..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Olgular görmezden gelindikleri için var olmaya son vermiyorlar. -Huxley
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Güven ve Güvensizlik > osman demircan




20 Nisan 2009
Herkes Menfaati Kadar Doğrudur  
osman demircan
Önce şunu belirtmeden geçemeyeceğim: Yobazlığın ideolojisi yoktur. Nice başı kapalı insanlar tanırım ki ufku açıktır ve nice başı açık insan tanırım ki tam bir kördür. Hiç unutmuyorum bir gün arkadaşımla beraber bir restoranta gitmiştik. Her yerde modern insanlar gezinmekteydi. Kendimi özel ve değerli hissettiğim o yerde garson yanıma yaklaştı ve kusura bakmayın beyefendi karşı masada bayanlar var buradan kalkar mısınız dedi. Şaşırdım.


:AIBG:
Önce şunu belirtmeden geçemeyeceğim: Yobazlığın ideolojisi yoktur. Nice başı kapalı insanlar tanırım ki ufku açıktır ve nice başı açık insan tanırım ki tam bir kördür. Hiç unutmuyorum bir gün arkadaşımla beraber bir restoranta gitmiştik. Her yerde modern insanlar gezinmekteydi. Kendimi özel ve değerli hissettiğim o yerde garson yanıma yaklaştı ve kusura bakmayın beyefendi karşı masada bayanlar var buradan kalkar mısınız dedi. Şaşırdım. Kalktım ve kasiyerdeki çağdaş bayana durumu anlattım. Kusura bakmayın orası tutulmuş dedi. Oradan kendimi değersiz hissederek ayrıldım. Ah yaşamak ne zor! İnsanlık billur bir avize gibi ışık vermez. Bütün insanlar bir mum gibi erir gider. Yine bir gün sol görüşlü arkadaşlarımın yanına gittim. Sohbetlerinden, zekalarından, bilgilerinden, duyarlılıklarından yararlanayım dedim. Dinlemeye başladığımda Kabe’yi şarapla yıkamaktan bahsettiklerini gördüm.Ah insanları anlamak ne zor! Eğer bir fahişe olsaydım kendimden değil bir başkasından utanırdım ve kendi bedenimden değil de bir başkasının bedeninden tiksinirdim. Yine hiç unutmuyorum bir okulda öğretmen açığı dolayısıyla derse girmeye razı olmuştum. Oradaki çocuklara yazık olmasın dedim. Kendi okulumun haricinde o okulda görev yaptığım günler ramazana rast gelmişti. İnan Allah'ın kulusun sofra kurmaya başlamışlardı.Ve benimle beraber oruç tutan bir arkadaş ramazanın sonuna kadar onların dudak şapırtısını duymuştuk. Muhafazakar kesimden bir kısım ise kot pantolon giydiğim için beni kafir ilan etmişti. Cemaat olayında ise tam bir itaat yaşanır. Onlar için önemli olan saf tutmaktır. Yandaşları onlar için değerlidir ve onlarla omuz omuza verirler. Başkalarını aralarına sokmazlar. Gazeteleri, dergileri, evleri bellidir. Sen
ne kadar iyi olursan ol, onların kriterlerine uymadığın sürece asla sana yaşam hakkı vermezler. Örneğin gazetelerinde senden hiç söz etmezler. Dergilerinde yazılarını yayımlamazlar. En güzel romanı sen yazsan da gelip seninle konuşmazlar. Çünkü roman yazsan da sen onlar için iki kelimelik bir adamsın: Defol buradan gibi…
Bir kusurun olsa kimse seni kabul etmez. Çünkü her kesimin güzel insanları bir sorun yaşamak istemez. Zaten sen onların karizmasını bozabilirsin. Sonra ağabeylere, ağalara ayıp olur. Çünkü her kesimin namuslu ve şerefli insanları senin için rezil olmak istemez. Bu yüzden seni rezil ederler de kendi kitlesinin adını temize çıkarırlar. Bundan dolayı bu kesimlere güven olmaz. Çünkü seni çamura sokarlar fakat yaptıklarının domuzluk olduğunu anlamazlar.
Derim ki ben kişi kendi ayakları üzerinde durmalı ve kendini kimseye kullandırtmamalı. Hiçbir zihniyetin kirli emellerine alet olmamalı.
Şunu gördüm ki herkes doğruluktan, dürüstlükten dem veriyor ama kimse doğrudan yana değil. Herkes menfaatinin gerektirdiği yerde. Herkes ballı parmağını yalamakta ve sonra o parmağını başkasının gözüne sokmakta. Kimden çıkarı varsa onu alkışlamakta. Ona elini uzatmakta. Sözün özü herkes menfaati kadar doğrudur.
Eğer bir çamursanız bunları anlarsınız, denizler anlamaz. Çünkü onlar hiç su sıkıntısı çekmezler. Bu yüzden sıkıntısı olanlar beni anlarlar ve bana yaklaşırlar.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın güven ve güvensizlik kümesinde bulunan diğer yazıları...
Doğru İncedir; Ama Asla Kolay Kopmaz
Hadi Oradan
Bize Poşetlenmiş Aşkları Karıştırıyoruz
Ganimet

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Köpekler ve İt Herifler
Üç Türlü İnsan
İnce Bir Tülüm
Tüm Aşklar Faşizm Kokmaz
Başka Bir Yol Yoksa İnancın Seni Nereye Kadar Götürür
Keyfin Bilir
Örümcek ve Kelebek
Dünya
Tüm Evli Sevgililerin, Sevgililer Günü Kutlu Olsun
Olan Dağdaki Garibana, Karakoldaki Garibana Olmakta

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
En Ateşli Anımda Gel Yanıma [Şiir]
Öperek Beni Öldür [Şiir]
Cayır Cayır [Şiir]
Kar Yangınları [Şiir]
Söyle Neden Konuşmuyorsun [Şiir]
Kefenden Çiçekli Elbise [Şiir]
Gözlerim Kan Davalıdır Her Geceye [Şiir]
Martı Beyazı [Şiir]
Gül Şarabı [Şiir]
Varlığın Sevda Yokluğun Fırtına [Şiir]


osman demircan kimdir?

Yüreğimin ve beynimin tavanında buluyorum, tozlu mısraları. Aklım bir çatı katı. Gözlerim yıldızlarla dolduğunda, bakışlarımın ışıltısı vurur satırlara. İşte o zaman, şiirler bir Samanyolu olur. Mehtaplı gecelerimi vururum gözyaşlarımla biriktirdiğim göllere. Her mısra bir dal gibi düşer, şiir denizlerine. Kızıl bir duyguya boğulurum o an. Akarım ellerinize.

Etkilendiği Yazarlar:
Herkes


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © osman demircan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.