..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
En güzel özgürlük düþü, hapishanede görülür. -Schiller
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Tarihe Yön Verenler > Hakan Tiryaki




12 Temmuz 2010
Tarihi Kimler Yazýyor? - II -  
Fenikeliler Amerika'da

Hakan Tiryaki


“Biz Kenan ülkesindeki Sayda’nýn oðullarý… 10 gemiyle Ezion-geber’den Kýzýldeniz’e doðru seyrediyorduk. Baal bizi ayýrdýðýndan bu yana, iki yýldýr Afrika kýyýlarý boyunca denizde diðer arkadaþlarýmýzla bir daha karþýlaþamadan dolandýk. Sonunda 12 adam ve 3 kadýn buraya geldik… dileriz yüce tanrýlar ve tanrýçalar bize yardým eder.”


:AGHI:
Fenikeliler Amerika’da(!)

“Biz Kenan ülkesindeki Sayda’nýn oðullarý… 10 gemiyle Ezion-geber’den Kýzýldeniz’e doðru seyrediyorduk. Baal bizi ayýrdýðýndan bu yana, iki yýldýr Afrika kýyýlarý boyunca denizde diðer arkadaþlarýmýzla bir daha karþýlaþamadan dolandýk. Sonunda 12 adam ve 3 kadýn buraya geldik… dileriz yüce tanrýlar ve tanrýçalar bize yardým eder.”

Yukarýdaki paragraf bu haliyle size fazla bir þey ifade etmeyebilir. O halde biraz daha ilginç kýlalým: Bu satýrlar milattan yüzyýllar öncesine ait olsun. Daha da ilginç kýlmak adýna Kenan ülkesinden yola çýkan bu 10 gemilik Fenike filosundan geride kalanlarýn yalvarýþý olduðunu söyleyelim, Tanrýlara ve Tanrýçalara… Yine yetmedi derseniz 1872 yýlýnda Brezilya’da, Paraiba nehri kýyýlarýnda bulunmuþ bir tabletin çevirisi olsun bu satýrlar!

Ýlk bakýþta ütopik bir öykü bu aslýnda. Hatta bir çok bilim adamýna göre þaklabanlýk. Düþünebiliyor musunuz; bundan neredeyse üç bin yýl önce –bugün hala alfabelerini büyük ölçüde kullandýðýmýz- ilkel atalarýmýz Fenikeliler, ilkel tekneleriyle Atlantik okyanusunu aþacak ve Amerika’ya ulaþacaklar! Haydi caným…

Avrupa’nýn Yazdýðý Tarih…

Doðrusunu isterseniz her geçen gün ayný soruyu daha sýk sorma ihtiyacý duyuyorum kendime: “Tarihi kimler yazýyor?” Çünkü söz konusu olan özellikle tarih, antropoloji, arkeoloji gibi bilim dallarý olduðunda zemin o denli kayganlaþýyor ki… tek bir doðruyu kabullenmek zorlaþýyor. Çok sayýda örneði var yanýlgýlarýn, üzerinde yaþadýðýmýz Anadolu coðrafyasý da bunun en güzel kanýtý olsa gerek.

Bir Avrupa düþünün soyunu hepi topu 50 yýl boyunca parlamýþ bir Hellen uygarlýðýna dayasýn ama o uygarlýðýn mayasýný, kaynaðýný; Anadolu’yu asýrlarca görmezden gelsin. Seramik parçalarýndan yola çýkarak medeniyet payeleri daðýtsýn ama nasýl olur da bir medeniyet dilini, güzel sanatlarýný sözüm ona “sömürgelerinden” alýr sorusuna kulaklarýný týkasýn.

Neyse, biraz kiþisel olabilir ama bu ve benzeri bir çok veriden yola çýkarak Avrupa’nýn yazdýðý tarihi oldum olasý pek tutmam. Hele bir de söz konusu öykünün merkezinde deniz varsa mutlaka birkaç kez düþünmek gerektiði kanaatindeyim. Neden mi? Çok basit, þöyle bir dünya haritasýna bakýverseniz, beyaz adamýn sözüm ona keþfettiði her noktada aslýnda birilerinin onlar gelmeden önce de mutlu mesut yaþayýp gittiðini görürsünüz. Örneðin Cook bir kaþif midir? Avrupa için evet ama dünya için?... Paskalya adasýnda yaþayýp giden “uzun kulaklýlar” için Cook bir kaþif midir, yoksa felaket taciri mi? Peki ya Cortez, ya Pissaro?

Zaman Tünelinde Seyir

Ýsterseniz zamanda yolculuðumuza baþlayalým. Milattan önce altýncý yüzyýldayýz. Mýsýr’ýn 26. Hanedanýnýn tutkulu firavunu Necro ülkesinin sýnýrlarýný ve görkemini arttýrmakta kararlý. Öyle sýnýrsýz bir hayalgücü var ki bu Necro’nun, dönemin diðer bir güçlü hükümdarý Babil’li Nebukadnezar bu hayalini boþa çýkaracak olsa da, Nil ile Kýzýldeniz arasýna bir kanal açmaya bile kalkýþýyor. Ve bu denli ufku geniþ bir firavunun dönemin dünyaya nam salmýþ denizcileri Fenikelilerle buluþmasý, tarihin ilk destansý yolculuklarýndan birine vesile oluyor. Necro tarafýndan kiralanarak görevlendirilen bir Fenike filosu Kýzýldeniz’den Hint Okyanusuna doðru yelken açýyor ve kýyý kýyý tüm Afrika’yý kat etmek üzere seyre koyuluyor. Ve dönemin usta denizcileri Fenikeliler, yaklaþýk üç yýl süren yolculuðun ardýndan Cebelitarýk boðazýndan Akdeniz’e girmeyi baþararak, “ilkel” filolarýný –muhtemelen- Ýskenderiye kýyýlarýna baðlamayý baþarýyorlar. Ve tekrar etmekte yarar var; bu seyir Ýsa’nýn doðumundan tam altý yüz yýl önce yapýlýyor!

En azýndan bizim eðitim sistemimizde pek yer bulamamasýna karþýn önemli bir diðer uygarlýðýn çocuklarý, Kartacalýlar da sahne alýyor Afrika kýyýlarý boyunca. Bu kez milattan önce beþinci yüzyýlýn baþlarýndayýz. Kral Hanno’nun 60 gemilik filosu birkaç bin Kartacalýyla birlikte yeni koloniler, yeni ticaret imkanlarý araþtýrmak için yelken açýyor Libya kýyýlarýndan doðru. Kuzeyden güneye Afrika kýyýlarýný kat edip, ta Senegal’e kadar geliyorlar. En azýndan Kartaca’nýn Kronos Tapýnaðý’nda yer alan tabletler böyle anlatmakta Hanno’nun deniz yolculuðunu. (The Periplus of Hanno)

Önyargýlarýn Karanlýðýnda Bilim

Ve sene 1872. Brezilya’nýn Paraiba nehrinin kýyýlarýnda dört tane tablet buluyor birileri. Dönemin saygýn bir bilim adamý olmasýnýn da etkisiyle, Rio de Janeiro Ulusal Müzesi’nin yöneticisi Dr. Ladislau Netto’ya ulaþtýrýyorlar bir kopyasýný. Dr. Netto çalýþmalarýný tamamlayýp da tabletlerle ilgili açýklamasýný yaptýðýnda ise ortalýk karýþýyor; çünkü bu tabletlere bakýlýrsa, Ýsa’nýn doðumundan bir hayli önce Fenikeliler Brezilya’ya gelmiþ ve bu tabletleri yazmýþ olmalýlar…

Ancak ne yazýk ki ayný günlerde Paraiba bölgesinde meydana gelen bir iç isyan sýrasýnda tabletlerin bulunduðu çiftlik neredeyse haritadan silinir. Tabletlerdense hiçbir iz kalmamýþtýr. Ayný günlerde yazýtýn bir kopyasýnýn ulaþtýðý Fransýz tarihçi ve filolog Ernest Renan söz konusu tabletin bir aldatmaca olduðunu ve Dr. Netto’nun da saçmaladýðýný ifade edince de, konuya bir süreliðine nokta koyulmuþtur.
Yaklaþýk yüzyýl daha geçtikten sonra bir baþka bilim adamý, Amerikalý akademisyen Cyrus H. Gordon bir kez daha Paraiba yazýtlarýný gündeme taþýr. Ona göre gerek Renan gerek Netto’nun yaþadýðý dönemde söz konusu dil daha gizemini korumaktaydý. Oysa yirminci yüzyýlýn ortasýndan bakan Gordon’a göre, gerçekten de bir þekilde sürüklenip Amerika kýyýlarýna ulaþmýþ Fenikelilerin öyküsüydü Paraiba yazýtlarýnda anlatýlan:

“Biz Kenan ülkesindeki Sayda’nýn oðullarý… 10 gemiyle Ezion-Geber’den Kýzýldeniz’e doðru seyrediyorduk. Baal bizi ayýrdýðýndan bu yana, iki yýldýr Afrika kýyýlarý boyunca denizde diðer arkadaþlarýmýzla bir daha karþýlaþamadan dolandýk. Sonunda 12 adam ve 3 kadýn buraya geldik… dileriz yüce tanrýlar ve tanrýçalar bize yardým eder.”

Yale Koleji baþkaný Ezra Stiles 18. yüzyýlda Dighton yakýnlarýnda (Massachusetts) bulunan bir diðer taþ üzerindeki yazýtýn da Fenike dilinde yazýlmýþ olduðu açýklar. Bir diðer tablet Tennesee yakýnlarýnda, Bat Creek’te gün yüzüne çýktýðýnda, kökeni için gözler yine Kenan ülkesine çevrilir. Yine 19. yüzyýlda, - tam olarak belirtmek gerekirse 1877’de - bu kez Iowa’da bulunan Davenport tabletleri üzerine çalýþan epigraf Barry Fell, söz konusu yazýtlar için yine adres olarak Kenan ülkesini gösterir.

Bilimin ayrýlmaz dürtüsü þüphenin kendi argümanlarýný geliþtirmesi de doðaldýr elbet. Ancak zaten söz konusu tarih, mitoloji ve artýk yaþamayan diller olduðunda çoðu zaman bir iddiayý çürütmek ispatlamaktan daha kolay olagelmiþtir. Ayný þekilde, “ilkel” Fenikelilerin “ilkel tekneleri” ile koskoca Atlantik okyanusunu aþarak Güney Amerika kýyýlarýna ulaþmýþ olmalarýný kabul etmek yerine, o teknelerle ancak Akdeniz’de kýyý kýyý yolculuk edebildiklerine inanmayý seçmek tabii daha kolay ve ilk bakýþta daha akla yakýn gelecektir.

Sallarýn Altýn Çaðý…

20. yüzyýlla birlikte bir grup adam tüm uyarýlara kulaklarýný týkayýp kadim günlerin öykülerine duyduklarý inançla kendilerini okyanuslara býrakmasaydý, bu satýrlarý yazmak –benim için de – belki zaman kaybý olurdu. Oysa 1948 yýlýnda Heyerdahl’in Kon Tiki’si ile baþlayan sallarýn altýn çaðý, bildiðimizi sandýðýmýz ve Avrupalýlarýn kaleme aldýðý deniz tarihini tekrar gözden geçirmenin zamaný geldiðini göstermiþtir. Hakim akýntý ve rüzgarlarý arkasýna alan Kon Tiki, üç ayda binlerce millik mesafeyi kat ederek Tuamotu adalarýna ulaþýrken, ilkel sandýðýmýz denizcilerin aksine engin denizcilik bilgileri olduðunu da gözler önüne sermiþtir.

Bugün denizle ve denizcilikle biraz olsun ilgisi olan herkes “ticaret rüzgarlarýný” bilir. Kanarya adalarýndan doðru býrakýn kendinizi Atlantik okyanusuna Heyerdahl gibi, ya da þiþme botla çýkan Alain Bombard gibi, ver elini Karayipler!
Pasifik okyanusunu mu aþmak istiyorsunuz, buyurun Humbolt akýntýsýna, sizi önce Güney Amerika kýyýlarý boyunca ekvatora doðru taþýsýn, sonra zarif bir kývrýmla Pasifik adalarýna doðru dirise etsin: Markiz adalarý, Tuamotular, Samoalar… siz seçin destinasyonunuzu.

Ýyi de bundan binlerce yýl önce, bahtsýz Fenikeliler Afrika kýyýlarý boyunca seyrederken ticaret rüzgarlarý yok muydu sanki? Ya da Atlantik akýntýlarý bugün olduðundan ne derece farklýydý? Aslýnda metindeki belki en güçlü ipucu “Baal”, yani “fýrtýna ve yaðmur” tanrýsý deðil midir? Özellikle Paraiba bölgesinin harita üzerindeki lokasyonuna bakýldýðýnda neredeyse kýtanýn doðusundaki en uç nokta olmasý Afrika kýyýlarýndan sürüklenen bir teknenin kazayla çýkmasý için makul bir nokta gibi görünmekte. Kanaatimce, özellikle Güneybatý Afrika’dan baþlayan Benguela akýntýsýnýn sonlandýðý noktanýn da Paraiba bölgesi olduðu düþünülürse, söz konusu tabletlerin doðru olup olmamasý bir tarafa, bu tür bir yolculuðun imkansýz olmadýðýný ispatlar niteliktedir.

Rakahanga resifinde son nefesini verene kadar Polinezyalý denizcilere inancýný yitirmeyen Eric de Bisschop sadece kadim günlerin anlatýlarýna inandý. Carlos Caraveda Arca 1965 yýlýnda düþler limaný Callao’dan çýkarken, atalarýnýn binlerce yýldýr izlediði rotayý izliyordu “pae pae”si Tangaroa ile.

Devasa gemileriyle denizlere açýlan Avrupalý denizcilerden en önemli farklarýysa “denize raðmen” hareket edecek tekneler deðil, “denizle birlikte” hareket eden sallar tasarlamýþ olmalarýydý. Kadim günlerin denizcilerinin sandýðýmýzýn aksine basit ama etkileyici sýrlarý vardý denizciliðe dair. Mesela “guara”larý vardý. Taþýnabilir salma sistemi olarak adlandýrýlabilecek guara tahtalarý sayesinde neredeyse her türlü hava koþulunda seyredebiliyor, kýyýlara kadar girebiliyor, tasavvur bile edilemeyecek manevralar yapabiliyorlardý. Sallarýyla 20-30 ton aðýrlýðýnda yükleri rahatlýkla taþýyabiliyorlardý. Sadece hakim rüzgarlarý kullanarak altý aylýk seyirlere çýkýyor, altý ay sonra kendilerini sadece okyanusun koynuna býrakarak tekrar evlerine dönüyorlardý.

Tarihi Kimler Yazýyor?

Üzerinden geçen iki bin küsur yýlýn ardýndan olup biteni hiçbir zaman oradaymýþ gibi tam olarak bilemeyeceðimiz aþikar. Tabletler, tabletlerin çevirileri… Her daim ya kafamýzda soru iþaretleri olacak anlatýlara karþý ya da mistik ve çekici geldiði için körü körüne kabulleneceðiz anlatýlanlarý. Eldeki verilerle çok da fazla seçeneðimiz yok gibi görünüyor.

Oysa bilinen ya da bize anlatýla gelen kahramanlýk tarihini bir tarafa býrakýp mütevazý insanlarýn tarihine odaklanabilirsek, sanki biraz daha netleþecek algýmýz. Tarihin belki en basiretsiz kaptaný olduðunu Hindistan’a niyet Karayiplere ulaþarak ispatlayan Kolomb’u, bugün neredeyse tüm dünya beceriksiz bir kaptan deðil bir kaþif olarak anmakta. Cortez ve Pizaro’nun keþifleriyse insanlýk tarihinin en büyüleyici uygarlýklarýnýn boynunun vurulmasý ile sonuçlandý. Beyaz adamýn gittiði her coðrafyaya götürdüðü yýkým bir çeþit damgasý oldu. Kim bilir, belki bu bahtsýz Fenikelilerin en büyük bahtsýzlýðý gittikleri coðrafyayý iþgal edemeyiþleri, artlarýnda kanla ve vahþetle yazýlmýþ günceler býrakamamýþ olmalarýydý. Çünkü ne yazýk ki binlerce yýldýr bize tarih diye pompalanan þey, insanýn insan olmaktan çýktýðý savaþ ve kahramanlýk zýrvalarýndan ibaret. Oysa yazýldýðý iddia edilen asýl tarih, içinde kendine yer bulamayan “sýradan insanýn” tarihi…

Uzun lafýn kýsasý, her geçen gün ayný soruyu daha sýk soruyorum kendime: “ Sahi bu tarih denen þeyi kimler yazýyor?”

Hakan Tiryaki
Vira Dergisi, 2010

Kaynakça:

Did the Phoenicians Discover America?, Southern Federation of Syrian Lebanese American Clubs, Michel N. Laham, M.D., Richard J. Karam, J.D.

Before Columbus: Links Between the Old World and Ancient America, Cyrus H. Gordon, Turnstone Press, London 1972

.Eleþtiriler & Yorumlar

:: Teþekkür ederim
Gönderen: Hakan Tiryaki / , Türkiye
11 Aðustos 2010
O denli çok örnekle dolu ki "bilinen" tarih, dilerim benzer araþtýrmalar her geçen gün artar. Tarih okuyan herkesin, özellikle de manüplasyona açýk toplumlarýn perspektiflerini geniþletmek, sorgulama alýþkanlýðý kazandýrmak bir sorumluluktur diye düþünüyorum. Tekrar teþekkür ederim... Saygýlarýmla,

:: Kanla yazýlan gerçek tarih midir?
Gönderen: Taner / , Türkiye
10 Aðustos 2010
Tarihte beceriksiz Kolomb ve kanla iz býrakan Kortez ve Pizaro Kaþif olarak görünüyor. Ama gerçeklerin her zamanki gibi bilimsel yöntemlerle, araþtýrma ile ortaya konulabileceðini ortaya koyan bir yazý okudum. Ayrýca fikir yürütmeleriniz olsun verilen bilgiler olsun dolu dulu bir yazý olmuþ. Kaleminize saðlýk hocam.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn tarihe yön verenler kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Tarihi Kimler Yazýyor? - I -

Yazarýn Ýnceleme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Osmanlý Caddesi

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Ýlahi Adalet [Þiir]
Dalan Ýnsanlar Neden Sürekli Gülümser? [Deneme]
Sallarýn Altýnçaðý - I - [Deneme]
Bize Deniz Ozaný Gerek! [Deneme]
Cebinize 10 Tl Koyun [Deneme]
Sallarýn Altýnçaðý - Giriþ - [Deneme]
Bovinae Sapiens* [Deneme]
Sallarýn Altýnçaðý - III - [Deneme]
Sallarýn Altýnçaðý - II - [Deneme]
"Kuþu Hicran Getirir, Dalgasý Hüsran Götürür;" [Deneme]


Hakan Tiryaki kimdir?

Aðýrlýklý olarak deniz ve deniz kültürü üzerine yazýyorum. uzun vadede "deniz edebiyatý" en önemli düþüm. . .

Etkilendiði Yazarlar:
hasan hüseyin, yaþar kemal, sait faik öncelikle yazmak ve sýkça da haddimi bilmek adýna her daim borçlu olduðumu hissettiðim ustalar. saygýyla!


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Hakan Tiryaki, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.