Duru Bir İnsan, Yılmaz Duru" Ya Vefasızlık…
Siyah, beyaz filmler zamanından tanırdım Yılmaz Duru’ yu. Tanırdım derken doğal olarak sinema perdelerinde oynayan filmlerinden söz ediyorum...
"“Yazarlık, kelimelerle evlenmek gibidir; boşanmak ise virgülle mümkündür.” – Umberto Eco"
"“Yazarlık, kelimelerle evlenmek gibidir; boşanmak ise virgülle mümkündür.” – Umberto Eco"
Siyah, beyaz filmler zamanından tanırdım Yılmaz Duru’ yu. Tanırdım derken doğal olarak sinema perdelerinde oynayan filmlerinden söz ediyorum...
bir jandarma kolu, bir çetenin gizlendiği yeri basar. çetenin başını yakalayıp götürmek isterler. çetenin adamları başlarlar oynamaya. bunları gören kol komutanı “ bunlar eğlence yapıyorlar. çetecilik bunların işi değil.” der. ve böylece çeteler baskından kurtulurlar.
bu olayın anısına, bu oyun oynanmış, yaygınlık kazanmıştır
Lapa lapa yağan kar, parlak kağıtlara sarılı yılbaşı hediyeleri ve Fındıkkıran Balesi. İşte yeni yılı simgeleyen üç belirgin özellik. Yeni yıl geldiğinde, dünyadaki bütün bale toplulukları normal programlarını askıya alır. Ne yapar eder, Fındıkkıran Balesini sahneye koyarlar ve bu masal balesi kış sezonu boyunca sahnelenir. Neden mi? Çok
Daye Fato da konuşacak inan buna Mirza..!
Ama anlatmayacak asla kimseye hiçbirşey Mirza..!
Buna da inan Mirza buna da inan.!
Hiç bir şey anlatmayacak Daye Fato.
Yemin ederim.!
bir gün sette çalışırken benim sıgaram bitmişti. set işçilerinden birini kartonla sigara almaya taksim’e gönderdim. yemekten sonra canım sıgara istedi. ama sıgara yoktu. ..
Euterpe Sanat 3. Oyununun çalışmalarına başladı..
Türk Muıkisine hizmet eden bir milletvekili....
Muhammed Can diyor ki :
Ali'den sonra.!
…. …. …
Ne Ali'den sonrası be.!
Taa " Ey Mekke.! " dendiğinden beri be.! Taa “ Eyyühen
Evrim vardır; teorisi yanlıştır. Hayat suda başlamıştır; ama canlılar sudan karaya geçiş yapmamıştır. Sudan çıkan canlılar ilk önce havaya ardından toprağa ve en son olarak da toprağın altına geçiş yapmıştır. Peki evrim bitmiş midir? Kesinlikle hayır. Toprağın altından tekrar suya geçiş olmadığına göre öyleyse... Öyleyse toprağın altından başka
Kendileri ‘dış ses kullanmamak’ diye nitelendiriyorlar bu durumu. Film kendisini anlatıyor. Şöyle ki onların belgesellerini izlerken kafamda bir soru işareti oluşuyor. Bir süre sonra bu sorumun cevabını alıyorum.
Şem yerinde yanmakta hala.
Peki sen hangi şemşum yakamozlar etrafında dönmektesin hala.!?
dini ve milliyeti ne olursa olsun kendilerine katılmak ve işbirliği yapmak isteyen herkesi kabul eden bu topluluk 19. yüzyılda türkler’le rumlar arasında edebi ve bilimsel ilişkilerin geliştirilmesinde önemli rol oynamıştır