..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Sorularla dolu bir kitap... hiçbir zaman eksiksiz olamaz. -Robert Hamilton
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Anı > hülya




5 Temmuz 2009
Hüzünlü Veda  
ÖLÜM ALLAHIN EMRİ AH AYRILIK OLMASAYDI...

hülya


zorlanıyorum.Kağıt ve kalem bu kez çok farklı geliyor bana…Birşeyler engel oluyor sanki,kocaman şehirde yalnızlığımı paylaşacak bir dost bir arkadaş arıyorum.Boş kaldırımlar çekilmez geliyor artık…Soğuğa aldırmadan yürüyorum caddeler boyu…Sizin hiç kalabalığın içinde yalnız kaldığınız derdinize ortak olacak bir dost bulamadığınız oldu mu?Sanırım teyzemin ölüm anını anlattığım için oluyor tüm bunlar.Sevdiğiniz birinin ölümünü yazmak gerçekten kolay değil.


:BBHD:
O hiç unututulmadı ,asla unutulmayacak ....
Köyden şehire büyük umutlarla göç etmiş, kendi hallerinde çoçukları olmayan bir aileye seneler sonra ,büyük umutlar ve mutluluklarla gelen çok güzel bir bebekti. Annesinin ve babasının üzerine titreyerek büyüttüğü,bir can ...
Küçük Şükran'ın ardından dört kardeşi daha oldu . Ama O ,ağır başlılığı ve saygısı ile her zaman farklıyd ı. Zamanla ,gelişip büyüdü ve dünyalar güzeli bir kız oldu.Akrabasından bir genç ile kendi istemediği halde ailesi istediği için evlendi .İki tane çocuğu oldu. Acı , tatlı hayatına devam ediyordu . Ama genç yaşında, onu sona hazırlayan , o illet hastalığın pençesine düştü . Bir süre hastalığı yenmek için mücadele etti . Ama korkuları çoktu. Çünkü çok sevdiği babasınıda bu hastalıktan kaybetmişti .Kaybetmek istemiyordu . Geride çocukları ,annesi ,kardeşleri vardı. Sık sık kontrollere gidiyordu .
O gün ; çocukları ile annesine geldi. Çocuklarını kız kardeşine bırakarak annesi ile birlikte kontrol için hastahaneye gitti . Sıradan bir muayeneden sonra , annesi ile birlikte çocuklarının yanına döndü . Çocukları , annesi ve kardeşleri ile birlikte yemek yediler.Sanki sona hazırlanıyormuş gibi banyo yaptı .Annesi saçlarını taramak istedi . Siyah uzun saçlarını özenle taradı . Örgü yaparak toka taktı . Annesi bunları son kez yaptığını nerden bilebilirdi ki ...
''Yavrum eşin işten gelip , seni evde bulamayıp kızabilir . '' diyerek kızını yolcu etti .
Evinde eşi ve çocukları ile akşam yemeği yiyerek bir süre sonra yattılar . Fakat ; Şükran yattıktan kısa bir süre sonra bulantı hissi ile kalktı .Telaşla lavaboya koştu . Eşi rahatsız olduğu için çok kızmıştı . Ama lavabonun içi kanla dolmuştu . Eşi kanı gördüğünde kızdığına pişman olmuştu.Ayaklarına dokunduğunda buz gibi olduğunu gördü . Isıtmaya çalıştı ;o üşüyen bedenini ama nafile...O ;gözünün önünde ölüme adım adım yaklaşıyordu ... Doktora götürmeye karar verdi . Hastaneye giden yol annesinin evinin önünden geçiyordu . Anneye telefon ederek yola çıkmasını söylediler . Anne telaş ve korku ile
- Ne oldu yavrum ? Şükrana mı birşey oldu ? Diye sordu .. Ama aldığı cevap karşsında az da olsa sakinlşti ..:
- Hayır anne!Biraz fenalaştı .
Araba ile annenin bulunduğu yere geldiler.Anne,telaşla arabaya binerek kızına baktı.Şükran ın o güzel yüzü biraz solmuştu.Ama annesine konuştu ve birazcık gülümsedi.Hastahaneye vardılar.Şükran ile annesi banklara oturdular . Eşi de muayene yaptırabilmek için işlemlere başladı.Bu sırada kötü bir süpriz daha oldu . Şükran oturduğu yerde,tekrar kan kustu.Her taraf kan olmuştu.Anne,gördüklerine inanamıyordu . Bu olaydan sonra zavallı kız kendini kaybetmeye başlamıştı . Hemen doktorlar koşarak yanına geldi .
- Sedye getirin .Yoğun bakıma alacağız .
diyerek bağırdılar . Eşi sağa sola koşturarak sedye aramaya başladı . Ayağı kırık bir sedye buldu . Şansızlığı orda bile devam ediyordu . Zavallı annesinin kucağında artık son kez yatan Şükran'ı sedyeye aldılar . Gece olduğu için fazla görevli yoktu . Eşi ağır aksak sedye ile yoğun bakıma götürdü . Dünyalar güzeli Şükran'ın ölüme yolculuğu çoktan başlamıştı . Hiç birşey onu kurtaramayacaktı . Yatağa aldılar . Hemşire koluna serum takıyordu . Annesi de yanı başında olacakları hissetmiş gibi.. Hissetmişti öleceğini … Çünkü… Onu doğurmuştu canından bir parça candı… Ölüyordu kızı kucağında kızının gözünün içine bakarak ölmesini bekliyordu.. Hatta bir an önce ölmesini de istiyordu..Çünkü kızı yavrusu ilk göz ağrısının daha fazla acı çekmesini istemiyordu… Aman Allah’ım ne müthiş bir acı… Ne dayanılmaz bir felaket sahnesi… Yapabileceği hiç birşey yoktu. Ne yapabilirdi... Mümkün olsa ömründen ömür verirdi . O sırada hemşirenin sesi ile irkildi .
- Lütfen dışarı çıkar mısınız? Hastayı rahatsız ediyorsunuz .
Bir süre sonra eşi doktora rica ederek içeriye girdi . Şükran eşini görünce o halinde bile gülümsemeye çalışarak zor da olsa konuşmaya çalıştı ne de olsa o bir anneydi ....
- Çocuklarımı getirir misin? Son bir kez daha göreyim .
Bu onun son konuşması olmuştu... Çocuklarını göremedi. Annesini göremedi. Kardeşlerini göremedi. Güzel gözlerini hayata kapamıştı. Geride ise onun evinden annesinin ağıt sesleriadeta sessiz birer çığlık gibi dalgalanıyordu .
Alı yeşili basılı kalan yavrum,
Çiçeği burnunda kalan yavrum,
Dertleri tamam olan yavrum,
Çocukları ele kalan yavrum,
Benim sıramı alan yavrum...

Bugün benden hüzünlü veda...

HÜLYA ÜLGER



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın anı kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kör Bir İnsanın Son Dileği

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Hayatın Değeri [Deneme]
Benim Dünyam [Deneme]


hülya kimdir?

beni anlamayan ne kadar çok olursa o kadar basarılı olacağıma ınanıyorum. . .

Etkilendiği Yazarlar:
necip fazıl kısakürek,pelin onay,ahmet haşim,can yücel.


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © hülya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.