Bir başkasının beğendiğimiz hareketlerini (onunda bir başkasından aldığı)kendi karakterimiz üzerine koyarız ya da birçok baskı yoluyla öz benliğimizi bulma yolundaki kısıtlamadan dolaya hiçbir zaman benliğimize ulaşamayız. Bu yüzden de hiçbir zaman öz benliğimizin oluşturmak istediği hayatı yaşayamayız. Belki bu kısa yolu seçtiğimizden başkalarının üzerimizde oluşturduğu karakteri taşıyoruz. Belki de ilgi çekmekten , benliğimizi bir kenara bırakıp (itip) ,yalnız olduğumuzu bildiğimiz halde kendimizi anlık durumlara bırakıp, bir rollere bürünmek ,bizi bir anlık mutlu etse bile yalnız kalıp sessizliği dinlediğinde benliğini dışarı vuramasın. Bundan dolayı , o anlık mutluluk bile rollerin birer türevidir.