..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Mermere sıkışmış bir melek gördüm ve onu özgürlüğüne kavuştuncaya dek mermeri oydum -Mikelanjelo
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > Derya Karakoyun Doğan




12 Mayıs 2009
İstisnalar Kaideyi Bozmaz  
Derya Karakoyun Doğan
Artık yorgunum...Ama aşktan meşkten değil, insanların sosyal saçmalıklarından yoruldum. Issız adada yaşasam diyordum, Tom Hanks'in filmini izleyince bu fikirden de kovuldum.


:BJAC:
İtiliyorum hem de nasıl itiliyorum başka ruhsal dalgalarda boğulmaya... Başkalarını okuyorum. Eski ben gibi yazıyorlar. O konulara dair kelimelerim bitti benim. Mutluyum ama korkağım hala. Nazardan kaçarım, anlatmam ağzımın kulaklarıma varışını, içimin bulutlarla yastık misali kabarışını, sarılmanın, öpmenin, koklamanın doyuma ulaştıramamasını; hep midye misali yapışıp kalasım, dudaklarımı dudaklarından ayırmayasım gelir.

Mutluyum, acı yazamıyorum çok şükür! ama ben aşk yazmakla pişmiştim... Şimdi sudan çıkmış balık gibiyim kalemi elime aldığımda. Sadece içim boğuluyor insan saçmalıklarıyla; insani sinir hallerini yazmaya doğru itiliyorum.

Duvarlarım vardı. 4 duvar arasında yaşardım duygularımı... Ağlarken sırtımı duvara yaslayıp yere çökerdim, gülerken duvardan duvara zıplardım. Renkliydi duvarlarım ve bukelemun gibiydiler. Ben hangi ruhu yansıtıyorsam o renkteydiler. Bir "ben" vardı odanın ortasında. Kendini pisliklere karşı koruyabilen, acı çektiğinde başkasını değil kendini yiyip bitiren, gülerken kahkalarına gelen garip tepkileri iplemeyen...

Artık yorgunum... Ama aşktan meşkten değil, insanların sosyal saçmalıklarından yoruldum. Issız adada yaşasam diyordum, Tom Hanks'in filmini izleyince bu fikirden de kovuldum. İş ciddiye binince(adada yalnız kalmaktan söz ediyorum), her türlü saçmalığına rağmen kendi türleriyle bir arada yaşamak istiyor insan. "Çözümü nedir o zaman? " derseniz...Çözümü "Derya olmamak"tır.

Büyürken kendi yüzünüzün yanında bir-iki yüz daha büyütmek lazım. Birisi gülmek istemediğiniz halde güldüğünüzde kullanılabilir farz-ı misal. Ya da başkasına üzülmediğiniz halde üzülüyormuş gibi yaptığınızda gerekli olabilir. Düşünmediğiniz halde düşünüyormuş gibi yapmak için de kafası ağrımış, dalgın ve derin bakışlı bir tip büyütebilirsiniz. Bende yok bunlardan. Ben hep aynı yüzle yaşıyorum. Yapmak istemediklerimi yapmıyor, söylemek istemediklerimi söylemiyorum. Ne diyorsam gerçekte de onu demek istiyorum. Bu yüzden de nefret ediliyorum.

Sonra, bencil hatta biraz egoist olup vicdanınızı çöpe atmalısınız. Eğer kendinizi başkasının yerine koyup adaletli davranırsanız "salak"sınız -ki bunu da benden kelli yapan olmaz-. Dünyanın adaleti kör değildir, hep tanıdık-bildik-sevdiklerini izler.

Kötü gün dostu olmamalısız. Kötü gün dostları, o kötü günün getirdiği yüz ifadeleriyle hatırlanır. İyi gün dostu olup, güler yüzlü ilan edilmeniz işten bile değildir. Dostlarınızdan da kötü günde yardım beklemeyin, kimse kimsenin canını sıkmamalıdır, iyileştiğiniz bir anda telefon açıp kahkaha patlatırsanız, süper insansınız!

Diyette olmayı bırakın yemek seçemezsiniz bile; sağlıklı beslenmek çok sıkıcıdır. Dürüm yiyen arkadaşınızın yanıda tavuklu salata yemek tüm keyfi yerle yeksan eder. Bu günlük, şu günlük, öbür günlük de sağlıklı beslenme tantanasından vazgeçin canııım! Sosyal çevreniz için yaşayın, kendiniz için değil.

Dini tutuculuklarınız olamaz. Varsa "ruh hastası"sınız. Herkes çoğunluğa uymalıdır. Kendi başınıza doğrularınızı yaşamak da neyin nesi? Haram yeniyorsa siz de ortak olmalısınız. Zaten ancak öyle meşrulaşabilir, hem başkalarını azıcık fazla para alıyorlar diye zor durumda bırakmak da ne kadar ayıp şey!

Büyük şehri, küçük kasabası, Türk'ü, yabancısı...hep aynı çark dönüyor. Arada kendi kendime "işte bu yaa" dediğim olmuyor değil, istisnaları kenara atmayalım.
Ama "istisnalar kaideyi bozmaz" diye de bir bilimsel gerçek belletmişler taa ortaokul yıllarımda... Ama yine de, inatla, gönlüm umut beslemekten yana.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yaşam kümesinde bulunan diğer yazıları...
Hayatıma Giren Üçüncü Süper Erkek...
Küçük Kız
Hayranlık

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bir Kitabı Tekrar Okumak
77'lik Öğrenci

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Sabit hikaye-Döngü [Öykü]


Derya Karakoyun Doğan kimdir?

Ruhumu bir şeyler dürtüyor, midemde zıplayan küçük canavarlar var. . en son ellerimin titremesiyle sarsılıyorum. Dolmakalemime sarılınca bitiyor sancılarım. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Mario Levi,Albert Camus,Montaigne,Cemil Meriç,Metin Altıok,Mevlana


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Derya Karakoyun Doğan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.