..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bir insan bir kaplanı öldürmek istediğinde buna spor diyor, kaplan onu öldürmek istediğinde buna vahşet diyor. -Bernard Shaw
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Başkaldırı > lacivertiğnedenlik




4 Haziran 2012
Örtüler  
lacivertiğnedenlik
Caracalla yüksek bir tepeden vadiye bakıyordu.Uzun boylu oldukça yakışıklı sayılırdı.Kayalıklarda iç hesaplaşmasını yapıyordu.Domna onu pers prensesiyle evlendirmek istiyordu ama onun gönlü İyon’un kardeşi Nerva’ daydı.Bir çok kez onunla evlenmek istediyse de Nerva tarafında reddedildi.Nerva Makedon kralı makrekus ile evlendi.


:BCBE:
Kommagene topraklarında sular ısınmıştı ve durulmuyordu.Doğu ve batının genler topluluğunda neler oluyordu.Neden birden köprü altındaki sular kabarmıştı.

Benim ne işim vardı burada ,aradığım neydi,kafamın içine binlerce sorular yığılıyordu. Geta bana görünmüştü güneşin batışında.

Kendimi yeniden doğurup geçmişe yolculuğa çıkma zamanı mı ? Düşündüm..

Örtüler
Örtüler..

...

Geta aynada yüzüne baktı elleriyle yüzünü kavradı. Siyah saçlarını usulca topladı. Sakin miydi veya korkuyor muydu anlayamadım.Gizlice aynaya baktım. Gözlerindeki dehşeti görebiliyordum.

''Bir yudum iç şaraptan Geta alevlensin damarındaki kan kıskançlığın yüzü güneş gibi yanmış Caracalla şeytanın arkadaşı,çürümüş dişlerinden kan akmaya hazır , fresklerin bile gözleri korkuyor senden, ama ben Geta onurluca direneceğim sana...''


Sert bir şekilde yüzünü aynadan çekti ve odasından ayrılıp mermer avluya geçti..

''Yüce kralım Severus beni emretmişsiniz...''

Severus Kommagene İmparatoru, elleriyle pelerinini arkaya savurdu. Gözlerinde ışıltı vardı .Belli ki kızını seviyordu.

''Gel prensesim şu topraklara bak ve gör sonsuza kadar yaşayacak.Bir uygarlık bırakacağım Nemrut'un düz çayırlarından başlayıp bütün batı ve doğu genlerini içinde taşıyacak bir uygarlık, ben ve Domna uyurken..

''Şu sütünlar muhteşem olmuş yüce imparatorum bir köprünün dört sütünü , var olun hep başımızda ve sürsün sonsuza kadar kardeşlik bu geniş topraklarda...''

Severus onu neden çağırmıştı.Kararı kızına bıraktı.

Geta gökyüzüne baktı.Pers imparatoru onunla evlenmek istiyordu.

..

''Yüceliğim bu topraklara toprak katacaktır.Ben Pers imparatoru Senhas batının yolları Kommagene’den geçiyor.Tanrıların tanrısı olacağım...''

Ellerini beline koydu.Bundan çok emindi.


''Buraya toplanın büyük ordunun komutanları derelerden geçip dağları aşacaksınız, ovalara hükmedeceksiniz ,gerekirse kartal kanatlarında uçacaksınız ve Kommagene’den Geta’yı bana getireceksiniz.Haber saldım Severus’a varın hazırlanın büyük güne..''

O büyük gün Senhas için gelecek miydi.Her gece onu düşünüyordu ,onu düşlüyordu onu rüyasında görmüştü.

Perslerin yücesi zalim olabilir miydi anlatılanlara göre ,o şimdi aşkı için yollara düşecekti miydi ?Greklerle savaş hazırlığı içindeydi..

Zaman
Zaman
Zaman ne getirecekti ona..


''Zaman ruhun sıkıntısıdır.Güneş tutulsun istiyorum bende....''


..

İçi titriyordu Geta’nın ılık bir şey hissetti eli kanıyordu.Nasıl kesilmişti oldukça narin eli.Parmaklarındaki kan yaşam ile ölüm arasında bir işaret miydi veya sağlaması ayarlanmış genç kızlık dönemindeki hırsın gözlerinde büyümesi miydi yerleşik.

Bu sessizlik iyi değildi onun için .O her sabah bahçelerde şenlik düzenler eğlenir kahkahası çimenlere düşerdi..

Merdivenlerden indi köprünün altında akan derenin kenarına oturdu.Her tarafta güller vardı.Kuşlar ne güzel ötüyordu ama o duymuyordu. Elini suyun içine soktu.

Bir ses duymuştu sanki..

''Pers orduları öyle muazzamlardı ki su içtiği zaman dere kuruyordu *

Derenin uğultusu kulaklarında
Derenin uğultusu
Çiçeği solacak bir yüz geçiyor
Her yanında kör kuyu

Huzursuzdu.

''Ölüler en güzel susar..''

Şaşırmıştı bunu kendi mi söylemişti..

''Geta ,Geta..''

Başını sesin geldiği tarafa çevirdi.Komutan Zagarus babasının en güvendiği komutanıydı.

''Büyük salona sizi çağırıyorlar...''

Birden hatırladı.Grek prensi İyon Kommagene’ye ziyarete gelmişti.Adını duymuştu ama görmemişti onu..

''Hazırlanıp hemen geliyorum...'' dedi
Doğruca odasına koştu.

''Çabuk olun en güzel kokularla yıkanmalıyım...''
..

Caracalla yüksek bir tepeden vadiye bakıyordu.Uzun boylu oldukça yakışıklı sayılırdı.Kayalıklarda iç hesaplaşmasını yapıyordu.Domna onu pers prensesiyle evlendirmek istiyordu ama onun gönlü İyon’un kardeşi Nerva’ daydı.Bir çok kez onunla evlenmek istediyse de Nerva tarafında reddedildi.Nerva Makedon kralı makrekus ile evlendi.

Greklerden nefret ediyordu.

''Şimdi sırası mıydı İyon’un gelişi Alveryus, bana içimdeki aşkı depreştirdi.Ben Kommagene prensi Caracalla reddedildim.İçimde intikam ateşi var, yüzüne lanet okuyacağım. Hangi yüzle geliyor. Topraklar arası bir antlaşma var o yüzden babam severus’’a karşı duramayacağım...Gidelim...''


Caracalla’nın kafası değişik düşüncelerle doluyordu.Ördüğü duvarlar arkasında birkaç kez onun ruhunu yakalamıştım..
.

Tanrılar taş kesiliyor Nemrut’ta
Sulara yazıyorum
O içten içe kaynıyordu…

...

Salonun kapısı açıldı .
Geta ve Caracalla aynı anda içeriye girdiler .

''Gelin evlatlarım, bugün şenlik ve eğlence var...''

İyon masada heykel kesildi Geta’yı görünce.

Geta ne güzeldi, içini sıcak bir duygu kapladı o an gözlerini ayıramadı ondan.

''Sevgili prensesim sizinle karşılaşmaktan onur duydum...''

Saygıyla önünde eğildi.

Geta nazlıydı. bakışlarını başka yöne yöneltti önce, sonra saçlarını arkaya attı ve elini uzattı.

''Ben de..''

Caracalla buz gibiydi.Onun için yapraklar yoktu,çiçekler yaz kış sonbahar ve şenlikler gönlünden hızlı geçiyordu. O kafasındaki gemileri yakıyordu bir bir.Grekler onun için yoktu.

Zoraki elini uzattı.

O belindeki kılıcı çoktan çekmişti.

Domna kommagene kraliçesi durumdan hiç hoşnut olmadı.

''Caracalla..''

Üç gün boyunca imparatorlukta şenlikler sürdü ,yenildi içildi.

İyon aşık olmuştu Getta’ya .

''Bir daha ne zaman göreceğim onu...''

Geta melankolikleşmişti yıldızların altında.
..

Yorulmuştum kendimi örtülerin altında doğurmaktan.İçimden uzaklaşmak geldi.Bunu istedim.Düzlüklerden yukarılara çıkmak, bir ağacın altında uyumak istiyordum.Örtüleri kapatmak istedim ve tırmanmaya başladım.Her taraf kayalıktı hiç orman yoktu.Hiçbir ağaç gölgesi yoktu.Vazgeçmek üzereydim.Gözüm batı tarafında kayalıkların yanında küçük bir kulübeye takıldı.

Hava nasıl soğuktu titriyordum.Rüzgar deli gibi esiyordu. İçim buz tutmak üzereydi .Kulübenin kapısını arkaya doğru iteledim .Uyumuştum ...


Kulağıma derinlerden gong sesleri geliyordu.

...

Kommagene imparatoru Severus ve kraliçe Domna sabah yataklarında ölü olarak bulundu.

Günler günleri kovaladı.Komutan Zagarus ve konseydeki adamlar toplanmışlardı.Artık ülkeye yeni bir imparator gerekiyordu.

Caracalla..

''Bana Geta’yı çağırın...''

Komutan Zagarus Geta’yı odasından alıp Caracalla’ya getirdi.

''Sevgili kızkardeşim odanda hapis olmaktan kurtulacaksın.Pers imparatoru Sentas’ın adamları geliyor. Ben de uygun gördüm bu evliliği fikrinizi sormayacağım akşama kadar hazır olun.

Geta büyük bir öfke duyuyordu kardeşine, gözlerinde nefret vardı.

''Bunu neden yapıyorsun, bütün kininiz ve intikam ateşinizi bana döküyorsunuz ve beni yaşadığım topraklardan iradem dışında kovuyorsunuz.Sizin için tehlikeli biri miyim ki...''

''Geta sen güçlü birisin ve tehlikelisin bu topraklar ikimiz için fazla dar, arkamı sana dönemem...''

''İzin ver İyon’la evleneyim ve gideyim bir daha beni asla görmezsin ...''

''Bu imkansız Sentas’la yeni bir anlaşma yaptım. Onunla el sıkıştım,söz verdim. Bu konuda çıkardığım kanunlar var. Ayrıca böyle bir şey yapsam Persler kommagene’yi ortadan kaldırır. Greklerle aralarında büyük savaşlar var. Kendimizi koruyamayız.Bu toprakların geleceği için bu karara uymak zorundasın akşama hazır ol..''


Geta çaresizdi ama dik durmakta kararlıydı.Arkasını dönüp uzaklaştı.

Koridorda Zagarus’u gördü.

Zagarus Geta’ya deli gibi aşıktı.

Geta bütün gece düşündü.Karar verme vakti gelmişti.Gizlice İyon’a kaçamazdı.Aşkını içine gömdü.

O bu toprakların tanrıçası kraliçesi olmalıydı.

Onun yüreği kapandı
İçindeki şiddetti
Çarparken kardeşinin yüreğine
Onun yüreği kapandı
Bütün bahçe kokularına
Karanlık dehlizlerden ağır lir sesi geliyordu
Yaktı ateşini ölüm dansında
Etine kraliçelik dişlerini geçirdi.
Onun yüreği kapandı
Vaktidir vadilerde
Tamtamlar.

''Zagarus bütün ruhum senindir. Batı yakasına çekilmek istiyorum.Sen babamın en sadık komutanısın, seni dinlerler arkamdan gel ve ruhumla birlikte bu toprakların efendisi ol.

''Emredersiniz prensesim..''

Geta gülümsedi kraliçe olunca Zagarus'u ortadan kaldıracaktı.

Hırs, kıskançlık, erk iktidar Nemrut'un eteklerinde boy veriyordu.Kırlangıçlar bile köprüdeki sütünlara konmuyordu.Atlar huzursuzdu yeşil çayırlarda..


Karanlık
Gökyüzü bir daha yeşil çimenlere hiç yansımadı.

Caracalla daha ilk günden Geta’nın ölüm kararını almıştı.Onun asi yanını biliyordu.Onun hırslı olduğunu biliyordu.Onun direneceğini biliyordu. O bu topraklar için tehlikeliydi. O yüzünü hep batıya çeviriyordu...

O biliyordu
O Kommagena’nın devamı olmamalıydı...

Kim tutsak kim hür
Tutsaklar hürlere
Hürler tutsaklara kılıç çekti, çayırlarda ovalarda tepelerde Batı yakasında kan oluk gibi akıyordu..
Gülümsemenin adı yoktu .İktidarın yüce soylusu olmanın saklambaçlarını oynuyorlardı.

Geta’nın başı , saçları Cendere çayında sularda upuzun gidiyordu..

Güneş battı
Güneş bir daha battı
Güneşin doğuşunu bir daha kimse görmedi
Gökyüzünü siyah örtüler kaplamıştı..





lacivertiğnedenlik




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın başkaldırı kümesinde bulunan diğer yazıları...
Siyah

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Tanrılar Kılıçlar ve Aryalar
Madam Porfori
Lipoendra
Film Şeridi
Yağmur Ateş ve Sırlar
Zeytin
Katatoni
İstasyon
Çengel

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Ağlayalım Vanya Dayı [Şiir]
Nesneler ve Nehirler [Şiir]
Olimbera [Şiir]
Bize Gereken [Şiir]
Hücre [Şiir]
Nefes [Şiir]
Paradoks [Şiir]
Göz Kapakları Felçli Kadınlar [Şiir]
Kalp Yırtıkları [Şiir]
Hard Rock Bir Şiir [Şiir]


lacivertiğnedenlik kimdir?

Blues manyağı,Fernando Pessoa,Walt Whitman,Kafka'ya aşık serseri . Gök kuşağındaki renkleri tablosuna siyah düşüren aykırı deli . Sepultura eşliğinde kafasını sallayan uçuk. Tüm statükoları red eden asi . Adını yemişlerden lacivertiğnedenlik yazı ve şiirlerinin adı. . .

Etkilendiği Yazarlar:
rus edebiyatı,nazım hikmet,cemal süreya,fernando pessoa,walt whitman


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © lacivertiğnedenlik, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.