"...Ve hepimiz az ya da çok rüyacı değil miyiz!" -Dostoyevski |
|
||||||||||
|
Evet, yine sessiz yürüyüş başladı Arkamda kim vardı, hüzün yine bambaşkaydı Hicran ruhumu sardı, işte o an bizarlık halsizlikte zamandı Tutunduğun dal ve kal kalbimde niçin hazandı, gittiğim yol öte için kalandı Ey aklım neden ihsandan azatsın Hani ihlâs içinde sanatlaşan hardın ve anılandın İbret sayfasına not düşülen savdın, şimdi niye izanımda uzaktın Bak resmediliyor zulmün karanlığı ve insan kimliğinde ki farklı nefsin karı Ölüm dirilişle anlaşmalı kim anladı Hani ati için tefekkür şarttı, mefkûreler vuslattı Peki, geriye ne kaldı, hani medeniyet insan için erdemlilik için vardı Gözlerim boşalıyor, ruhum sızlıyor ve kalbim kan ağlayarak idrake sığınıyor Ah ölüm sen iyi ki varsın ve aşksın Senin için derlenen şarkıda ve anılarda yaşayansın Aklanmak için, görülmemiş davalara bakmak için kalplerde bir umutsun Hakikatin adeta nutuksun, aşk konusunda her dem sunuşun ve hatta nursun Sen vaktin mübelliği olan sancaksın Nice ağıtların yanıklığında hicransın, hüzne yakışansın Aşk sensiz olur mu, diriliş bir anlam bulur mu, umut seninle tohumdu Hak niyetin, ak kalbi cenahın, fark ise yaşamak için sevgi ve fedayı bekler Eza ve zulüm kıtaları kuşatırken ben Ekranların kepazeliğinde vah çeken ölümü seyreden dem Hani kalp inayet için ihsandı, insan fedakârlığı nispetinde anlamlaşandı Senden geriye ne kaldı, deliksiz bir uyku ve günün telaşında varlığın yalandı Şimdi susmak geliyor epeydir içimden Lakin özüm tezat yaşıyor nefsi kepazeliğimden, hevesten Yaşadığım kafesin hapsinden ve temaşa eğlediğim fakir halimde ölümden Ne çıkacak ve neye yarayacak ruhi azap korkularla halime refakat ederken Ne ağlayan bir çocuğu ve ne korkuyu Anlamak ve kalbin yarenliğinde vicdanla aklamak kalmıştı Koşturmacalar sadece varlık için anlaşmalı zamandı, peki, hak nerde kaldı Ve insanlık utanmayı unutan perişandı, talan her bir yanı kuşattı, kim anladı Onun için ağlamak kifayet etmez bil Hissiyat nağmelerin nezdinde okunmamalı, kalbi olmalı Ruhun yitikliğin izlerinde işaret taşlarını bulmalı, maksat hakikati koklamalı Şayet aşk haline yabancıysa, bedevilik kalbinden uzaklaşarak sevgiyle yanmalı Mustafa CİLASUN
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Mustafa CİLASUN, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |