Bu hafifçe kenara itilecek bir roman değil. Daha büyük bir şiddetle uzağa fırlatılmalıdır. -Dorothy Parker |
|
||||||||||
|
23- Nazım Hikmet Rusya’ ya gitme kararını nasıl vermiştir? Bolu’da ağırceza reisi Ziya Hilmi Bey ile tanışır. Almanya’ya gitme isteğini dillendirir. Nazım Hikmet’in amacının sosyalizmi öğrenmek olduğunu anlayan Ziya Hilmi Bey Rusya’ya gitme önerisinde bulunur. Nazım Hikmet için Trabzon a geliş ve orada Türkiye Komünist Partisi Başkanı ve 14 arkadaşının öldürülüşünü için bir kalleşin arkadan vuruşu diye ifade eder. Bunları Mustafa Kemal çağırmıştır onlar Erzurum’da yuhalanırlar sonra ellerinden silahları alınarak Trabzon’a gönderilirler. Nazım Hikmet yine bu olayı anlatırken Yahya Kahya ve İt Faik’ten bahsetmektedir. Nazım Hikmet Trabzon’da ile Kazım Karabekir’in doğu illerine öğretmen aradığını duyar ve Vala Nuredddin’le birlikte atanmalarını sağlasa da onlar Batum’a geçerler. Nazım Hikmet Batum’dan, Batum halkından 19 yaşım isimli şiirinde bahsederken Burada insanlar 300 gram ekmek, yirmi ton kitap alıyorlar der. Batum’da iken gelgitler yaşamakta kendiyle hesaplaşmaktadır. Kendisine ilk itirafı olan ölüm korkusudur. Nazım ölmekten öldürülmekten korkmaktadır. Kendisiyle olan mücadelesini kazanır ve Batum’da iken Türkiye Komünist Partisi’ne girer. Nazım Hikmet ve Vala Nureddin iki Türk komünisti idiler ve Moskova’ya Komünist Üniversitesi’nde okumaya gittiler. Nazım Hikmet Moskova’da sinemayla tanışır. Seyrettiği filmin etkisinde kalarak “Gözbebekleri” isimli şiirini yazmıştır. Bu şiir Türk şiir tarihinin ilk serbest vezin şiiri olarak tarihe geçmiştir. 24-Nazım Hikmet şiirinde hangi şairin etkileri vardır? Bu şiir Rus Şair Vladimir Vladimiroviç Mayakovski şiiridir. Bu basamak tarzı Fransız serbest vezni olamayacağına göre Mayakovski’yi o noktada aramak lazımdır. Nazım Hikmet şiirde tür olarak Mayakovski’ yi taklit eder kendiside bu etkilenmeyi kabul etmektedir. 25- Nazım Hikmet Fütüristlerden neden uzaklaşmıştır? Biçimsel taklit etkileşimi devam ederken Fütüristlerin psikolojiyi reddettiklerini öğrenir ve bu reddediş Nazım Hikmet’in hoşuna gitmez. Çünkü Nazım Hikmet Psikoloji ye inanmaktadır. Nazım Hikmet’in Fütüristlerden ayrılmasına sebep olan bu yaklaşımı sorgulamadan önce okuyucuyu aydınlatmak amacıyla kendimize şu soruyu sorusunu sormamız gerekmektedir. Fütürizm nedir? Geçtiğimiz yüzyılın başında yeni yaşamı ve yeni yaşamın teknolojisini özne alarak tanımlayan, hareket ve dinamizme önem veren, geleneksel kuralları yıkma amacı güden bir sanat akımıdır. İtalyan Şair Marinetti’nin 1909'da Fransa’da yayınladığı bildirgeyle ortaya çıkan bu akım; şiir, edebiyat, resim, grafik, tipografya, heykel, ürün tasarımı, mimarlık, fotoğrafçılık, sinema ve tiyatro eserlerini içeren bir hareket olarak başlamıştır. Yaşamın sürekli değiştiğini, sanatın da yerleşik bütün kuralları bir yana bırakarak yeni biçim ve anlatım yolları yaratarak bu değişime ayak uydurması gerektiğini savundu. Ancak Fütürizm başta bir sanat akımı olarak yapılanmış olsa bile, günümüzde, her konuda gelecek üzerine düşünenlerin öngörülerini, gelecek senaryolarını, fütürist fikirler başlığı altında paylaştıkları bilimsel bir kavramdır. Teknoloji, eğitim, sağlık, enerji ya da bireyden topluma bizleri ilgilendiren her konudaki gelecek, fütüristlerin konusudur. Fütürizm hakkında bellek tazeleyici bu bilgiyi verdikten ve Nazım Hikmet’in bunlarla ters düştükten sonra Konstrüktivistlere yaklaştığını görmekteyiz. Zaten Nazım Hikmet’e bu davranışından sonra Vladimir Vladimiroviç Mayakovski “Dönek Türk1 diye hitap eder ve kınar. Yine okuyucuyu aydınlatma adına Nazım Hikmet’in yanaştığı Konstrüktivistlerin kim olduklarına ve Konstrüktvizm in ne olduğuna bir göz atmamızın faydaşı olacağı kanaatindeyim. Konstrüktvizm Genelde çağdaş malzemeleri kullanan ve geometrik kompozisyon anlayışını benimseyen bir tutumdur. 1914'te Rusya'da ortaya çıkmış bir sanat akımı. Resim, heykel ve mimari alanlarında egemen olmuş, Sosyalist Gerçekçilik resmi tutum olarak benimsenince ortadan kalkmış, yandaşlarının bir bölümü batıya göçmüştür. Ekim Devrimi'yle beliren Konstrüktvizm, geçmişle tüm bağlarını koparmış, endüstriyel malzeme ve teknikleri yücelten bir biçimlendirme çabası içinde olmuştur. Tatlin'in önderliğinde ilk olarak mimarlıkta ortaya çıkmışsa da bu alanda tasarımdan öteye gidememiştir, hiçbir uygulanmış örneğe sahip olmamıştır. Mayakovski’nin intihar ettiğinde 1925 tir ve otuzlu yaşlardadır. Ölümüyle birlikte Nazım Hikmet’in onun şiir tarzıyla başları kopmuştur ama biçimsel olarak onun çizgisinden ayrılmamıştır. Mayakovski Rus aruzunun son noktasıdır ve iki şairin birbirlerinden habersiz oldukları irtibatlarının kesildiği zamanlarda da birbirlerine yakın şiirler yazdığı bilinmektedir. Bu konuya bir açıklama getirmek yerinde olacaktır. Nazım Hikmet Mayakovski’den serbest vezini değil basamak biçimli şiir tarzını almıştır. Bekir K. Ahıskalı 1 Şubat 2009 Törelere İsyan Eden Adam Nazım-5
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Bekir Kale Ahıskalı, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |