Bir deliyle başederken, yapılacak en mantıklı şey normal rolü yapmak. -Herman Hesse |
|
||||||||||
|
Buhârî’nin hadisleri derlerken izlediği yol, İslam'ın doğru anlaşılmasına dair büyük bir soruya işaret eder. Buhârî, yaklaşık 600 bin hadisi arasından kendi aklına ve mezhep imamlarının görüşlerine uygun olanları seçmiş, Kur'an’a uygunluğunu sorgulamadan bu hadisleri kitaplaştırmıştır. Ayrıca, hadisleri halk arasından duyduğu ve 1080 hocasından derlediği gibi kaydetmiştir. Ancak, Buhârî’nin hadisleri derlerken izlediği yöntem, eleştirmenler tarafından sorgulanmış ve özellikle Kur'an'a aykırı hadislerin de kitaba dahil edilmesi eleştirilmiştir. Özellikle, Buhârî’nin hocalarından biri olan Nuaym bin Hammâd’ın rivayet ettiği hadislerin zayıf olduğu, hatta bazılarının bizzat kendisi tarafından uydurulduğu bilinmektedir. Buna rağmen Buhârî, onun rivayetlerini de kitaba almıştır. Bu durum, Buhârî'nin hadis derleme sürecinde yalnızca aklına yatanları kabul ettiğini ve bu nedenle İslam'ın temel öğretisinde sapmalar oluşturabileceğini düşündürmektedir. Pavlus, Hristiyanlık tarihinde en fazla tartışılan figürlerden biridir. Hristiyanlığın erken dönemlerinde, Pavlus’un öğretileri, İsa'nın öğretilerinden farklı bir zemine oturtulmuştur. Pavlus, İsa'nın öğretilerini kendi yorumuyla şekillendirerek, Hristiyanlık doktrinini değiştirmiştir. Pavlus, kilisesi Hristiyanlığın bedeni kabul etmiş, kilisenin dışında kalan dünyayı yargılanacak bir alan olarak görmüş ve Hristiyanların yalnızca kiliseye ait olduklarını savunmuştur. Bunun yanında, Pavlus’un sahte körlükle Hristiyanları kandırmaya çalıştığı ve öğretilerini değiştirdiği de bilinmektedir. Hristiyanlıkla ilgili bu tür değişiklikler, Pavlus’un İsa'nın öğretilerine sadık kalmak yerine, kendi ideolojik yaklaşımını Hristiyanlık doktrininde yerleştirmeye çalıştığının bir göstergesidir. Her iki şahsiyet de kendi dinlerinde büyük bir etki bırakmıştır, ancak bu etki aynı zamanda dini öğretilere zarar verme noktasına da varmıştır. Buhârî, hadisleri toplarken yalnızca aklına yatanları kabul etmiş ve Kur'an’la çelişen hadisleri de derlemiştir. Bu durum, İslam’ın temel öğretilerinin doğru anlaşılmasına engel olmuştur. Aynı şekilde, Pavlus da Hristiyanlık öğretilerine büyük müdahalelerde bulunmuş, İsa'nın öğretilerini değiştirerek kendi doktrinini oluşturmuştur. Her iki figür de, dini öğretileri kendi anlayışlarına göre şekillendirmiştir. Ancak, İslam'da Allah’ın hükmünde kimseyi ortak etmediği gerçeği, bu tür müdahalelerin İslam’a ne kadar zarar verebileceğini ortaya koymaktadır. “O, göklerin ve yerin yaratıcıdır. O’nun dışında hiçbir ilah yoktur.” (Al-‘Imran, 3:2) ayeti, Allah’ın mutlak hükmünü vurgular ve insanların dini öğretilere müdahale etmelerinin önünde bir engel oluşturur. İslam’ın temel öğretilerinde bu tür müdahalelere yer verilmez ve bu öğretiler yalnızca Allah’ın vahyi doğrultusunda şekillenir. Aynı şekilde, Hristiyanlık da İsa'nın öğretilerine dayanmalı ve bu öğretilere aykırı bir şekilde yapılan müdahaleler, Hristiyanlığın saf öğretilerini bozar. Buhârî ve Pavlus’un benzer şekilde dini öğretileri şekillendirme çabaları, aslında her iki dinin saf öğretilerine tehdit oluşturmuştur. Her iki figür de, kendi anlayışlarına göre dinî öğretileri değiştirmiş ve bu süreçte büyük tartışmalara yol açmıştır. İslam’daki hadislerin doğru bir şekilde anlaşılması için yalnızca Kur'an’a uyulması gerektiği gibi, Hristiyanlıkta da İsa'nın öğretilerinin sadık kalınarak uygulanması gerekmektedir. Bu iki şahsiyetin etkisi, dini öğretilerin saf kalması adına birer uyarı niteliğindedir. Sonuç olarak, Buhârî ve Pavlus’un her biri kendi dinlerinde derin izler bırakmış olsa da, bu müdahalelerin her biri, İslam ve Hristiyanlık gibi büyük dinlerin özünden sapmalarına yol açmıştır. Dinlerin saf öğretilerini korumak ve bu tür müdahalelerden kaçınmak, her iki dinin de sağlıklı bir şekilde gelişmesi için kritik önem taşır.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2025 | © Muhammed Rıdvan Kaya , 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |