Paul'un Peter hakkýnda söyledikleri, Peter'den çok Paul'u tanýmamýzý saðlar -Spinoza |
|
||||||||||
|
Niyeyse bakýþlarým nemliydi benim.. “Kavuþmak yok balam diyordu Ýslamlýkta.” O anlatmýþtý, ben dinlemiþ düþünmüþtüm söylediklerini. Oysa o kadar tanýdýk gelen bu cümleyi belki o doðmadan önce duymuþtum ben. Kast edilen kavuþmak onun söylediði kavuþmak deðildi anladýðým. Fakat nereye yorarsam yorayým, yorarsa yorsun doðruyu söylüyordu. Daha yedisinde gözlerinin içi parlayan ne meraklý bir çocuktum ben, bir bilsen can… Toz pembe hayallerle adýmlarýmý atarken kurnaz bir havara taþýna takýlmýþ da yere düþmüþtüm. Kýsýk gözlerimden senin gözlerinin büyüklüðünde damlalar birikmiþti ki “aðlama!” demiþti garip anam. “Bilirsin Ey Oðul Erkekler Öyle Kadýn Gibi Her Þeye Aðlamaz.” Aðlamadým aðlamak istesem de büyüyene kadar… Oysa “aþk” demiþti birtakým insanlar, insaný kanatlandýrýr ve aþký iliklerine kadar yaþadýðýný söyleyenler kendilerine kanatlar yapmýþlardý balmumundan. Uçtular hepsi mavi derinliklere doðru. Dudaklarýnda demet demet tebessümler vardý. Uçtular yükseldiler yükseldiler uçtular. Çoðu bu dünyadan çýkýp öyle uzaklaþtýlar ki güneþ ile dost olduklarýný sandýlar. Lakin olan olmuþ balmumundan takýlan o kanatlar erimeye baþlamýþtý sýcaktan. Yaklaþtýkça eridiler, eridiler ve yükseklerden kanatlarý erimiþ insanlar damladý birer birer yer yüzüne. Hýçkýrýklar duydum etraftan. Gözlerime inanamadým hepsi aðlýyordu. Meðer anam merhametinden, rahmetinden kandýrmýþ beni o gün erkeklerin aðladýðýna þahit oldum ve bu gözlerim senin gözlerin gibi büyümediyse içindeki su pýnarlarý kuruduðundan.. Ben, sevimsiz çaðlarýn sevgisiz, aþklarýn naylon, taþlarýn hakiki sevenlere diþ gýcýrdattýðý, bir zamanda, bir ülkede ondan önce dünyaya gelmiþtim. Hayýr, hayýr… Bir masal âlemi olamaz yahu bu yaþadýðým. Güliver de seyahatte deðil. Liliput ülkesine hiç uðramadý ki gemim. Sfenks’in sorusunu çözmek için çok uðraþtýðýmý çok iyi hatýrlýyorum. Ýdam sehpasýna götürmek için kolumdan tutmuþlardý da ben yine aðlamýþtým. Anlamamýþlardý halimi. Belki de acýmýþlardý bana. “Buzullarda çýplak ayakla yürürsen baðýþlarýz seni” demiþlerdi Sfenks’ýn sorusunu çözemeyince. Ben: “Leyli mi de…” demiþtim ve yürümüþtüm buzullarda çýplak ayakla. Çünkü onun caný benim canýmdý… Ahh can, ahh bir can! Gençsin, damarlarýnda ki kan sýmsýcak akýyor senin. Etrafýnda ne þirin insanlar var. Kim bilir nerelerden göz kýrpýyorlar sana. Halbuki çoktan gitarýnýn tellerini koparmýþ, kanayan parmaklarýna aldýrmadan bestemizi gitarsýz sen çalacak ben söyleyecektim gökyüzüne… Hýçkýrýklar melodileþmiþ olmalýydý sende. Bilmeyenler anlamýyorlardý ki buram buram terlemenin sebebini. “Hava da serin” diyorlardý… “Hasta mý acaba?” diyenleri duymak Ýstemiyordun. Çünkü gözlerin kapalýydý… gözlerim kapalýydý… Göz bebeklerindeki cevheri iyi bilirim ben. Baktýðýna deðil, baktýðýnýn arkasýndaki parlaklýða vurgun olduðunu bilirim ben. Her gece odana giren bendim! Avuçlarýný her açtýðýnda, sabýr dilediðinde, ben de vardým yanýnda. Gözyaþlarýnýn yere düþmesine müsaade etmedim. Hepsini biriktirdim avuçlarýmda. Yorgunken sýrtýný sývazlayan bendim. Uyurken saçlarýný okþayan bendim… Bilmiyorsan belli ki sarhoþtun. Oysa sarhoþ olamayacak kadar mantýklýsýn sen.. Her sýkýntýda rüyana girip seni kurtaran da bendim. Kimleri kimleri görmüþtün. Denizin kenarýnda yürüdüðünde de ben vardým.. Yýkýlmýþ köprüden kalan taþ yýðýnlarýnýn yanýnda sana ben seslenmiþtim. Dönüp baktýn “O, bu olamaz” dedin. Ama bendim. Biliyordun. Niye bu kadar kýzar ki insan kendine. “Yazýk bana. Ya buna zaaf derlerse.” Baþka birgün günlüðüne “Hocamý özledim” yazmýþtýn. Yazmýþ ve uyumuþtun. Davetiye olmuþtu sanki. O tebessümle sana bakarken sen O’na doyasýya sarýlmýþtýn. Hava sýcaktý. Tam tepedeydi güneþ. Neþeliydin. Sonra duruldun. “Çay bardakta bitti.” dedin. “Yarýn gideceðim. Ve bu þehir aðlayacak. Bu gök dayanamaz bensizliðe…” Sen otobüsün penceresinden el sallarken ben piþmandým yanýma almadýðýma þemsiyemi… Evet “Þehir Aðlýyordu.” Ama güzel tarafý da vardý. Allah yalan söyletmedi dostlarýna. Çünkü seni çok seviyordum.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Yûþa Irmak, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |