Bir ülke bağımsız olmadan, bağımsızlık da erdem olmadan ayakta duramaz. -Rousseau |
|
||||||||||
|
Üç ay nasıl oldu da geçmişti anlamadı. Sonbaharın son günleriydi. Ayakları Leyla’yı Kuğulu Parka götürdü, farkında olmadan. Kavaklıderede bir seminere katılmış ve öğle yemeği molasında Kuğulu Parkta buluvermişti kendisini. Soğuk ancak güneşli güzel bir hava vardı. Sonbahar müthiş güzeldi. Sarı, turuncu yapraklar toprağı örtmüş, açıkta bir alan bırakmamıştı. Güzel bir çınarın altındaki banka oturdu. Bir an teninde ürperti hissetti. Bir sonbahar ayazında Ural’ın kendisine sıkı sıkı sarılışı aklına geldi. “Tanrım hata mı yaptım bağışlayıcı olmamakla” dedi kendine. “Ben onu bu kadar severken nasıl yaptı bunu bana, hem de bir arkadaşımla”. “Üstelik beni sevmekten de hiç vazgeçmemiş yıllarca, hep sevmiş, erkek ve kadın dünyasının farkı mı bu? Severken insan aldatır mı?” derken cep telefonu çaldı. Kızı Deniz arıyordu. “Anneciğim bu akşam beni yine dışarıda yemeğe götürür müsün, seni biriyle tanıştıracağım” dedi. Leyla “Kim bu süpriz misafir?” diye sordu ise de Deniz ser verip sır vermedi. Leyla çok yorgunum dedi ise de biricik kızı Denizi’in ısrarlarına dayanamadı. Yine Kavaklıderede bir yerde buluşmaya karar verdiler. Leyla’da banktan kalkıp seminere geçti. Son bir haftadır Ural aklına sıkça gelir olmuştu. “Özlüyorum Tanrım hem de çok” dedi yine içinden. “Yaşasa bağışlar mıydım?” Seminer dönüşü evine geçip akşam için hazırlandı. Restauranta geldiğinde Deniz onu genç bir delikanlı ile bekliyordu. Delikanlı Leyla gelir gelmez ayağa kalkıp, nazik bir şekilde kendini tanıttı. “Ben Umut efendim” dedi Leyla’ya. Delikanlı Deniz’den dört yaş büyüktü, siyaset bilimi ve kamu yönetimini bitirmiş ancak kadın çalışmalarında master yapıyordu. Aralarındaki yaş farkı nedeniyle Leyla nasıl tanıştıklarını merak etti. Her ikisinin de üniversitenin kadın hakları ile ilgili topluluğunda faaliyet gösterdiklerini öğrenince Leyla kızıyla ilgili bilmediği bir hususun farkına vardı. Neydi bu iki genci bu konuda birleştiren husus? Leyla ÜNAL (27 Kasım 2012) Devam edecek... Görüslerinizi leylaunal@hotmail.com'a bekliyorum :)
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Leyla ÜNAL, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |