Bir Çaresi Olmalı
Evet! memleket hepimizin ve tabii vatan ve toprak uğruna tıpkı ecdadımızın yaptığı gibi can da vereceğiz,vermeliyiz de zaten toprağı vatan yapan verilen bu canlar değilmi...
"Kitaplarınızı yakmayın; okuyun. Onları yakmak aptallığın en kötü şeklidir, okumak ise en iyi şeklidir." - Victor Hugo"
"Kitaplarınızı yakmayın; okuyun. Onları yakmak aptallığın en kötü şeklidir, okumak ise en iyi şeklidir." - Victor Hugo"
Evet! memleket hepimizin ve tabii vatan ve toprak uğruna tıpkı ecdadımızın yaptığı gibi can da vereceğiz,vermeliyiz de zaten toprağı vatan yapan verilen bu canlar değilmi...
Kim Demiş Avrupa İnsani Medeni,
Ne Edep Kalmiş Ne Haya çırılçıplak Bedeni,
Açmaksa Bedeni Olmaksa Medeni,
Desene Hayvanlar Dahada Medeni...
Hani derler ya:
"Okuduğunu bile anlayacak kapasitede değil..."
İnanın, buna bile razıyım.
Okusun da anlamasın. Yeter ki okusun.
Meğer cennete giden yol Nevşehir’e yaklaşık 200 kilometre uzaktaymış.
Demokrasiyi sandığa oy atmakla sınırlı gören, görmek isteyenlerle seçtikleri, demokratlığı kimselere bırakmıyor; demokrasiyi anlamanın ilk basamaklarında bile değillerken.
farkında bile olmadan. hep böyle üst üste, hep böyle yan yana yaşayıp, hep böyle yabancılaşıp
Ülkede yaşanan gelişmelerle ilgili eleştirel yazı
İnanan insanların çok ciddi bir tavır sergilemesi gerekir. İnsanları güzel ahlaka davet etmek, Allah sevgisinin o kucaklayıcı sıcaklığına insanları yaklaştırmak, gerçek sevginin ve aşkın güzelliğini insanlara anlatmak, her şeye Allah aşkıyla bakmak, Allah’ın tecellisi olarak görmek dünyadaki güzel ve mutlu yaşam için esastır...
Bu programlar sayesinde çoğu insan ikinci baharını yaşamak için sıraya girmiş. 18’inden sonra yaş sınırlaması yok. 80 yaşını aşkın bayanlar ve erkekler bile adeta koşarak geliyor hayat arkadaşını aramaya. Kimi bakıma muhtaç, kimi sığınmaya. Kimi hayatının aşkını arıyor, kimi beyaz atlı prensini. Yoksulluktan kurtulmak isteyenler de çoğunlukta.
Kuran ahlakına uygun yaşam süren bir ailede, bugün birçok ailede yaşanan sorunlar yoktur. Günümüzde, anne ve babaya itaatsiz, saldırgan çocuklara ve onlara doğru ve yanlışı anlatmayan, onlarla ilgilenmeyen, birbiriyle de geçimsiz olan anne babalara çok sık rastlanır. Bu evlerde, sevgi, saygı, hoşgörü, anlayış ve şefkat yerine tartışma, kavga
Ben bir sınava girdim adı YGS... O sınavdan çıkabildim mi?Çıkabildik mi? İşte içimdeki ve içlerindekiler...
Toplumda küçük düşmek, ezilmek, dikkate alınmamak gibi endişeler yaşamlarının en önemli sorunudur. Bu zaaflarını gizlemek amacıyla da, "en iyi savunma saldırıdır" mantığına uygun davranışlar sergilerler. Yapmacık davranışları, mimikleri, samimiyetsiz bakışlarıyla kendilerini hemen deşifre ederler. Tek kelime etmeden mesaj verir, ilgi çekecek davranışlarda bulunur, gösteriş yaparlar.
"Ben-ben-ben, ben-ben-ben" diye düşünerek yaşayan insan, çoğu kez sorumsuz sonuç değil, sorumsuz nedendir…
sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel olayların sporda bireysel yansımaları üzerine...
İnsan,yaratılanların en şereflisi…Dünyanın var edilişinin tek gerekçesi….Bütün mevcudat insana hizmet etmek için dünyaya gönderilmiştir.Hayvanlar,bitkiler,maden-
ler ve bilumum varlıklar!…
Açlık Oyunları adlı üç kitaplık bir serinin perdedeki yansıması , The Hunger Games; Capitol şehri etrafında toplanmış 12 bölgeden her yıl bir erkek ve bir kızın Açlık Oyunları adında yarışmaya katıldıkları bir dünyayı anlatıyor. Açlık Oyunları dediğimiz şey ise ölümüne mücadele edilen bir kavga. Kişisel fikrim bir kitabı
“Bekledim de gelmedin” şarkılarının yankılandığı topraklarda ne beklenenler benzer, ne de sihirbazlar gelir. Gelenler de sihirsiz değnekli gelir.
Engin Geçtan