Dünya hayal gücünün tuvalinden başka birşey değildir. -Henri David Thoreau |
|
||||||||||
|
Bağrımı yakan ateş nedir, harı hangi bedelin nişanesidir Gönlüm hasrete ram olurken, firkatine muştuyla bağlanırken, nasıl şikâyet edeyim Derd-i gamımla demleneyim, lal olan dilimi kanaatin kollarına terk edeyim, kime ne söylerim Nar olmasa, haşyet kalbimi yormasa, umut gönlümle anlam bulmasa, aşk neye yarar, kelam edin Seni sen yapan, suhuletini ruhumda uyandıran kimdir Hangi vaktin gerekçesidir, mazluma ah ettiren, mağdurun çanına tak ettiren an nedir Gün açmaz, gece hicranıyla sinemden ayrılmaz, hüzün bahçeleri neden şimdi hiç açmaz deyim Sessizce hasretine kanıyorum, feryat eden hıçkırıklarımı saklıyorum, sabrı aşkta arıyorum, ah edin Artık çekiniyorum nazar etmekten, fark edilmekten Kimsenin sualine cevap vermekten, zanları def etmekten, kaygıları felaha erdirmekten, söyleyin Çaresiz bir dert olur mu, aczime gülen iflah bulunur mu, niyet asliyesinden maada bulunur mu, deyin Yakan bühtanlarım mı, emele ram olan feryadım mı hakikate kapı aralayan maceram mı merak edeyim Nasıl bir yolun yolcusuyum, kimden sual edeyim Vakti saati gelen, bahtıma elveren, gönlümü derdest eden, sancıları sineme zerk edeni, ayan edin İrademin aczi yetini, aklımın kifayetsizliğini, azmimin absürt halini, yakından temaşa edin ve söyleyin Kim gelmiş, nefes hangi muradına erişmiş, imtina etmeden kalbim için hikâye edin, ibreti işaretleyin Şekli yet niyedir, cazibe merkezi kalmak nedendir Duymayan ve görmeyen, farkın farkına eriştirmeyen meyan nasıl haldir, uzlet neden faziletlidir Düşünmek kime çaredir, tefekkür etmek, fikre makûs bir melaldir, bilmem ki o akıl hesabın değilmidir Vakti saadet neden fetret bir mecaldedir, sahralar suskun kaldı, kin ve hamaset paye yaptı, nicedir Mazlumun sahibi kimdir, neden sahipsiz gibidir Buruk nefesler arzın her köşesinde feryat içindedir, teslimiyet demek ki erdem değil, bir çiledir Kimi seçersen seç, hangi lideri takdir edersen, muhakkak ki hakikatin nazarından bir nebze nazar et Devşirilen vaatler, salkım saçak ortaklıkta dile gelen umutlar, arlanmadan söz verilen nutuklar, şirret Açma kapını her vuruldukça, muhatabını tanı Ruhunda taşıdığın yıllara sâri hicranı, dinmeyen sessiz yakarışları, boynunu büktüren o saatleri Suskunlaşan nazarlarını, içini çektiren o ahu zarını, seni senden koparan onca yediğin vurgunları Asla bir hiçe sayma, nutuklara aldanıp fakirlik edebiyatı yapma, azim ve irfan sende var oldukça İnsan şuur ve idrakiyle namdır, itibarlıdır Adamlık hususunda bir kanaatin farkında olan şandır, kul olmaya yakışır adaydır, aşk niye vardır Sevdalaşmayan her ne varsa azınlıktır, azim ve mefkûre gayeyi murat için şarttır, insan muazzamdır Manasına duçar olan en sadıktır, hangi bahaneye baksam, tak iye’nin rantı olacaktır, o ne marazdır Mustafa CİLASUN
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Mustafa CİLASUN, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |