Bir ülke bağımsız olmadan, bağımsızlık da erdem olmadan ayakta duramaz. -Rousseau |
|
||||||||||
|
Sen giderken ağlamalıyım.Dökmeliyim berraklığını düşlerimin.Alın aklığım, karalar bağlamalı, sen giderken ben, kalmamalıyım.Öyle öylece susarak.Feryatlarımı bulmamlıyım, sen günlerimden, saklandıkları yerden çıkarıp ağzımın en çığlık yerine asmalıyım. Sen giderken ben acımalıyım.Dermansız kalıp, düşmemeliyim. Sen giderken bir tufana kapılmalıyım.Savrulmalıyım.Ağarmamalıyım.Kararmalıyım.Sen giderken kan akmalıyım ırmak boylarında. Sen giderken öksüz kalmalıyım, yetim kalmalıyım, lal olmalıyım. Sen giderken, ben kalmamalıyım... Gideceksen öyle git, beni götürme.Benden ne kaldıysa senden geriye, bırak onunla senin kalıntıların, senin alıntıların, senin hatıralarınla yaşamaya nasıl yaşanacaksa öyle kalayım... Sen giderken ben, avaz avaz büyütmeliyim seni, en çığlık yanlarımla. Sen giderken bombalar düşmeli göğümden kentime.Bir ihtilale kalkmalı yürek.Sen giderken oturmamalı daim koşmalıyım.Senden kaçmalıyım.Seni beklemekten uzaklaşmalıyım. Seni öyle öylece giderken çok sevmeliyim.sen giderken, gündüzleri yakmalı, geceleri söndürmeliyim.Üşümeliyim.Yorgansız,yastıksız bir kerpiç yürek üstüne sermeliyim, sensizliğimi... Sen giderken şehrin gürültüleri arasında kaybolup, kimliksiz, kimsesiz kalmalıyım,Hükümsüz olmalıyım gazete manşetlerinde.Geçememeli adım herhangi bir otobüs garında, yolcu peronlarında.Sen giderken adım yanlızlığa yazılmalı, uyak düşmeli kimsesizler yurduna... Sen giderken ben, seni öylece izlemeliyim.Acıyarak, koca bir kalabalığı yok sayarak.gözlerimde ki ışığı Âma sanarak, inanarak körlüğüme öylece izlemeliyim.Sen giderken ben, ne kalmalı ne gitmeli, öylece bıraktığın gibi, böylece betimsiz düşler gibi düşmeliyim. Sen giderken ben, tüm çığlıklarımı, avaz avaz susarak, ağzımın en feryat yerine koyarak susmamalıyım... Sen giderken ben, karanfilleri ezmeliyim.Yırtmalıyım tüm müsveddeleri göğsümün kıllarıyla.Seni özlememeliyim.Yorgun lehçeli kelimeler boğazlamalı dilimi.Eskitmemeli seni, her an acımalıyım.Daha bir sarılmalı sol yanıma, daha bir inanmalıyım sana... Sen giderken masallar uyanmalı, gerçekler yalan olmalı.sen giderken ben tünellere girmeliyim.Çıkışını bilmediğim labirentlere kaybolmalıyım. Yitirmeliyim.Kendimi en sığ sularda boğdurmalıyım.gömülmeliyim her boş mezara, ölmemeliyim. Sen giderken ben tövbelerimi bozmalıyım.Sen giderken ben ateşin en kor halinde yanmalıyım.Cennet diye cehennem kapılarını aşındırmalıyım. Sen giderken, pusatsız, savunmasız, kalkansız kalmalıyım.Alışmamalıyım.:Bağımlılıklarımı çözmeliyim. Bırakmalıyım kendimi, gidişinin uçurum rengine... Sen giderken ben, öyle öylece kalmamalıyım. Sen giderken... 'yorgunum gitmelerin tümüne'...İ.Akkaya Mehmed Asım Erdoğmuş 04/06/2005 istanbul
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © mehmet asım erdoğmuş, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |