..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bir gün karþýma biri çýkacak ve bana: "Herþey olmasý gerektiði gibi olmaktadýr, efendim" diyecektir. -A. Aðaoðlu, Yazsonu
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Ýronik > Emine Piþiren




14 Aralýk 2009
Yine Düþlerimde Sabahlar Mýsýn Yavrum?  
Emine Piþiren
Þimdi bir belden aþaðým tamamen uyuþuk… Ayaklarýmý oynatamýyorum… Sanki aðýr bir kaya koymuþlar belimden aþaðý…Bedenimi ise hiç oynatamýyorum…Gözlerimi açmak istiyorum…Açamýyorum…Aðýr geliyor kirpiklerim gözkapaklarýma…


:BCGC:
“…Bir annenin bir evlada duyumsadýðý özlemi ancak bilinç altý deþilince, daha farklý yeþeriyor…Yüreðinde “evlat özlemi” yangýnlarý duyan her insana ithafýmdýr aþaðýdaki öyküm…” -Emine Piþiren/Bursa/14.12.2009-

Doktorum ve baban hastalýðýmý saklýyorlar benden. Onlar hala benim uyuduðumu sanýyorlar… Oysa sadece gözlerim kapalý. Narkozun etkisinden kurtulduðumu düþünüyorum. Çünkü bulunduðum odadaki sesleri duyduðum gibi, her birini de ayýrt edebiliyor kulaklarým…Titriyorum… Üþüdüðüm için mi, yoksa narkozun etkisi mi? Bilemiyorum… Baban durumumu fark ediyor belli;

-“Bakýn üþüyor, bir battaniye yok mu?”

Hemþirenin sesi geliyor kulaðýma sonra;

-“Narkozdan, telaþlanmayýn beyefendi, az sonra kendisine gelecektir…”

Þimdi bir belden aþaðým tamamen uyuþuk… Ayaklarýmý oynatamýyorum… Sanki aðýr bir kaya koymuþlar belimden aþaðý…Bedenimi ise hiç oynatamýyorum…Gözlerimi açmak istiyorum…Açamýyorum…Aðýr geliyor kirpiklerim gözkapaklarýma…

Beynimde bir aðýrlýk var ama her þeyi duyuyorum. Hareketsiz ve uyuþuk belleðim, ne çok þey anýmsamakta. Her biri tek tek düþüveriyor” hazan yapraklarý” gibi anýlarýmýn iklimlerinden. Bilinçaltýmdan dökülenler de var sanki… Gidip gelen yolcu gibi beynim. Ses dikkatimi çeliyor… Babanýn sesi bu…

Baban aðlamaklý, sesinden belli.

-“Peki, doktor bey, idrar kesesini aldýktan sonra yaþayacak mý? Bu kadar çok mu kötü durumu?”

Uyuyan bedenim açýk zihnime dolan sözcüklere kulak kabartmýþtý. Doktorun sesi uzaktan kulaðýma çalýndý.

-“ Belki birkaç yýl… Üzgünüm… Ben elimden geleni yaptým, keþke daha erken gelinseydi… Belki o zaman yaþama þansý olurdu…”

Aðlamak bile gelmedi içimden. Duyduklarým her yaþayan canlýnýn baþýna gelebilecek o kaçýnýlmaz sonun öncesiydi…
Ne acý, ne haz, ne umut, ne gelecek vardý þimdi düþlerimde… Bir tek sen vardýn ve bir umut gibiydin þu an sen… Evet, þimdi senli düþlere yuvarlandým, sýmsýcacýk…

“…Sen yoktun, henüz doðmamýþtýn ama ben seni hep hayal ediyordum.
Dünyaya gelmeden ben senin her halini düþlemekteydim. Öyle ki; gülüþüne, neþene, sevincine, hüzünlerine, acýlarýna ve her mutsuzluðuna tanýktý ” gül kokulu “ düþlerimin sandýðý.

Senin hangi yöne gideceðini; hangi yiyecekten hoþlandýðýný, neye sevineceðini, neye kýzacaðýný, neye tepki vereceðini hissettiðim gibi, o uyku mahmuru günü karþýladýðýmýz sabahlarý dahi düþledim; hatta sarý örgülü saçlarýna kadar…

Ve her sabah yüzünü yýkadýktan sonra onlarý ellerimle okþayarak iki örgü halinde örmekteydim.
Çünkü sen bendin, bende sendim; sen bana Rabbimin en güzel hediyesi olmuþtun.
Benim içimdeydin ve orada soluk almaktaydýn, kanýmla kan, canýmla can, soluduðum baharlarla hayat vermekteydim sana.
Ve Rabbim seni bana vermeden önce adýn yazýlmýþtý “Onun” kitabýna, sen rastgele düþmedin ki rahmime.

Ve bir gün; uzun yolculuðundan, hayal ettiðim cennetten” sen” çýka geldin. Canýmdan can çýktý sanki benden geldiðinde þu fani âlemin içine…
Kucaðýma aldýðýmda seni, ilk dokunduðumda sana, yüreðimden senin masum ve cennet kokulu tenine deðince dudaklarým, “ah” bir bilsen! Ah bir görsen beni! Ýþte o anda neler hissettiklerimi? O an bir mucizeye tanýktý tüm evren…

Sen ne müthiþ bir eserdin!

Hiçbir heykeltýraþýn þekil veremeyeceði, hiçbir ressamýn fýrçasýndan, kaleminden böyle bir mucizenin yaratýlamayacaðý kadar MÜTHÝÞTÝN!
Bilmelisin ki, sen Rabbimin dünya yüzündeki SEVGÝNÝN tek yorumuydun.

Þimdi benim bir görevim vardý, adý ANNE LÝK olan.
Çünkü seni cennetteki koruyan, himaye eden o kutsal meleklerin elinden bana emanet edilmiþtin. Çünkü sen o güvene layýktýn, bende bu güveni sana verebilecek þefkat ile sevgiyle donatýlmýþ bir yüreðe sahiptim.

Yüreðimde de sen daha doðmadan var olan ANNE SEVGÝSÝ yemyeþil durmaktaydý.
Ýþte bende konuk olduðumuz yaþamda seni bu sevgiyle, þefkatimle sarmalýyým ve mest etmeliyim.
Çünkü sen benim çocuðumsun ve ben senin annenim.

Benim sana verebileceklerim o kadar fazladýr ki, senin bana verebileceklerinden.
Çünkü benim yüreðimdeki bu duygu hazinelerini veren Rabbimdir.

Ve yýllar ne çabuk geldi geçti… Hani hiç geçmeyecek gibi gözümüzde büyüyen zaman…

“…Sana verdiklerimin her biri onun bana verdikleridir. Ýþte bu nedenle senin ihtiyaçlarýný biliyor ve sonsuz bir enerji gibi, merhametinden nasiplendiðim, adaletiyle tartýldýðým, hoþgörüsüyle kutsandýðým, sonsuz ve kadir Rabbimin bana sunduðu sevgisinden harcamaktayým.

Senin geleceðinle ilgili kararlarýnda, düþlerinde, umutlarýnda ve gerçeklerinde yine ben yanýnda olacaðým…

Hiçbir zaman senden vazgeçmedim ve geçmeyeceðim gibi sevinçlerinde, kederlerinde yanýnda yer alacaðým.

Çünkü sen benim bebeðimsin, canýmsýn, ciðerimsin, vazgeçemediðim, güneþimsin, geleceðimsin…

Seni yaþamýn içinde daha da güçlendirmek için yüreðimle, ruhumla ve tüm arzularýmla sende olmaya çalýþacaðým.

Seni yalnýzlýðýnla býrakmayacaðým ve her karanlýðýnda aydýnlýðýn olacaðým.

Yaþadýðým sürece seveceðim bütün canýnla aradýðýn o sevgiyi sana ben öðretecek ben tanýtacaðým.

Çünkü bu sevgi bende emanet ve ben bu emaneti sana vermek için düþündüðünün çok ötesinde seviyorum seni can parem…

Yüreðinin her türü sýkýntýsýný bana akýtýp, kirlenen yüreðinin;
öfkeden, kinden, nefretten, intikamdan arýnmasý için seni baðrýma basacaðým:

“Bir kanguru” yavrusunu nasýl karnýnda taþýrsa iþte bende seni öylesi teselli edip; gözyaþlarýný sileceðim, acýlarýný dindirip, sevgimle, þefkatimle merhem olacaðým.

Yaþadýðýn hayatta onurlu ve dik durman için en deðerli zamanýmý senden hiç ama hiç esirgemeyeceðim.
Her hataný hoþ görüp, onlarý yeniden yinelemeyeceðini saðlamak için “sýnýrsýz” hoþgörümü ve sabrýmý sana hediye edeceðim.

Çünkü onlarý bana veren de yüce Rabbim, sana ve senden sonraki evlatlarýmýza vermem için emanet vermiþti.

“…Þimdi bu hayalimi kuralý ve gerçekleþtireli tam 30 sene geçti. Ben bu hýzla geçen zamanda senden hiç vazgeçmedim ki, bende var olan tüm hediyeleri da senden hiç esirgemedim. Sana fazlasýyla verdiðimi düþünüyorum. Sende büyütmek için, sende geliþmesini istediðim o SEVGÝ ve SAYGI tohumlarýmý neden hala alamadým? Ýþte þu an düþüncelerimin arasýna hýnzýrca sokulan bir soru acýtýyor canýmý. Ýki saat önce çýktýðým narkozun etkisiyle; ne zaman öleceðimi bile bilmediðim yoðun bakým ünitesinde kendime soruyorum;

” O ektiðim SEVGÝ tohumlarý 30 yýl geçtiði halde, neden hala büyümediler?” diye…

Þimdi, düþünüyorum da sen benden gittin gideli, canýmdan can çýkmýþ; akrep de yelkovan da sanki durmuþ gibi. Daha önce hýzla koþan zaman þimdi neden yavaþlamýþ? Ýki sene bana neden çok uzun geldi. Koca bir ömrü içine aldým da þu iki seneyi alamadým. Zaman bekleyene ve sevene çok uzun gelirmiþ.

Giderken ateþe verdiðin yüreðime buz kalýplarý yerleþtirdim önceleri…Belki acýsý ve yanmasý diner de sana karþý öfke, kin duygularý yerini almasýn, diye…Ama baþaramadým ki kýzým, can parem, bebiþim…Baþaramadým…Ateþ sudan daha güçlüymüþ…Eridikçe altýnda yeþermekte olan özlem daha da kavurup yakmakta o sol yanýmý…Yangýn ciðerime sirayet etmiþ de farkýna varmadým acýsýndan…Ýki senedir söndüremediðim bu yangýnýný, hangi duygu seli söndürebilir ki?

Þimdi þu anda biber acýsý gibi acý veren yokluðunu düþündükçe, bir evladýn bir anneye verdiði hasarýn en berbatýný yaþatmýþsýn bana…Neden? Ben hep senin annendim ve hep annen olarak kalacaðým. Bu deðiþmez ki, kimse de deðiþtiremez ki…B en senden vazgeçmediðim halde sen benden vazgeçmiþsin be, bebeðim.

“…Gözlerimi aralýyorum…Yoo, ben deðil…Doktormuþ aralayan…Bir elinde ýþýklý alet tutmakta diðer eliyle aðýrlaþmýþ gözkapaklarýmdan birini aralýyor. Sanki bir perdenin arasýndan bakýyorum aydýnlýða…

-“Kendine geliyor, durumu iyi, meraklanmayýn…” diyor doktorum…

Gün ýþýðýna alýþmak ister gibi kýrpýyorum gözlerimi. Bulanýk her þey…Hafiften baþýmý yana çeviriyorum…Kapý açýlýyor, hemþire ve doktor yeþil giysilerle o kapýdan dýþarý çýkýyorlar…Rüzgar giriyor içeri…Üþüyorum…Eþim sesleniyor yine…Eli alnýmda ve o el serinlik veriyor, ferahlýyorum…Zor araladýðým gözkapaklarýmý, yeniden açmaya zorluyorum…Baþ ucumda ve o da yeþil elbise giymiþ…Alnýma dokunduðu eli buz gibi…

-“Hemþire haným bakar mýsýnýz, ateþi var galiba, hem yanýyor hem titriyor….” Diyor..

“…Geliyorum…Sizin çýkmanýz gerek beyefendi…

Yoðun bakým ünitesinde refakatçi kalmýyor…”

-“Tamam hemþire haným çýkacaðým, ama eþim çok üþüyor….Lütfen bir þeyler yapýn…”

-“Merak etmeyin narkoz sonrasý beklenen bir durum. Þimdi ona serum ve antibiyotik tedavisi uygulayacaðým. Lütfen siz çýkýn…” diyor hemþire…

Sesi telaþlý ve otoriter. Eþim de,

-“Peki…” diyor çaresizce…

Eþim o kapýdan çýkýyor…Arkasýndan bakýyorum…Kapanan kapý eski renginde deðil…Kýrmýzýya dönüþmekte sanki…Alevler çevirmiþ etrafýný yanýyor…

-“Su…Ne olur bir yudum su…” diyorum. Kendi sesim kulaðýma çok cýlýz gelmekte.

Sesler, evet ayak sesleri duyuyorum. Ýçime bir umut rüzgar gibi sýzýyor o sesler…Titriyorum, öyle ki, diþlerim birbirini vurup ses çýkartýyor…
Gözlerimi kapýdan ayýrmadan ve pür dikkat kapýya bakýyorum. Az sonra açýlacak olan kýrmýzý renkli kapýya…O kapý açýldýðýnda sen görüneceksin bundan eminim…
Ve ben, sensiz geçirdiðim “iki yüz yýl” gibi gelen “iki senenin” hasretiyle kollarýmý açýp sýkýca sana sarýlacaðým… Hani dünyaya geldiðin o ilk günkü gibi seni baðrýma basacaðým.

Ve o “gül kokulu” düþlerimin sandýðýndan çýkan “cennet kokunu” derin derin içime çekip, hala yanmakta olan sol yanýmdaki “özlem ateþini” söndüreceðim…

Yüreðimdeki yangýn sönünce de kulaðýna fýsýldayacaðým:

YÝNE DÜÞLERÝMDE SABAHLAR MISIN YAVRUM?


Emine Piþiren/Bursa
2009-12-13

.Eleþtiriler & Yorumlar

:: Anne
Gönderen: Zümrüt Mimoza / , Türkiye
26 Þubat 2011
Çok duygu yüklüydü. Aðlayarak okudum.

:: ...
Gönderen: Mehtap ALTAN / , Türkiye
14 Aralýk 2009
Anne olmak... Bahþedilen en büyük hazine ... Çok güzeldi ...




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn Ýronik kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Anne Cennette Yemek Var mý?
Bu Çocuk Benim Deðil
Ýki Þey Götüreceðiz Giderken…
Anne Ben Gidiyorum/bir Dakikalýk Acý Hüzün
Yataðýmýz Cennetimizdi
Ýçimizdeki Hayvan
Senin Ayaklarýn Var, Oysa Benim Tekerlekli Bir Sandalyem Bile Yok

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Yumurtaný Nasýl Ýstersin Caným, Rafadan mý Kafadan mý?
Sarý Kediyi, Niçin Kireç Kuyusuna Atmýþtým? - 1 -
Gel Mezarýma Ýþe Oðlum
Sarý Kediyi, Niçin Kireç Kuyusuna Atmýþtým? - 2
Sarý Kediyi, Niçin Kireç Kuyusuna Atmýþtým? - 2 -
Biz Önce Beþ Kiþiydik
Aþýk Olmak Ýstiyor Musunuz?
O Annene Söyle, Çocuðun Aklýna Bunlarý Sokmasýn (Son Bölüm)
Seni Seviyorum Iþýl
Sarý Kediyi, Niçin Kireç Kuyusuna Atmýþtým? (Son Bölüm)

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Adamdan Saymýþýz [Þiir]
Ah Ulan Istanbul! [Þiir]
7. Didim Þiir ve Þairler Buluþmasý [Þiir]
Çekinme Söyle [Þiir]
Yaðmur Kuþu Suskunluðu [Þiir]
Hangi Dua Ýle Sana Gelelim? [Þiir]
Ýsterdim [Þiir]
Davetsiz Konuk - 1 - [Þiir]
Madem ki... [Þiir]
Git Demene Gerek Yok [Þiir]


Emine Piþiren kimdir?

Yazmayý, okumayý ve birikimlerimi paylaþmayý seven biriyim. Edremit'in yerel bir gazetesinin köþe yazarýyým. Bazý web sayfalarýnda da edebiyat adýna paylaþýmlarým yayýnlanmaktadýr. Sevgi ve ýþýk sizle olsun.

Etkilendiði Yazarlar:
Mehmet Emin Yurdakul, Nazým Hikmet, Aziz Nesin, Victor Hugo, Balzac, Leo Buscaglia, Eric Frrom, Irvýn Yalom, Dale Carneige, Doðan Cüceloðlu, Haluk Yavuzer...


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Emine Piþiren, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.