"Yazmak, aklımızdaki karmaşayı kağıda döküp sonra da 'İşte bu, sanattır!' demektir." – Mark Twain"

Bilimsel

Kurtuluşun Felsefesi 159

Kendinse mutlak diyen; mutlak irade diyen, iradesinin yanında yöresinde irade tanımayan El, şimdi meclisi dinlemeyi vaat ediyordu. Bu vaat argümanıyla El kendisinin mutlak olmadığını aşikar etmesiyle El, kendisinin mutlaklık alanını koruyan surda, gedik açtırmıştı.

İttifaklar Birer Referans Noktasıydılar 72

Enerji birikebilir, toplanır, çıkarılır olduğu içindir ki kolektif yasalar ve kolektif birim zamanın değişe bilirliği vardı. Kolektif bilinç bu akışlar üzerine bindiriş edilen manaydı.
Avcı toplayıcı emek zaman bu bindirişler nedenle hem birbiri üzerine transfer değişimiyle; birikebilir, harcanır (çıkarılır) ve toplanır bir kolektif emek (enerji) oluyordu.

yazı resimYZ

Kurtuluşun Felsefesi 153

Egemenlik Osmanlıdaki gibi taat, itaat, biat ve ibadet üzerine değildi. Daha sonradan anlayacağımız gibi Mustafa Kemal'in egemenlik anlayışlı özü "köylü milletin efendisidir" sözünden çıkaracaktır.

Başkanlık Sistemi

IV. Değiştirilemeyecek hükümler
MADDE 4. – Anayasanın 1 inci maddesindeki Devletin şeklinin Cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile, 2 . maddesindeki Cumhuriyetin nitelikleri ve 3 üncü maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez. ((2. Madde başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.))

Başa Dön