Mermere sýkýþmýþ bir melek gördüm ve onu özgürlüðüne kavuþtuncaya dek mermeri oydum -Mikelanjelo |
|
||||||||||
|
Aþýk ayný zamanda derin bir sabýr kuyusudur. Yer yer içindeki aþk ateþinin þiddeti dilini yakýp konuþtursa da bir akarsu gibi sevdiðine akmanýn yollarýný arasa da aþýða ne zaman, nerede ve nasýl bir teslimiyetin halkasýna gireceði ilham edilir. Bu sebeple aþýk kaderdeki denge sýrrýný hisseder ve ilk iþ sabýr ipine, duanýn gücüne, teslimiyetin sýrrýna sarýlýr… Aksi halde bu dengesizlik hali aþýðýn ne tembelliðe ne de aceleciliðine tahammül eder. Aþýk, aþký yaþamak için kendi gönlünde bir çýra yakmaya muktedir de deðildir. Kalbin yanmasý, kalbin heyecandan kaný farklý ritimde pompalamasý ve bunu tüm zerrelerine hissettirmesi onun iradesinin dýþýnda cereyan eder. Bu akýþýn sebep ve neticeye baðý her ne kadar görünürde aþýða baðlansa da kader denilen mefhum, aþýðýn iradesini kuþatýr ve kaderde her þey, bir sebebe kayýtlý kalmak suretiyle merhale merhale yüreðin korlaþmasý ve þekillenmesi devam eder… Bu yanma sevdalandýðý kiþinin tepkisine göre deðiþiklik gösterebilir. Örneðin, sevdalanan kiþinin bir çift içi ballý, özü tatlý sözü aþýðýn ruhunun bedeninden ayrýlmasýna ve bedenin sabit, ruhun ise o an sevgilinin yüzünü temaþa etmesine sebep olabilir. Bu sebeple aþýðýn günahý da tövbesi de kendine göre bir þekil alýr. Aþýðýn ruhunu yerçekimi gibi dibe doðru çeken hangi günahý ise, oradan kurtulmasýný saðlayacak tövbe de ayný doðrultuda aþýðýn ruhunu eski zindeliðine kavuþmasýný saðlayacaktýr. Bu bir ýstýrap, bu bir dert olmalýdýr. Çünkü çivi çiviyi söker. Aþýk yerin dibine çekildiði an, tekrar yerin yüzeyine çýkmak ve maþuðun muhabbetine sarýlmak için çektiði çile ile doðru orantýlý olarak yine günahý çapýnda bir ýstýrap yumaðý olacak yürekteki tüm siyah noktalarý bertaraf etmesini bilecektir. Bu dikeni sertleþmiþ çöl kaktüsünü yutar gibi veya dikenini çiðner gibi acýlýk verse de katlanabilecektir… Her ne kadar bir dert küpü de olsa aþýk, aslýnda bunca sýkýntýyý sevdiðinin tehlikeye girmemesi için, ya da onun ruh dünyasýný bozmamak için en küçük bir tehlike sezdiði an, mukadder neticeyi vukuundan evvel görerek sevgilinin kendisinden uzaklaþmasýný saðlayacak ilham edilen yol ve yöntemi anýnda uygulayacaktýr. Sevgili her ne kadar uzaklaþan kiþinin kendisi olduðunu düþünse de bu kozu aþýk maþukuna tefani sýrrýyla aracýsýz bizzat kendi eliyle teslim eder. Çünkü onun istediði tek þey esasen sevgilinin yüreðinde yanmadýk yer býrakmamaktýr. Ýster ki aþk ateþi onu iki büklüm eylesin… Aþýk ise bu haldeki maþukun serenatlarýný, iniltilerini kendi sinesinde hissetsin. Bu öyle bir haldir ki aþýk, maþukunun damarlarýnda akan kan gibi her hal ve kalini onun gibi hissedebilendir. Bu hissetme her aþýðým diyenin elde edebileceði bir seçkinlik deðildir. Sýradanlar, böyle bir durumda maþukun ne günahýndan ne sevabýndan ne de adanmýþlýðýndan bihaberdir. Hatta sahte aþýk ve sevgililer, asla bu yangýndan sadýr olan iniltilerin hiçbir durumuna vakýf olamadýklarý gibi, kendi günahlarý için dahi aðlayamazlar. Ruh inceliklerinin þahidi gözyaþlarýný ceyhun edemezler. Kendi gözyaslarýndan meydana gelmiþ deryada, tevbe sahiline doðru yelken açmayý deneyemezler. Ve hele insanlarý ayný sahile doðru arkalarýndan sürükleyemezler. Halbuki, aþýklar için bunlar, adanmýþlýðýn birer zirvesidir. Ama, yapamazlar, beceremezler, daha doðrusu altýndan kalkamazlar, dizleri üzerine asla ve katta doðrulamazlar. Allah bizi sahte aþýklarýn yalanlarýndan muhafaza etsin… Gerçek aþýk, iþin ehlidir. O ilahi bir ahlâk ile ayný zamanda bir emri yerine getirmeye gayret göstermeye çalýþan yerlidir. Kendisine emanet edilen maþuk da tüm ruhi incelik de, diðergamlýk da, basiret, mükellefiyetler ve sorumluluklara gözü gibi bakarak beslemeye çalýþýr. Bu sebeple emaneti ehli yüklenmeli ve hakkýný da vermelidir. Aksi halde naylon asrýn ruhsuz aþýklarýnýn payýna düþecek olan sadece ihanetin kara lekesidir. En küçük meslek dalýnda dahi, beceri, hüner ve liyâkat arayan zavallý insanoðlu, nasýl oluyor da bütün bir milletin bazen de bütün insanlýðýn kaderine, doðrudan veya dolaylý tesir edecek bir vak’a kahramanýnda ayný beceri, hüner ve liyâkati aramaz ben bunu anlayamadým henüz. Veya çarpýk bir aldanýþla, arananýn kendisi olduðunu sanabilir? Aksine bir emare mi göründü acaba? Cevabý hazýr: Aynalar yalan söylüyor, içtimâi þuur beyin felci geçiriyor. Haklý olan sadece o ve onun gibi düþünenlerdir. Nasýl olmasýn ki o, gelmiþ-geçmis en büyük aþýk(!)dýr. Aman Allah ‘im, bu ne büyük aldanýþ ve bu ne büyük gaflettir! Dünyanýn neresinde olursa olsun, aþýklarýn yýkýlýþý ve yokoluþlarý hep küçük yalanlarla baþlamýþtýr! Beyaz da olsa yalanlar yerinde kullanýldýðý an belki bir mini rahmet kapýsýný açacýktýr. Ötesi Gayretullah’a dokunacaktýr. Allah, tüm aþýklarýn gönlünde yanmadýk yer býrakmasýn… (Amin)
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Yûþa Irmak, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |