..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Düşmekten yükselme doğar. -Victor Hugo
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Deneysel > özlem şan




17 Ağustos 2007
Sayıklayan Leke  
özlem şan
Ben mi? Ben tanrıya olan görevimi başka türlü ödüyorum. Ayrı bir hesaba yatırıyorum yani. Peki, tüm bunlar nerden çıktı diyeceksiniz? Çarşafımdaki çıkmayan o lekeyi bir kenara bırakıp, sudan aşınan ojelerimi onarırken aklıma düştü bunlar..


:AHDH:
Sayıklayan Leke

Biriken kirlilerimi yıkadım. Bir sepet dolusu… Bir hayat dolusu kirli… Tüm hayatımı çitiledim ama bir leke var ki çıkaramadım. O kadar büyük o kadar yoğundu ki unutamadım. Bedenimden, geçmişimden, çamaşırlarımdan çıkaramadım. Ellerim soyuluncaya, yara alıncaya kadar çitiledim. Ojelerim çıktı. Leke çıkmadı. Öylece kalakaldım kanayan ellerimle köpüklü su dolu leğenin başında. Lekeye bakakaldım. İçim sızladı. Hayat çok acımasızmış, unutmanıza bile müsaade etmiyor.
Hayat dediğimiz şey bembeyaz bir çarşaf. Çok çabuk kirlenen, leke tutan, zor temizlenen, asla eski rengine dönmeyen bir beyaz çarşaf. Günden güne rengi giden, solan, grileşen hayat çarşafı! Üstelik öyle mucizeler yaratacak ‘hayatmatik’ler yok. Ne de tam otomatik çamaşır makineleri. Uğraşır durursunuz kirletmeyeyim diye ancak nafile bir uğraştır. Yaşanmışlık mutlaka sıçrar üstünüze. Her insanın çıkmayan lekeleri vardır. Benimde var. Hem de öyle bir leke ki asla unutulamayacak asla temizlenemeyecek bir leke.
Daha hayat çarşafını giyeli çok az olmuştu ki döndüm birde baktım her yanımı kirletmişim. Hayat temizlemesi için erken bir saatteyim aslında. Genelde erkekler emekli olduktan sonra, kadınlar menopoza girdikten sonra başlarlar bu işe. Yani ortalamaya vurursak 45 ila 55 arası diyebiliriz. O saatten sonra hacca gitmeye başlarlar. Yapacak başka şeyleri olmadığı için namaz kılarlar, günün her saatinde. Böylece yapmadıkları dini görevlerini telafi edebileceklerini sanıyorlar. Ben mi? Ben tanrıya olan görevimi başka türlü ödüyorum. Ayrı bir hesaba yatırıyorum yani. Peki, tüm bunlar nerden çıktı diyeceksiniz? Çarşafımdaki çıkmayan o lekeyi bir kenara bırakıp, sudan aşınan ojelerimi onarırken aklıma düştü bunlar. Erken hayat temizliğinin etkisi olsa gerek çünkü ben öyle derin bir insan sayılmam. Gündeliğe vururum ruhumu öyle düşünmem derin derin, öylesine yaşarım. Bu ruh hali geçen gün ki kalp çarpıntısı yüzünden sanırım doktorlar buna çarpıntı demiyor tabiî ki. Neyse ki ölürsem ani bir krizle öleceğim. Ölüm uzun uzun çitilemeyecek beni, benim lekeyi çitilediğim gibi. Ölüm! Ne ironi ama! Ölürken de beyaz bir çarşafa sarılıyoruz, işte gerçek ironi!
Özlem Şan

.Eleştiriler & Yorumlar

:: merhaba
Gönderen: Erdal BABÜR - edlbbr / İstanbul/Türkiye
11 Eylül 2007
güzel yazınız için kutluyorum sizi..başarılarınızın devamını diliyorum..güzel bir yazıydı zevkle okudum..sevgiler..

:: :)
Gönderen: duygu sakin / İzmir/Türkiye
20 Ağustos 2007
Sizin oje sürerken aklınıza düşenler, benim de okuyunca aklıma düştü.. Kutlarım çok güzel bir yazı olmuş..




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın deneysel kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sayıklayan Oje

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Hayatın Hikayesi
Biblo Hayatlar


özlem şan kimdir?

yazarak yaşadım. . yazarak bildim

Etkilendiği Yazarlar:
murathan mungan,küçük iskender,altay öktem,nilgün marmara


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © özlem şan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.