Bir deliyle başederken, yapılacak en mantıklı şey normal rolü yapmak. -Herman Hesse |
|
||||||||||
|
Yıl 1963, bir ocak ayı ... Kar her tarafı beyaz bir örtü misali kaplamıştı sanki. Hastaneye gitmek artık daha da zordu. Zaten köy yeri olduğu için,hastane imkansızdı .Gülsüm evde doğum yaptı. Ama çok fazla kan kaybediyordu.Derhal tıbbi müdahele gerekiyordu.Mehmet,anneyi de alarak yola çıktı .Ama artık çok geçti.Gülsüm ölmüştü ... Defin işlemi tamamlandıktan sonra, Mehmet bebeği alarak eve geldi. Diğer üç kardeşinden daha şansız doğdu. Çünkü gözleri görmüyordu.Mehmet dört çocukla kalakaldı.Gülsüm'ün mevlitinde herkes evlenmesi için baskı yaptı.O da başka çaresinin olmadığını biliyordu.Evlenmek zorundaydı. Köyde Ayşe adında biriyle evlendi. Ayşe çocuklarına kendi çocuğu gibi baktı . Ama Yaşar gözleri görmediği için,Ayşeyi annesi sanıyordu.Kimse Yaşar'a annesinin öldüğünü söylemedi.Çünkü zaten gözleri görmüyordu,annesinin öldüğünü söylemek onu daha mahvedecekti. Birgün abisi Halil'in gece çığlık sesleriyle uyandı. Halil ''anne seni çok özledim'' diye bağırıyordu.Yaşar bunu üzerine birşeylerin yolunda gitmediğini anladı.Abisine sordu ve olanı biteni hepsini anladı.Artık herşeyi biliyordu.Haberi ilk duyduğunda olduğu yerde durdu ve sadece gözünden iki damla yaş geldi.Ağlamasının hiç bir faydası yoktu.Nasıl olsa hayatta olsa dahi göremeyecekti. Yaşar çok kötü hastalandı. Kan kusuyor. Hiç bir şey yemiyor,konuşmuyordu.Babası hastaneye götürmeye karar verdi.Bu sefer ne olursa olsun,hastaneye yetiştirecekti.Köyün muhtarından araba istedi,ama suratına hiç beklemediği halde kapı kapandı.O da mecburen kavga ettiği komşusundan araba istedi. Komşusu: - Eski dost düşman olmaz. Al arabayı git çocuğunu kurtar. - Sağ ol ! Allah razı olsun senden. diyerek hastaneye doğru yol almaya başladı. Arabanın benzini bitti.Yol kenarında durdurduğu bir kamyonla hastaneye vardı.Hemen Yaşar'ı yoğun bakıma aldılar . Mehmet çaresiz bekliyordu . Doktorlar koşuşturuyordu . Hemen ameliyathanenin hazırlamasını söylüyorlardı . Ameliyattan çıkan doktor : - Ameliyat tam anlamı ile iyi geçti diyemiyorum. Çocuğunuzda , siroz hastalığı var . Ayrıca erken teşhis olmadığı için hastayı , her an kaybedebiliriz.İsterseniz çocuğunuzu son kez görün. - Sağ olun doktor bey. Mehmet, yoğun bakım odasına girdi. Çocuğun elini tuttu . Ona son kez sarıldı . Yaşar'ın son sözleri : - Baba ne deniz görmek isterim, ne ağaç, ne de gökyüzü sadece son kez annemi görmek istiyorum ... Dedi … Ve hayata hiç açmadığı gözlerini kapadı ... Hayatta elinizde olanın değerini bilin . Kaybettikten sonra ,değeri anlaşılan her şey insanın canını daha yakar.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © hülya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |