Özgür insan, denizi daima seveceksin. -Baudelaire |
|
||||||||||
|
İslam’ın terörle ilişkilendirildiği bir dünyada ve sürekli iftiraların Müslümanların üzerine boca edildiği bir siyaset arenasında kabak yine dindar insanların başında patlayacaktı. Oysa ki Türkiye’deki ellerin kimlerin cebinde olduğu pek net değil. İnsanlar çıkarları doğrultusunda politikalar belirlemektedirler. Yani istenirse Türkiye’de yeni bir örgüt ortaya çıkarılabilir. Bu örgüt Türkiye içinden ve dışından beslenebilir. Adına da laik örgüt, dinci örgüt, sol örgüt denilebilir. Amaç istismarsa, Türkiye’yi bölmekse her türlü düşünce yapısı illegal bir örgüt yapısına dönüştürülebilir. Eğer birlikte yaşama kültürü bir toplumda oluşturulmamışsa, o toplum yapısı her an dağıtılabilir. Eğer bir ülke kendini yönetme kudretinde değilse, başkalarının emrine amade olması muhtemeldir. Sürekli borçlanan, kendi silahını kendi üretemeyen, kendi düşünce sistemini kuramayıp Avrupalı gibi düşünme sürecini benimseyen bir ülkeden ne beklenebilir. Öyle bir ülke ki kimin eli kimin cebinde belli değil. PKK istenirse bitirilebilir. Şu dünyada istenirse her şey yapılabilir. Demek ki birileri bu meseleyi bitirmek istemiyor. Çünkü birlikte yaşama kültürünü birileri Türkiye’ye çok görüyor. PKK dinci bir örgüt olsaydı ne olurdu? Sizce gidip Danıştay’a mı bomba atardı yoksa Cumhuriyet gazetesini mi havaya uçururdu? Şöyle düşünün bir ülkede azınlık mı güç kullanır çoğunluk mu? Çoğunluk herhangi bir şey isteme temayülünde olmayacağı için şiddet kullanmaya teşebbüs etmeyecektir. Azınlık ise çoğunluğun hegemonyasından kurtulmak için güç kullanacaktır, gerekirse dış ülkelerden destek alacaktır. Türkiye’de Kürtler azınlık değildir. PKK bu yüzden Kürtlerin değildir. Türkiye’de kimlerin ben Alevilerle yaşayamam, ben Kürtlerle yaşayamam, ben laiklerle yaşayamam, ben Müslümanlarla yaşayamam dediğine iyi bakmak lazım.Toplumu dinamitleyen bunlardır. Ve ülkeye ihanet edenler de bunlardır. Sadede gelirsek bu ülkede vatanını seven herkesle yaşanabilir. Bu topraklardan kimsenin kimseyi kovmaya hakkı yoktur. Adı ne olursa olsun ve ne amaçla olursa olsun kimsenin kimseyi öldürmeye de hakkı yoktur.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © osman demircan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |