Mevsimlik Köleler (6)
İşçiler,öğleden sonra aynı çalışma temposuyla fındık toplamaya devam ettiler.
Güneş,tepelerden aheste aheste süzülerek ufkun kızıllığında ertesi günü tekrar doğmak üzere kayboldu...
"Yazar olmak, Tanrı'nın yarattığı bir dünyada, kendi cehennemini yaratmaktır." - Virginia Woolf (kurgusal)"
"Yazar olmak, Tanrı'nın yarattığı bir dünyada, kendi cehennemini yaratmaktır." - Virginia Woolf (kurgusal)"
İşçiler,öğleden sonra aynı çalışma temposuyla fındık toplamaya devam ettiler.
Güneş,tepelerden aheste aheste süzülerek ufkun kızıllığında ertesi günü tekrar doğmak üzere kayboldu...
Yıl, 1878; yer, İstanbul; Padişah, 2. Abdülhamit...
Aşk mı, sadakat mi, siyaset mi?
Alparslan Murat 20'li yaşlarında suça bulaşmış eski bir rock yıldızıdır. Hem suç hem de müzik kariyerini birlikte yürütemeyip ikisinde de çuvallar. Hapishaneler onun evi gibidir. Acıma duygusu onu zayıflatır, gücünü ise kendiyle aynı ismi taşıyan küçük oğlu Alp ve arkadaşlarından alır...
Bi̇r Pi̇lot'un Evli̇li̇ği̇,emekli̇li̇k Sonrasi Yeni̇
Bi̇r Hayat Arayişi Ve Yaşadiği Yasak Aşkiyla
İlgi̇li̇ Çeli̇şki̇li̇ Yaşam Süreci̇ni̇n Anlattiğim Bi̇r
Romandir.
Bufmero Buftaranın yanına sokuldu ve onu Boker oynamaya davet etti. İki parmağının arasına sıkıştırdığı kadehin içinde ne olduğu bardak ağaç kovuğuna ulaşıp da tuzla buz olduğunda anlaşıldı.
Yarım kadeh Bufın özütü...
Hani şu kaktüsvari bitki... Dilde bıraktığı tad için nice bufalolar yakılır, bir kadeh
mitolojik adıyla ida kazdağında geçen bir yörük ailesinin hikayesi.
ormandı tarihe tanıklık eden ormandı en yaşlımız.
İyi mi Hasan abi? Diyen bir sesle uyandım.Gözlerimi açtığımda ilk onun soğuk yüzünü gördüm.Bir an bu rüya mı demekten kendimi alamadım.Sonra kalbimdeki acıyı hissettim
Canım.
Gerçekten yanında olmam gerekiyordu.
Seni battaniyeye sarıp sarmalamam ve de.
Eline, sıcak içilesi bi' şey tutuşturmam...
Yüzünde hiçbir değişiklik olmamıştı.Bir aslan avına nasıl bakarsa öyle bakıyordu.Ne annemele babamın şaşkın yüzlerini ne de Murat’ın anlamayan bakışlarını farkettim
Zaten Bay Rochester sağlıklı bir erkekken ona sadece tanrısal bir saflıkla aşık olmuştur. Bedeninin hiç bir bölgesi ıslanmamıştır. Oysa burjuva aşkların feodal aşkları sollaması ıslaklıkla ilgildir. Yani burjuva bir erkek bir kadının bakışını sanırım sütbeyaz kalçalarını ovmak için beğenecektir. Kadının üremeye katkısı artık önemini yitirmiştir.
Varlık başka birşey istemezdi herhalde.Bundan daha büyük bir ödül yoktu onun için.Nedense denize karşı büyük bir zaafı vardı.
Kumların üstünde oturarak birbirlerine bakıyorlardı.Sonra da denize.
Sonsuzluk,mavi,derin,rüzgar.