İyi bir aşk mektubu yazmak için, neler yazacağını bilmeden oturman, kalktığında da ne yazdığını bilmemen gerekir. -Rouesseua |
|
||||||||||
|
birbirini çizen iki cerrah gibi gözlerimizin içine dalıp, en dibe ulaşmaya çalışan, hayattan pas’lanmış birer neşterdik. Sıkı sevişip sabaha varan, yanlış yapmaktan korkan çıraklar gibi elimizi neremize koyacağımızı bilemeden, ustasından azarlı üzgün bir kerpeten ağzı! Bir gecelik ikilemdik hepi topu! Nasıl olduysa oldu! Cinayeti seven iki katil, takvimin tecavüzüne uğrayan iki iklim gibi seviştik Bir güneş açıyordu güldüğümüzde, bir de sustuğumuzda şehirlere yağmur yağıyordu. Doğrusunu kaybeden iki nokta, iki ayrı dünya, iki evren, bir gecelik ikilem… Genç kızlar şarkılarla tırnaklarını yerken Sen yanımdaydın Birileri evde kokuşmuş yalnızlıklarına çare ararken Sen yanımdaydın Klasik bir hastane kalbimi morglardan korurken Sen yine yanımdaydın! Kitaplar tavsiye ediyorduk birbirimize Sinemada arka koltukları, en diptekileri seçiyorduk film falan hikâye Benim hit sahnem senin dudaklarındı! Saçların ipekten yapılmıştı senin, Tanrıya eziyetti biraz güzelliğin! Ben sade bildiğin otuzunda bir adam Gelgitleri belli olmayan Hatırla; acı fışkırırdı oramdan buramdan Ellerimdi evet, ellerim ivedi sevişmelere yol açan Aslı suretinden alıngan Her sevişme bir ikilemdi Başkalarına kumpas! Dili yetişmeyen diline , iki şeytan kayalığı, atlanacak bir uçurum Son sözlerini söylemeye çalışan –ki, ölümlü El ele birbirine bakan iki karanfil, bir Çingene’nin rızkı Babalarımız eksi düşman yeni dünür Çocukların arka sokakta tekmelediği bir kola kutusu, iki taş arası gol sevinci Sonra bahar, sonra yaprak, sonra kış değil, yaz çırılçıplak Sonra şömine niyetine yaktığımız ateş sahilde İki hasret, iki sevda, iki çocuk, bir gitar, iki kaçkın kendinden çokça Zora zorla karşılık veren Dişe diş Aşksa aşk ulan! Kayıp iki define, korsanları tarafından iz sürülen Bir ada, bir okyanus, iki kıta Ciddi depremlere yol açan, bir sevda … Bıraktım ben sorgulamayı İşkencelerime dönüyorum O’dur asıl bypass’lara yol açan … Susmuyorum bu şiirin tamda burasında, susamam! Sıkıtım yumruklarımı bekliyorum İşte kalp, işte acı Budur işte bir computer girişine vizite Bana kalırsa saçma sapan bir hadise Doktora gerek yok! Kalbimi sen sök yerinden Olmasın kimseye meze! Ah dersem şerefsizim Bir çırpıda sil beni Tek hamlede mat olayım Bir kurşunda yitireyim tüm inançlarımı Acı alıştığım yara , İhanet değil! Sil beni sil! Yalanım varsa yok olayım Allah inandırsın çok acıdım Su alıyor insanlığım batmak üzereyim!
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © İnan ARSLANBOĞAN, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |