Yaşamın her anı hakkını ister. -Goethe |
|
||||||||||
|
Hele bazı sözler vardır sanırsınız ki leyla-mecnun ,ferhat- şirin gibi büyük aşıkların sözleridir bunlar.İlk aklıma gelenler:’’Sana tapıyorum’’ ve ‘’Senin için ölürüm’’...Agızdan çok kolay çıkar bu sözler ama zaman gelir çiğnemeden yutarız bunları..Ne saçma veya daha ağır bir tabirle ne kadar ‘’aşağılık’’ ve şerefsiz’’ bir şey bu öyle değil mi? Maksadım ne aşkı küçümsemek ne de ayrılmanın esef verici bir durum olduğunu anlatmaktır.Dikkat çekmek istediğim nokta aşkın başlangıcı ve aşkın yaşandığı süreç ile ayrılık arasındaki tuhaf , çelişkili ve bence bir o kadarda komik durum.Yani;nerden baksan tutarsızlık nerden baksan ahmakça!!! Aslında salt olarak değinmek istediğim konu ayrılık ve arılmak üzereyken ile ayrılık arasında geçen ilginç süreç.Şu ana kadar bir çok ayrılık ve ayrılık sürecine tanık oldum yaşadığım çevrede – yaşadığım çevrede diyorum çünkü dünyanın diğer bir ucunda veya yanı başımdaki apartmanda farklı bir aşk ve ayrılık süreci yaşanmış ,yaşanıyor olabilir. Bazı aşklar vardır çabuk başlar , taraflar birbirlerini çabucak tüketir ve ayrılık tez gelir.Bu aşk tipinde aşıklardan en az birisi daha önce ya hiç sevilmemiş veya sevmemiştir..Çaresizce aşka bırakır kendini.Biraz sevgi biraz şefkat ve ilgi kendinden geçirir aşığı.Ayrılık genelde çok sessiz ve gürültüsüz olur.Zaten iki aşıkta birbirlerinden o kadar da haz almamaya başlamıştır..Ve birikteliğin sonuna doğru birbirlerinden iyice soğumuş olurlar.Arkadaş kalma saçmalığı genelde bu tip aşklarda görülür.Yaşanılan onca şeyin;sahilde geçirilen onca anların ve şehvetli sevişmelerin en ufak bir kırıntısı bile kalmamışcasına hem de.. Gözlemlediğim bir başka aşk tipide çıkar ilişkisine dayalı ilişkidir.Daha çok ego tatminine dayanır.Bu tip aşıklar biraraya geldiklerinde konuşmaktan çok öpüp-koklaşmayı ve haşna –fişneyi tercih ederler.Konuştuklarında ise daha çok birbirlerinin kıyafetlerinden pahalı arabalarından veya magazinden bahsederler..Genellikle bunlar ‘’burjuva piçleri’’ dediğimiz zümredir.Ayrılıkları genellilikle aldatma ile başlar.Yani ayrılma sebepleri bir üçüncü sahıştır.Ayrılığın hemen öncesinde birbirlerine şirinlikler yapıp kendini masum gösterme peşindedirler.. Diğer bir aşk tipi ise tek atraflı aşktır.Bahsettiğim platonik aşk değil.İki kişiden en az biri daha çok sever- daha doğrusu sadece bir tanesi tam manasıyla sever- diğeri oralı bile olmaz.Ama bu durum dışarıdan bakıldığında çok rahat gözlemlenemez.Dışarıdan çok mutlu ve birbirini deli gibi seven iki aşık olarak görülürler.Ama şunuda belirtmek isterim ki ;başlangıçta iki aşıkta birbirlerini seviyodur-en azından kendilerini öyle zannediyorlar- ve bu durum tahminen 3 – 4 ay sürebilir.Bu süreden sonra-şayet beraberlik devam ediyorsa-artık bir taraf ilişkiden kopacaktır.Onun bıraktığı yerleri diğer saf aşık dolduracaktır(bu kişi genellikle erkek olur).Bir onu yerine geçecektir bir kendi olacaktır.Yani tabiri caiz ise tek başına stand-up show yapacaktır.Ama bu durum fazla sürmeyecek kişi durumun farkına varacak ve bu rahatsızlığını sevgilisine aksettirecektir.Sevgilisi muhtemelen onu ciddiye almayacak ve ayrılık lafını ilk kulllanan o olacaktır.Zaten buna dünden razıdır da!Ama sevgilisini de ikna etmeye çalışacaktır-daha doğrusu vicdanı rahat bırakmıyacaktır(nede olsa verilen sözler vardır ortada)-ama sevgilisi ikna olmayacaktır.Bu aşamadan sonra artık ufak ufak restleşmeler başlar.Bu restleşmelerin sonu hakarete dek varır.Ama seven taraf yine de ısrar eder birlikteliğin devamı için...Bir türlü gerçekleri görmek istemez çünkü ne de olsa seviyordur veya sevdiğini zannediyordur..Ama inadı fazla sürmez ve acı son :ayrılık kapıyı çalar ve içeri girer bir daha gitmemek üzere.Ayrılık beklenmedik bir misafir değildir ,aksine günler öncesinden randevu alıpta gelmiştir..Ayrılıktan sonra bir kaç kez telefonla arar erkek ama sadece o kadar..Artık bundan sonra kendini sorgulama dönemi gelmiştir(seven kişi için).Kendini ,aşkını ,ilişkisini ve eski sevgililerini sorgular.Bu süre depresyonda olduğu bir süredir.Yakın çevresinden bol bol tavsiye alır.En çok verilen tavsiye : ‘’Sana kız mı/erkek mi yok.Selma gider aylin gelir o da gider başka biri gelir/ahmet gider mehmet gelir o da gider başkası gelir, hem ondan daha iyisinide bulursun ,sen daha iyilerine layıksın oğlum /kızım.’’şeklindedir.Bu nasihatlar kişiyi daha çok gerer. Sonra zamanla dünyanın döndüğünü farkeder ve zamanla materyal dünyada kaybolur gider – ne de olsa kapitalist sistem böyle emretmektedir.Derken yeni bir aşk güneş gibi doğar ,penceresinin kenarlarından süzülerek odasına kadar ulaşır ve yeniden tüm benliğini kaplar.Yeni bir umuttur onun için bu aşk.Eskisinde olduğu gibi bırakır kendini aşka çaresizce.Ama bu sefer farklı olarak ;kafasında hep bir şeyler dönüp durur eski sevgiliye dair.Aşkı ,umutları ,sevdası verilen sözleri, hayalleri ve ayrılığı...Kafasında şüphe de vardır yeni sevgiliye ve ilişkiye dair ; acaba o da bırakıp gidecek mi onu, gene hayalleri yıkılacak mı..Şüphesinde haklıdır..Ve gene ayrılık kapısını çalar.Bir darbe daha almıştır.Peki daha sonra ne olur?Tam olarak değilse bile umutları çok azalmıştır..Umutsuzca aşkın kapısını tekrar çalmasını bekler.. Şimdiye kadar hep yaşanılanları ve gözlemlerimi anlattım.Yani olanları anlattım.Ya olması gereken aşk...O nasıl bişey acaba..Bunu gerçekten çok merak ediyorum.Aslında aşkın ne olduğunu da bilmiyorum..Ama en azından ne olmadığını biliyorum,sanırım bu yeter. Ve şunu da ilave etmek isterim ki;’’aşk ‘’ kelimesini kullanmak zorunda kaldığım için aşkın kendisinden,aşkı bu 3 tip içinde tartıştığım için tüm aşıklardan(aşkı başka türde yaşayan çiftlerden) özür dileme ihtiyacı hissettim.Aşktan ve tüm aşıklardan bunun için özür diliyorum..
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Mehmet Demir, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |