..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Sanat doðaya eklenmiþ insandýr. -Bacon
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Din > Muhammed CAN




18 Eylül 2009
Velayet-i Fakih  
Muhammed CAN
bir (1) anlaþýldý ise sorun yok


:AEED:


Ýran devrimi, sahip olduðu Velayet-i fakih felsefesi ile kendi varlýk alanýný sadece mezhep öngörüsü ile çizmedi. Bu iddiamýzýn açýk delili olarak Ýran, Filistin sorununu Arap sorunu olarak algýlamadý, dahasý Filistin’in özelde Ýslam, genelde insanlýk camiasýnýn sorunu olarak gördü, dahasý Siyonizm ve emperyalizme karþý mücadelede en ön saflarda yer almayý ihmal etmedi.


Filistin ve Lübnan’ý kendi hinterland(arkabahçe)’ý gibi görmeyip, buralara Ýslami düþünce ve medeniyet birikimini çaðýn gerekliliklerini de unutmadan yorumlayarak yeni çýkýþlar üretti. Bu üretimin gözle görülür en somut delili ise onurlu mücadele yöntemleri oldu.


Ýran, savaþ yýllarýnýn akabinde kendi içsel dönüþümünü masaya yatýrdý ve özedönüþün temel eksenini halkýna özümseterek, uluslararasý mekanizmalarýný, kültürü ve sahip olduðu manevi deðerlerini tanýtmakla çalýþtýrdý.

Tarih bize devrimler yapýldýktan sonra diktatörlüklere dönüþtüðünün sayýsýz örneklerini ulaþtýrmýþtýr. Dünyanýn gözü, en son Ekim devrimi ile kendi evlatlarýný yiyen mekanizmaya dönüþen Bolþevizm hareketi gibi bir beklenti ile sabýrsýzlýkla beklerken, Ýslam devrimi kendi evlatlarýný yemeye alýþkýn tarihsel ‘Tirani devrim’ olgularýnýn çok ötesinde bir öðretiyi temel esas almýþtýr. Söz konusu esas, polisiye devlete dönüþmeden savunma stratejisini geliþtirdi. Devrim ruhunu yitirmeden kendi öz kaynaklarý ile yaratýcýlýðýný geliþtirip, ulusalcý çýkar reflekslerin ötesinde, bölgesinde ve dünyada var olan kalýcý sorunlarla ilgilenmeyi ihmal etmeyen bir nesil yetiþtirmeyi baþardý. 30 yýl önce devrim meydanlarýnda atýlan sloganlar; düþünsel, felsefi ve toplumsal ruha dönüþerek özgüvene dayalý yeni üretimler geliþtirebildi.

Açýlým:

Ýnsanlýk tarihinin hemen her döneminde süregelen fikri týkanýklýk ve taaðutilerin kirli komplolarýnýn ürünü olan çeþitli ideolojik oluþumlar uzun bir yürüyüþten sonra kendine en son demokrasi adýnda bir kimlik buldu.


Demokrasi safsatasýna aldananlarýn siyasi eblehliði o kadar ki; mürsel peygamberler dahi olsa, onlarýn mutahhar kanlarýný dökmekten geri kalmayacaklar. Esasýnda bu düþünce bir nevi Ýslam tarihinde vuku bulan harici düþüncesi olup tarihi diyalektiði detaylý olarak ayrý bir çalýþmada incelenmeli.

Dinin siyasal boyutu, yeni birikimler ve çeþitli izm’lerin süreçleri ve bu izm’lerin dimaðlarda býraktýðý derin izlerden arýndýrma metodunu, Kerbela’daki ’’öz’’ ile yeniden inþa edebilecek çýkýþlarý, öncü’nün ilhamýný aldýðý tarihi olayý ve kendi zamaný arasýndaki sürecin kopuksuzluðunu yakalama yeteneði, ortaya çýkarýlan yeni (Velayet-i Fakih) olgu ve aynýlýklar, Ýnkilabý analizin temel taþýdýr.

Ýþte Velayet-i Fakih olgusu, bu anlamda Kerbela’da öncüye olan sadakat felsefesi ile özdeþtir. Ve bu yaklaþýmýn en önemli katkýsý, çeþitli ekollerde kesrete dönüþen ümmet algýsýný yeniden vahdete dönüþtürme ideali ve ýsrarcýlýðýdýr. Bu ýsrarcýlýðýn en önemli katkýsý, edilgen Ýslam’larý çeþitli kategorilerden çýkartýp, tek gerçeklik üzerinden ortaya koyarak, ayný zamanda yeni sýnýfsal oluþumlara ve bu sýnýflarýn sosyo-kültürel sair özelliklerine dair imkanlar oluþturmasýna engel olmamayý sunmasýdýr. Bu anlamda, liderlik (Velayet-i Fakih): Sunduðu yeni perspektifle, sadece Batý’lý felsefeye sahip zümrelerin deðil, Ýslam’ý belli mekanlara sýkýþtýrmak isteyen yerli alimlere de, eski yaþam tarz ve zihniyetlerine dair, önemli veriler sunmuþtur. Onlara yeniden ’’öze dönüþ’’ün ’’özeleþtiri’’lerini yapma zorunluluðunu anlatabilmiþtir. Burada Alleme Fadlullah’ýn ‘’Diren ki diri olduðunu anlayasýn. Sen, düþmanýnýn oyuncak yerine kullandýðý boþ bir varlýk deðilsin… Sen, coþan bir güçsün… Sen, ümmetin ideallerini yok etmek isteyenlerin oyunlarýna karþý duyarsýz olamazsýn’’ cümlesini anýmsamamak elde deðil.


Seçimler ve Velayet miladý startý:

Batýlý katillerin, hiç kimseye söyleyecek bir sözü olamaz! Yönetim sistemlerinin olumlu/olumsuz, müslümanlara ait olan bu coðrafyanýn yönetiminde, Batý’nýn söz söyleme hakký ve yetkisinin olmadýðý, Batý’nýn bu tür söylemlerini onlarýn çirkin yüzünün peçesi olarak kabul ediyoruz.

Siyasal Ýslam tarihine damgasýný vuran esas yapýlanmalar:

A- Ýlahi öncü(Nebi, Resul, Ýmam)’lerin öncülük ettiði, Velayet eksenli Ýslami devlet ve hareketler.

B- Hilafet eksenli Ýslam tarihi ile kökleþmiþ geçmiþi olan düþünce Ýslam’ý ve bu þýkkýn varlýðý üstüne bina edilen, zalim sultanlarýn öncülüðünde, tamamen dindýþý olup, kiþisel idolojilerini din adýna topluma dayatan ceberrutlar silsilesi.

C- Tamamen Batý kaynaklý sistemlerin hakimiyetinde kalan halký Ýslam olan coðrafyalar.

D- Bu modellerin dýþýnda kalan, Ýslam dünyasýnýn 14 asýr süre Ýslami devlet mekanizmasýndan uzak kalmasý, siyasal Ýslami bir modele ulaþma aruzunu tamamen yok edemeyen alternatif. Daha açýk bir ifade ile 1. þýkkýn varlýðýný benimseyip bu idealin oluþmasýnýn özlemini taþýyan ‘’Velayet mektebi’’ mensuplarý.

1979 Ýslam Ýnkilabýna kadar Ýslam’ýn siyasal sisteme iliþkin teori ve model mahdudiyeti, Batýlýlar tarafýndan müslümanlarýn hayal ekseninden dahi çýkartýlmýþtý. Ýslamýn yeni bir örnek sunmasý doðal olarak güçleþmiþti.

Ýþte burada Ýslam Ýnkilabý’nýn sürekliliðindeki kendine has ikili(Kitap ve Ýtret) kaynak durmaktadýr. Bu kaynaklarýn zaman ve mekan üstü olma özelliði, kendi mucizeliðini ispatlýyor olmasý, dahasý kendilerine rakip kabul etmeyecek kadar net ilahi sunumlar taþýmasýdýr.

Ýran’da seçimlerde yaþanan olaylarýn iç dünyasýnda; adalet, özgürlük ve Ýslami demokrasi taleplerinin toplumsallaþtýðý ve Ýslam dünyasýna model olmaya aday, en kuvvetli fikri akýmýn akýþý olarak deðerlendirilmeli. Esasýnda bunun pratiðinin yansýmasýndaki nasýllýðýn bir nevi provasý yaþanýyor.

Yani Ýslam devrimi, geride býraktýðý otuz yýlda doðal olarak heyecan ve slogan dönemini kapatýp daha gerçekci çýkýþlar yapmak ve Ýslamýn evrenselliðini Velayet-i fakih önderliðinde provasýný yapmaktadýr! Birkaç bin nüfuslu Peygamber(s.a.a)’in Medinesinde dahi her tür inançtan insanlarýn olduðunu bilmek ve bunu son derece makul karþýlayanlar, milyonlarýn yaþadýðý ve dünyanýn çeþitli ülkelerinden çeþitli inançlara mensup bir kentte, farklýlýðýn olmamasýný beklemek kýsýr düþüncenin mayasý olmalý!

Ýslamýn çýkýþ yýllarýndaki klan kültürünü aþýp, modern zamanlarýn þehirleþmiþ, eðitimli ve geliþmiþ, dünyaya haberdarlýkla yeni siyasal Ýslami irade ve idarenin sunumunun sancýlý devresidir. Ýslam’ýn temel iksirinden olan dünya görüþü, ‘’kendin için ne istiyorsan kardeþine de...’’ ahlaký ile var olan, Batýlý deðerlerin yüklendiði hayat tarzýný deðiþtirme hamlesinin köklü giriþimi olarak görülmeli...

Ýran seçimlerinin ardýndan baþ gösteren karýþýklýklarýn, birkaç gün sonrasýnda Siyonist Ýsraili’in, Knesset Dýþ Ýliþkiler ve Savunma Komitesinde seçimlerin deðerlendirilmesi hakkýnda konuþan Dagan’ýn, “Önemli olan dini liderin konumu ve bu deðiþmiþ deðil. Ayaklanma hadiseleri sadece Tahran’da ve tek bir baþka bölgede gerçekleþti, fazla da sürmez. Bu hadiseler tam ayar bir devrime dönüþmezler” anlamlý sözleri, Ýslami deðerlerin gerçekte hangi kriterlere sahip olduðunun da ipuclarýný veriyordu! Dagan’ýn ‘’önemli olan dini liderin konumu ve bu deðiþmiþ deðil...’’ derken acaba kendileri açýsýndan, asýl düþman hedefi de açýkladýðý, anlamý taþýmýyor muydu!? Peki hala bu kurumu ve konumu yeterli anlayamayan müslümanlara ne demeli?

Bütün bunlara raðmen, gözümüzü kamaþtýran bu kutsal görüntünün(seçim) arkasýnda yatan ve gözden kaçan diðer gerçeklikler nelerdir?

Yukarýda yazýlanlardan elde edilecek sonuçlarý sýralayacak olursak.

1-Velayet-i Fakih’in toplumsal algýdaki olgunluk süreci baþlamýþ oldu.

2- Bu süreçle birlikte, ‘’Mehdeviyet inancý’’nýn evrenselleþmesinin akli olgunluðunun altyapýsýný beraberinde getirecek.

3- Yüce kurtarýcý(Mehdi/a.f)’nýn evrensel hükümetine tabi olmanýn alt yapýsý, Velayet-i Fakih’in uhdesinde hazýrlanmýþ olacak.

4- Dünya halklarýnýn toplumsal düþünme yeteneði olan evrensel akli olgunluk süreci daha bir ivme kazanacak.

5- Kemaletteki (Ýnsan-ý Kamil) örnekliðini sunan Velayet-i Fakihin, günümüze yansýttýðý muazzam yaþantýsýný, toplumun pratiðine yansýtmasýnýn zorunlu aþamasýný kitleler anlayýp uygulamaya baþlayacak

6- Ýmam Ali(a.s) ‘’Her ilmin kapýsýný açan benim, onu sona erdirecek olan Mehdi dir.’’ Mealindeki sözün yeni bir sürece girerek, düþüncenin eyleme dönüþmesi süreci baþlamýþtýr ve...

Sonuç:
Tevhid ve vahdeti oluþturmuþ fert/ümmetin inanç ve deðerlerini yönlendiren, evrenin yegane yaratýcýsýnýn koyduðu kurallarý olduðu gibi hayatýnda ikame eden Tevhid/vahdet’i toplum akidesi, tabiidir ki bu iki kavramda öncüyü birlemek(Velayet)’ten geçer.

Denilebilir ki sorun yok, Resul’ü Ekrem(s.a.a)’in görevini ümmetin öncü fertleri olan alimlerin geneli müslümanlar adýna sorumluluðu yüklenmiþ ve onu hayatlarýna indirgemiþ, böylece müslümanlar onlarý taklit eder!

Bugünkü malum bölünmüþlük ve sömürülmüþlüðün yegane sorunu da burdan kaynaklanmýyor mu? Masum olmayan genel alimlerin, Ýslamýn ‘mutlak doðru’ hükümlerini anlama/uygulama yeteneðini nasýl elde edebileceði, Ýslam tarihinden günümüze hiçbir ilimle ispatlanmýþ deðil!

Bu konu Ýmam Ali(a.s)’ý anlatýrken, ‘’barýndýranýn barýnaný kapsayacaðý, barýnanýn barýndýraný kapsayamayacaðýnda’’ da açýklanmýþtý. Þu halde Velayetin kendisi kemalin öncüsü olarak mutlak deðerler barýndýrdýðýndan dolayý kemal süreci yaþayan hiçbir canlý onu kapsayamaz.

Ýþte Velayetin naibi olan Velayet-i Fakih’e olmasý gereken mutlak itaat sorumluluðu, bizde bu þüpheyi kaldýracak yegane merciidir.

Velayet-i Fakih öncülüðünde Ýslam devleti kavramý, Ýslam Ýnkýlabý’ndan sonraki süreçte oluþan sistemdir. Var olan Ýslami devlet ve deðerlerini korumak, onu savunmak, uðrunda gerektiðinde hayatý feda etmek, Velayet-i Fakih’e olan mutlak baðlýlýktan geçer!

Sýrat-ý müstakiym’in tekilliðine binaen, Velayet-i Fakih’in kuram ve eylemlerinden þüpheyi haklý bulmak, din adýna itaati gerektirecek bir müessesenin kalmamasý demek olur ki, Batýcý politika ve felsefecilerinin istediði de budur!

Bütün dýþsal ve içsel kuram ve eylemlerimiz, yani tavýr, durum, konum, sosyal olgular, içtimai, iktisadi ve ibadi, ameli, hukuki, zühd, takva, nefsi tezkiye ve uluslararasý siyaset sair sahalarda Velayet-i Fakih’in örnekliði öncü kabullenilmediðinde, yaþamýn herhangi bir boyutunda kesinlikle ’dallin’e düþülmeyeceði ve orada kalýnmayacaðýnýn delili bulunabilir mi?

Ýstenildiði kadar Ýmam Ali(a.s)’ýn tavrý takýnmaya çalýþýlýsýn, istediðimiz kadar iyimser düþünelim, dünyanýn içine düþtüðü bilgi kirliliði ve kalblerin kilitli oluþu, biz dünyalýlara hakikatin nedense hep zamaný geçtikten sonra anlama yetisini mi verir? Yoksa sürecin içinde üstüne düþen rolü oynayan, hayat denilen bu olgunun bireysel imtihan sorumluluðu mu? Eðer böyle olmasaydý, Ýlahi öncülerin büyük hedefleri o gün hakký ile idrak ve takdir edilir, onlarýn duyduklarý özlem gerçekleþirdi. Tamda buhranlý sanýlan bugünlerde ‘’Milad-ý Nur-u Velayet’’ adlý tatbikatýn adý tesadüf mü? Tabiatta hiçbir þeyin tesadüf teorisi ile barýþýp baðdaþtýðý görülmüþ deðil.

Bu deðerlendirmelerin yoruma açýk yönlerinin olduðu iddia edilebilir, ancak sýnýr, dil, ýrk sair göreceli deðerlerin çok üstünde, kendine has ilahi insan deðerleri barýndýran Velayet-i Fakih müessesesi, Adem evlatlarýnýn bütününe hitap eden Mehdeviyet mektebinin en önemli mekanizmalarýndandýr.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn din kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Velayet-i Fakih ve Siyasla Ýslam
Ýslamda Kadýnýn Rolü - 1
Ýtret, Ümmet ve Vahdet
Türk Ýslamcýlarýn, Mele/molla Planý!
Kurban ve Fedakârlýk!
Ýslamda Kadýnýn Rolü - 4
Dehe-i Fecri Ýdrak Ettiysek Vahdet ve Ýzzeti Seçme Zamaný Gelmedi mi?
Ýslamda Kadýnýn Rolü - 3
Kurban ve Fedakarlýk!
Ýslamda Kadýnýn Rolü - 2

Yazarýn Ýnceleme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Kürt Ýslam Tarihine Farklý Bir Bakýþ (I)
Gündem Özel - 2 Ýslam ve Medeniyet
Gündem Özel - 3 Mýsýr ve Ýslam
Afrika’da Nal Toplamak!
Bugün Tek Baðýmsýz Devlet Ýran’dýr
Afrika’da Nal Toplamak!
3. Dünya Savaþýnda Ýraný'ý Anlamak!
Ýslam Dünyasýnýn Arayýþý
O Karede Ne Vardý?
Ali Þeriati ile Kürt Sorununa Bakýþ ve Yeni Ýslamcýlarýn Senaryolarý

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Dost Ýçin [Þiir]
Serzeniþ [Þiir]
Bizde Ne Anne'ler Var [Þiir]
Ne Ýnsanlar Gördüm [Þiir]
Ey Gazzeli Cocuk! [Þiir]
Ayrýlýk Senfonisi [Þiir]
Hatýram! [Þiir]
Namus'un Adýna! [Þiir]
Hum Kýyýsýnda Bir Gece [Deneme]
Muhammed Can S. Demirtaþ'a Soruyor [Eleþtiri]


Muhammed CAN kimdir?

. . .


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Muhammed CAN, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.