Bildiðim tek þey, ben bir Marksist deðilim. -Karl Marx |
|
||||||||||
|
M.NÝHAT MALKOÇ Sürmene’m!… Sürmene’m!… Âh Sürmene’m!... Gençliðimizin fýrtýnalarýný sende býraktýk. Deli dolu yanlarýmýzý topraðýna gömdük. Sen ki içimize altýn harflerle yazdýðýmýz bir sevdasýn. Baba ocaðýmsýn, ana kucaðýmsýn sen… Yaðmurlarýnda ýslandýðým günlerin hatýrasý suluyor ruhumun goncalarýný. O masum gençlik aþklarýnýn üzeri henüz küllenmiþtir. Daðlara, taþlara ve aðaçlara çizdiðimiz kalpler ancak silinmiþtir. Fakat hiçbiri gönüllerden silinmemiþtir. Seneler geçse de nabýzlarýmýz ‘Sürmene’ diye atar. Sürmene’nin taþý, topraðý þairlerimizin ilham kaynaðý olmaya devam ediyor. Bu þehir dünüyle, bugünüyle ve yarýnýyla içimizde yaþýyor. Sazýmýz sözümüz sýladan izler taþýyor. Türkülerimizin naðmeleri bizi bu topraklara baðlýyor. Yeþille mavinin kucaklaþtýðý Sürmene’m dosta güven, düþmana korku salmaya devam ediyor. Sürmene’m!… Sürmene’m!… Âh Sürmene’m!... Gurbette mesken tutan haramiler sana dair hislerimizi çaldý. Masallarýmýzý uzun kýþ gecelerinde býraktýk. Bir yabancýyým soðuk bir þehir dekorunda. Sürgün duygularým iltica edecek dost yürekler arýyor. Ne olur beni çocukluðuma, Sürmene’me, ninemin anlattýðý masallara götürün. Sýladan çok uzaklarda mukavvadan inþa edilmiþ þehirlerde üþüyor pejmürde duygularým. Bahar kokusunu, kuþ seslerini, evimizi saran sarmaþýklarý özledim. Sýla özlemi her geçen gün depreþiyor içimde. Salý pazarýndan aldýðýmýz mýsýr ekmeðini, köy yumurtasýný, sofralarýmýzýn baþ tacý kurutlarý, süzme yoðurtlarý, altýn sarýsý tereyaðýný, yayýk ayranýný nasýl unuturum? Ruhum sýðmýyor sýcaklýðýný kaybetmiþ metal siluetli þehirlere. Gurbetin kasvetli havasýnda ruhum daraldýðýnda çocukluðumun masallarýnda alýyorum soluðu. Bu beton saltanatýnda ahþap evlerin sýcaklýðýný ne çok özlüyorum. Güne kuþ cývýltýlarýyla, horoz sesleriyle baþlamayý ne çok istiyorum. Þairin dediði gibi ‘Ruhumu eritip de kalýpta dondurmuþlar / Onu Ýstanbul diye topraða kondurmuþlar.’ Bu buzlar ancak senin sevginin sýcaklýðýnda erir. Sonsuzluða akan gençlik yýllarým senin berrak sularýnda durulur. Sürmene’m!… Sürmene’m!… Âh Sürmene’m!... Seninle hüznü, en çok da sevinci paylaþtýk. Sabýr çiçekleri büyüttük metanet bahçelerinde. Daralan ruhlarýmýz tertemiz dudaklardan dökülen dualarla inþirah buldu. Geçmiþin anýlarýný geleceðin umut teknesinde yoðurduk. Güneþin tam tepede olduðu saatlerde rýzkýný çýkarmak için yollara düþen, çarþý pazar dolaþan ‘Vereyim mi maden suyu buz’ diyen çocuklarýn sesleri zamaný aþýp kulaklarýmda yankýlanýr. Ýçtiðimiz maden sularýnýn tadý damaðýmýzdadýr hâlâ. Çocukça düþlerle yaptýðýmýz tahtadan arabalar, çevirdiðimiz çemberler geçer aklýmdan… Ya kuþlarýn korkulu rüyasý olan kuþ lastiklerimiz… Köprübaþý duraðýndaki dükkânýnda herkesin maskotu olan Kuþ Dursun’u unutmak ne mümkün… Onun dükkânýna girip de þeker yemeden dönen kaç kiþi vardýr acaba? Daha nice unutulmaz simalar!... Sürmene’m!… Sürmene’m!… Âh Sürmene’m!... Senin içinde doðup büyüyenlerin sadece býçaðý deðil, basireti de, zekâsý da keskindir. Bu topraklar hain beslemedi hiç… Milliyetçiliðiyle, vatanseverliðiyle, paylaþýmcýlýðýyla, liderliðiyle, buluþçuluðuyla anýldý bu topraklarýn insanlarý. Karadeniz gibi hýrçýnlaþýp çabuk kýzsalar da hiç adam satmadýlar bugüne kadar... Burada yetiþen maharetli insanlar devasa gemiler yapýp onlarý azgýn dalgalara saldýlar. Haram yemediler, ekmeklerini taþtan çýkardýlar. Kadýnlar hep erkeðin yanýnda oldu. Hatta erkeklerden bir adým önde… Keþanlý ve peþtemallý kýzlarýmýz, bacýlarýmýz, analarýmýz erkeklerine destek olup hayatýn yükünü hafiflettiler. Bir baþkadýr benim Sürmene’min düðünleri, kýna geceleri. Eþ dost toplanýr kemençe eþliðinde horonlar oynanýr. Sürmene deyince hamsiyi ve karalâhanayý da unutmamak lazým. Onlardýr sofralarýn kralý. Mýsýr ekmeðinin olmadýðý bir sofra nerden baksanýz eksiktir. Çocukluðumuzda yediðimiz incirler, karayemiþler hatýralarýmýzý süslüyor. Doyum olur mu Zarha daðýndan Sürmene’nin manzarasýna. Sürmene anlatýlmaz, yaþanýr tek kelimeyle!...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © M.Nihat MALKOÇ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |