise : yaşamın kendi bir "NEDEEN" ...
......insanların genel görünümü içinse "neden":çözebilene aşk olsun!!!
Aşk içinse "NEDEN": yaşayana sormak gerek:))
Şiir içinse "neden":kendini ifade etme,kendini ifade edenleri tanıma dürtüsü,paylaşma ve herşeyle,herkesle birlikte kendini sevmeyi öğrenebilme,duyumsayabilme,özümseyebilme istencidir "NEDEN"....... |
:: binnuredisan@mynet.com |
Gönderen: BİNNUR EDİSAN / ankara/Türkiye
|
13 Aralık 2004 |
|
| Neden?
Sorulardan kaçmanın en kolay yolu.Soru işaretlerinden kaçalı çok oldu.Ne zaman bir soru belirse aklımda tatlı limon oyunlarından da bıktım açıkçası.Hayat insana hakettiğini ta ki, hakedene kadar vermiyor.Sorunsallarla çözülmüyor hayat...Geç de olsa anlamak belki de ne anladığını anlamamak:) determenizm dışında renklere asılıyorum bu aralar.Güzel bir iç ses taraması .Tebrikler.Keyifle takip ediyorum sizi.
Saygılarımla...
BİNNUR EDİSAN |
:: merhaba |
Gönderen: zeliha gökkan / Urfa/Türkiye
|
13 Aralık 2004 |
|
| ben neden ?lere cevap olarak biraz kaderci bir yaklaşımla olması gerektiği için karşılığını veriyorum ve daha az acı çekiyorum.bu da benim çözümsüz sorulara karşı bir savunma mekanizmam.
çünkü insanların nedenini bilemedikleri acılarını avutmalarının daha zor olduğunu düşünüyorum. |
:: Neden aşık oluruz |
Gönderen: ahmet beşer / diyarbakır/Türkiye
|
12 Aralık 2004 |
|
| Bence dünyanın en zor sorusu bu. Çünkü aslında aşk sadece dıştan anlatıldığında büyüleyici bir etki yaratan ama yaşandığında genelde çok büyük acılar yaşatan bir duygu. Peki mazohistmiyiz ki bu kadar acı çekmemize rağmen yine vazgeçemiyoruz. Bunun cevabını ben şöyle verebilirim. Hayır acı çekmeyi çok istemiyoruz ama aşk kavramı beynimizi kullanamadığımız bir eylem olduğu için sürekli aynı şeyleri yapıyoruz. Yani biz kendimizi yönetmiyoruz aşık olurken, duygu(güdü)larımız bizi yönetiyor. Bu yüzden bence aşktan vazgeçemiyoruz ve sürekli aşık oluyoruz. Ben aşkın cinselliğin toplumsal ve ahlaklı tarafı olduğuna inanırım. Yani insani aşkta temel istek karşıdaki ile cinsellik yaşamaktır ama etrafta bir toplum olduğu için biz şarkılar ve şiirlerle pembe hayaller kurarız. Ama şu da hep söylenir. Eğer bir aşk ciddiyse evlilikle sonuçlanır. Yani toplumsal ve cinsel bir statü kazandırır. Bu sebepler ışığında diyebilirim ki ilkel ve toplumsal güdülerden dolayı aşık olmaya mecburuz ve aşk bireysel bir eylem değildir. Biriyle çıkmayana kötü gözle bakılması, insanın yalnızken hep kendini ezik hissetmesi bu genlerimizde yaratılan aşık olmak zorunda ve nihayetinde evlenmek zorundasın yaklaşımıdır. Aşkın sanatsal özellikleri ön plana çıkarıp insanı yaratıcı hale getirmesi ise aşka ulaşmamakla alakalıdır. Ben daha sevgilisiyle beraberken şiir yazan ya da karısına methiyeler, şarkılar dizeni görmedim. Aşkta bir risk varsa insanlar korkularından dolayı sanata ve edebiyata sığınıyorlar. Sonuç olarak aşık olmanın sebebi yok olma korkusudur. Yani aşık olan evlenir, çocuğu olur ve artar ama yalnız olan kendi prototipini üretemediği için yok olacaktır. Saygılarımla |
:: Neden? |
Gönderen: Kâmuran Esen / Bolu/Türkiye
|
12 Aralık 2004 |
|
| Sevgili Sihem?
Evet, o soruyu hep sorarız kendimize.Özellikle başımıza kötü bir olay geldiğinde, bu olayın neden bizim başımıza geldiğini sorarız.Bunu sormamızın nedeni, kabullenmemek..........Bir yakınımız kaybettiğimizde, "neden?" diye sorarız.Çünkü kendimizi cezalandırılmış hissederiz....Suçlandığımızda, terkedildiğimzde, ihanete uğradığımızda ve daha birçok durum karşısında, hep bu soruyu sorarız.Çaresizlikte,bilinmezlikte ve bazen de kabullenmek istemediğimiz durumlarda........Peki ya sonuç mu?
Bazen kendimizi avutacak, bazen aldatacak, bazen de teselli edecek bir neden buluruz..........Aslında yazacak o kadar çok şey var ki..........Düşündürdün beni, aklım karıştı.....İşin içinden çıkamayacağım aslında..............Teşekkür ederim düşündürdüğün için.Epey beyin cimnastiği yaptım.......Sevgiyle kal...Kâmuran ESEN |
:: Yaşamın Tam Kendisi |
Gönderen: gürcan erbaş / İstanbul/Türkiye
|
12 Aralık 2004 |
|
|
Nedenlere aradığınız yanıta "Yaşamın Kendisi" diyeceğim. Her nedeni kovalamak; doğruyu , güzeli, sağlamı bulmak için varız. Yaşamın anlamı bu değil mi? Neden bu bardağı kırdın çocuğum? Dikkat etmedim de ondan. Bu çiçek neden soldu? Bakmadın, sulamayı unuttun da ondan! Burada konu yaşamın anlamının durmadan çalışmak, devinmek olduğuna geliyor. Biri için, birileri için sonra da kendin için çalışacaksın.
Yapıcı olacaksın, onaracaksın, hoşgöreceksin ve yaşayacaksın. Mutlu olacaksın sonunda.
Doğru bir yolda, dosdoğru ama dosdoğru ilerleyeceksin ve inanacaksın.Çok inanacaksın ! Hiç bir engel çıkmayacak karşıma diyeceksin. Çıkmayacak! Hani 'Yüzdeyüz düşünce gücü' diye bir kitap çıkmıştı. Ben inanıyorum ona. Beyin ne düşünürse o gerçekleşir yaşamda..bir de buna yüreğinizi verin. Berlin Duvarı yıkıldı ama Çin Seddi hala ayakta ! Bütün nedenler kaybolacaktır bir büyük boşlukta. Artık yaşamın içindesiniz !
Sevgiyle kalın.
Gürcan Erbaş/gurcanerbas8@hotmail.com |
:: merhaba |
Gönderen: gönül sevinç / türkiye/Türkiye
|
12 Aralık 2004 |
|
| sevgili sihem
o kadar çok neden dediğimiz şeyler varki hangi birini söylemeliyim...
benim nedenlerim hep cevapsız kalmıştır ne yazık ki.örneğin neden iyiler hep kaybeder?cevap yok
neden iyiler hiç yaşamaz?cevap yok neden bu kadar acımasız bir dünyada yaşıyoruz?neden savaşlar oluyor?cevap yok neden bebekler savaştan yada açlıktan ölüyor?cevap yok!!!işte bu gibi nedenler benimkiler sen cevap bulabilir misin bu nedensiz nedenlere...neden neden neden!!!
sevgili sihem
yazılarının devamını diliyorum ...
sevgiyle kal |
|