Yeryüzünün Tanrıları 'Devletler'
Devlet ve toplum arasındaki bağ.Tarihsel dönüşüm ve Devletlerin hem toplumların hemde bireylerin fiziki ve düşünsel fantazileri.
"Yazmak, bir nevi deli gömleği giymektir; ama bu sefer dışarıda olan sizsiniz." – Ambrose Bierce (kurgusal alıntı)"
"Yazmak, bir nevi deli gömleği giymektir; ama bu sefer dışarıda olan sizsiniz." – Ambrose Bierce (kurgusal alıntı)"
Devlet ve toplum arasındaki bağ.Tarihsel dönüşüm ve Devletlerin hem toplumların hemde bireylerin fiziki ve düşünsel fantazileri.
Komşuluk kalmadı artık.Millete günaydın yada iyi akşamlar deyince cevap vermek bir yana insana kötü bir şey söylemişsin gibi bakıyorlar.Atalarımız ne güzelde söylemiş "Ev alma komşu al" diye Helede bir sitede oturuyorsanız geçmiş olsun.
Yaşayabildiğimiz tek gezegen olan şu Dünya'da var olduğumuzdan beri birbirimize düşman olmaktan,kin gütmekten,nefret etmekten vazgeçmedik.Çocuklarımızı birbirine düşman yetiştirmekten vazgeçmediğimiz sürecede öldürmeye devam edeceğiz.bugün yeryüzünde cenneti yaşıyor oluyorduk.
Birbirimize olan kinden nefretten bizi ne kurtaracaksa geleceğimizin daha güzel olması için ona şiddetle ihtiyacımız var.Yoksa her gün gelişen teknolojiyle güçlenen silahların acımasızlığı ile kendi kendimizi yok edeceğiz.
Hem yangını çıkaran olup, hem de yangından kaçarak kurtulacağını sanmak, bir açmazdır. Üstelik yangını söndürme iddiasıyla kaçmak, açmazın çok ötelerine uzar. Yangından kaçarak kurtulabilir, ancak söndüremezsiniz.
parçaladım yüreğimi köpeklere attım. salyadan sevgiler aktı duygularıma. ve dedim ki tanrıya suç senin onları insan diye çıkardım karşıma. ve ben kulların arasında bir ayrım yapmadım ondan sonra. yine dedim ki tanrıya: senin de suçun yok, insanlarla köpekleri birbirine benzettin. tanrı da dedi ki bana: yarattıklarım arasından insan
İnsanın bu kadar safsata arasından doğru şeyi seçmek için biraz durup düşünmesi gereklidir. Çünkü bilgi kirliliği o kadar büyümüş ki, neye inanmak gerekir, kime inanmalıyız belli değil.
Ne var ki, hala düşünen bir beyine sahip olduğumuz için insan diye isimlendiriliyorsak, bunun hakkını vermemiz gerekir. Ne yaptığımızı
Türkiye'de durmadan eğitimin öneminden, eksikliğinden, şart olduğundan söz ederiz. Annem her zaman "Eğitim cehalet alır, eşeklik baki kalır" derdi. Çok da doğru söylermiş
İnsanlara okuma yazmayı, hesap yapmayı öğretebilirsiniz. Böylelikle cahil kalmazlar ama davranışlarını değiştirebilir misiniz?
Davranışlarımız bize ailemizden geçer. Ailenin değerleri, ebeveynlerin önem
İpsiz sapsız havada asılı duran taş hep başkalarının oradadır. Kendiliğinden yanan Selahattin' nin lambası da öyle, uçan halılar da. Aksi takdirde eleştirenlerin de bir savurmalı ipi olur. Hani binadan binaya atlayan, oradan buraya zıplayan.
Özürlüler İdaresinin yaptığı bir araştırma sonuçlarına göre Türkiye’deki engelli vatandaşlarımızın %65’i tanımadığı kişilerin alay, aşağılama vb davranışlarından şikayetçiymiş.
Hiçbir insan, kimlerin çocuğu olarak nerede ve ne zaman doğacağını seçmez. İstese de seçemez. Gerçek böyleyken, insanın nereli olduğu, rengi ve kökeni hata olamaz, olmamalı. Suç, hiç olmamalı. Teorik olarak bu yaklaşımı doğru bulanlar çoğunluktadır.
Bazı anketlerde üç şıklı sorular sorulur: “Evet”, “Hayır”, “Fikrim Yok”
Soru her ne kadar masum gibi dursa da bana pek masum gelmez. Bilmiyorum, edebiyatçılar ya da felsefeciler ne derler bu hususta.
Soru garip, eğer kesin neticeli bir anket ise neden fikrim yok şıkkını koyarlar.
Bu güneş altında söylenecek çok söz, yapılacak çok iş, keyifli sürdürülmesi insana bağlı yaşamlar vardır. Yaşam inatçı ve dirençliyken, insanlık uzun bir öyküdür. İnsan makroya doğru gelişerek sürebilecek uzun bir yolculuğun ilk anlarındayken, evren ölçeğinde dokusal hücresinin içindeki mikro bir yaşamdır, şimdilik.
Hani derler ya:
"Okuduğunu bile anlayacak kapasitede değil..."
İnanın, buna bile razıyım.
Okusun da anlamasın. Yeter ki okusun.
Kim Demiş Avrupa İnsani Medeni,
Ne Edep Kalmiş Ne Haya çırılçıplak Bedeni,
Açmaksa Bedeni Olmaksa Medeni,
Desene Hayvanlar Dahada Medeni...