Sevdanın Gözleri Ne Renk?
Derinlikler
diz boyu, ama gözler direnmiştir hayata. Hüzün taşır kimileri de .
Gülse
Derinlikler
diz boyu, ama gözler direnmiştir hayata. Hüzün taşır kimileri de .
Gülse
Boydan boya yırtılan koyu perdenin gerisinde, bir zafer engeli sararcasına bitimli! Bir demet çiçek anlatıyor varsa şu an ellerinde.. Varsa sahiden sevişinde! Gömülen, mezarın kenarında duruyor, söyleyen kalbi sancıda söyleniyor.. Bu hayalin toz bulutu içinden geçen ateş böceklerine benzediği aşikar! Tahammül sınırları içinde, son bulmaz bir gece!
Kuşlar kanat çırpsa, gözümün bakmaya yetmediği engin denizin üstünde. Hafif bir rüzgâr esse ama üşütmese…
Üşütse bile, bir bardak sıcak çaya sığınmalıyım, üşüdükçe daha sıkı kavramalıyım bardağı…
Hüsnü Arkan’ın sesini duysam arada bir:
Bir dokun bin ah dinle, döner dünya dert içinde
Dilimdeki çekingenliği de anlar mı bakışların? Öyle bakma diyorum sana. Dalgınım... Ürkek zamanların hırçın çocukluğunu taşıyor yüreğim. Yenilgileri kabul etmeden..
Sen bir penceresin. Seninle açarım perdelerimi güne. Ve panjurları yanlara çekerek, seninle bakarım hiç acı vermeyen bir duygu gibi gökyüzüne uzanan tepelere. Seninle bakarım çiçeklerin en yeşiline. Toprağın teninde hissederim uğultusunu rüzgarın otlar sallanırken. Seninle görürüm yüreğim bir fanus gibi iken okyanusların üzerine yağan yağmurun sesini.
Şimdi söyle bana mayıs, marta ilkbaharın ilk ayı olduğunu hatırlatır mısın? Sevdiğim her şeyin kokusunu aldı, ondan geri alır mısın?
Porselen bir dünyaya çiniler işlerken sevimsiz dalgınlığım, en çok kahve fincanımdaki dudak izimde takılırım..
Zamanı, zambak kokulu avuçlarına ipek bir mendil gibi düren muhayyel periye…
Mor taş ile huzura odaklanmıştı. Bir adım ileri itildi, rengi daha da koyulaştı taşın. Sarı ve mat taş bir oyundaymışcasına morun yanına koyuldu. Hasta ve bezginleştiren bir havası vardı onun.. Huzur neredeyse o da yakınlarında bir yerlerde bitiyordu. Hayat iyinin yanında kötüyü de saklıyordu, bu kabuldü hep. Kırmızı
Yazar harflere hayat üfler, harfler hayal denizini aşar, kıyıya vurur. Harfleri kendine boyun eğdiren kalem ehli, bir gün gelir KAYIP RIHTIM’ı bulur…
Sen, rüyalarında taşınmayan bir güzellikle yolculuk ederken, benim yastığımın altında Azrail'in kalbi atıyor.
Eski bir şiirimsimi okurken, duygu ve düşüncelerimi farklı bir bakış açısıyla gözden geçirdiğimde aklımdan geçenleri sizlerle paylaşmak istedim.
Renkler Alemi
Bu renkler aleminde bir gezi.
Belki mutsuz bir kızın hayali.
Siyahlar, beyazlar bütün renkleri yok etti.
Kendi içinde körebeye tutuşmuşken odalar yarası bir türlü iyileşmeyen kabuklarımız kangrene dönüşmüş çoktan.
Beş para etmez ve dalgalı, hiçbir şey vermeyen ve anlam ötesi.. Uzak durmak gereken, bir yola ulaştırmakta inancı boş çıkaran ne varsa kurtulmalı, her şeyi yokluğa çeviren ve varlığı büyütmeyenlerden.. Durulan, sert bir bakışta, yansıyan ne varsa dünya üzerine..