"Yaratıcılık, beynin en güzel şekilde arızalanmasıdır." – Albert Einstein (eğer şiir yazsaydı, muhtemelen söylerdi)"

İnceleme

Türkiye"de Demokrasi

Türkiye'de demokrasinin oluşumu ve evrimi erken cumhuriyet döneminden itibaren tartışmalı bir konu olmuştur. Burada da bu mevzu Türk-İş Sendikalar Konfederasyonu örneği üzerinden analiz edilecektir.

yazı resimYZ

Devlet Yönetimleri Varken, Siyasi Partilere Neden İhtiyaç Duyulur? (2)

Pişmiş yemeğin icadıyla, insanın fizyolojik yapısında meydana gelen değişimler, her şeyden önce insanın zekâ yapısını daha çok geliştirmiştir.
Çünkü insan beslenmek için yiyeceklerini pişirmeden tükettiği dönemlerde, mide bunları çok geç ve zor eritip sindirmekte idi. Yiyeceklerden alınan kalori ve vitaminler midenin sindirme döneminde tükenmiş oluyordu.

"Milli İrade" Kavramı Çerçevesinde Türk Sağı'nın Demokrasi Anlayışına Bir Bakış

1946’da çok partili siyasi hayat geçildikten sonra iktidara gelen sağ tandanslı partiler tek partili siyasi hayatın ve dolayısıyla devletin resmi ideolojisi olan Kemalizm’ e karşı açık ya da örtülü bir mücadeleye giriştiler. Askeri ve bürokratik entelijensiyanın ideolojisi demek olan Kemalizm’e karşı kendi meşruiyetlerini ortaya koymak için ‘milli irade

Kristol"ün Kehanet Küresi"nden Amerika"nın Geleceğini Okumak

Amerika’nın, yeni başkan Obama ile dış politikada nasıl bir yol haritası izleyeceği konusu, bugünlerde en az Amerikan halkı kadar dünya kamuoyunun da ilgisini çekmekte. Doğrusu, bu eğilimi yalnızca ilgi düzeyinde bir merakla açıklayamayız. Çünkü 11 Eylül saldırılarının, oluşan kaotik ortamın miladı kabul edildiği tarihten bugüne aradan geçen bunca

Kıbrıs Barış Harekatı'nın 37. Yılı Kutlu Olsun

20 Temmuz 1974, Türkiye Cumhuriyeti aldığı bir kararla Kıbrıs'a BARIŞ HAREKATINA başlandı. Bu harekatla Türkiye Kıbrıs Türk Halkını kesin bir soykırımdan kurtarmıştır.
Bugün, 37. yıl dönümünü kutladığımız KIBRIS BARIŞ HAREKATI ile "KIBRIS TÜRK HALKI" hür ve bağımsız olarak, yoluna devam etmektedir

12 Eylül Referandumunda Neden "Hayır" Oyu Kullanmalıyız

İktidarın kendi siyasal kimliğini “muhafazakar demokrat” olarak tanımlaması da manidardır ve üzerinde durulmalıdır.Muhafazakarlık özünde değişime,dönüşüme karşı bir direnci ve geleneklere,geçmişe bağlılığı ifade eder.Bu anlamda içinden çıktığı siyasi yapıyı ve izlediği politikaları göz önüne alınca iktidarın muhafazakarlığı açıktır.Ve zaten burada bir sorun yoktur.Sorun teşkil eden husus iktidarın aynı zamanda

Gelin Siyasal İslam'ı Birlikte Tartışalım

Dinler ilk toplumsal sözleşmeler olmasına rağmen, toplulukları iyi şekilde yönetememişlerdir. Bu yüzden Yahudilik ve Hıristiyanlık reform ve rönesanslar sonucunda "Laiklik, Sekülerizm ve Demokrasiyi" kabul edip siyasal yaşamdan ellerini çekmişlerdr. İslam dini neden hala siyasal dincilikte ısraralıdır?

Başa Dön