Lanet Otel Odalarında Unutulan Elma Kokulu Düşler...
Oysa bilmedin hiç sana doğru akan bir iç denizde büyütülen mavi sevgileri.Sen hiç suya aşık olmadın ki...
Oysa bilmedin hiç sana doğru akan bir iç denizde büyütülen mavi sevgileri.Sen hiç suya aşık olmadın ki...
Duvarlar arasında mahkum olmaktan öte senin gönlünde hapis olmayı isterdim.Lakin sen beni sensizliğe mahkum ettin.Etrafımı çevreleyen kalın taş duvarları yıktın üzerime.
Şimdi durup yüreğime sorduğumda tüm bunları bilseydin yinede atarmıydın o son adımı diye bırakın cevabı sesimin yankısını bile duyamamaktayım; ama adını aşk koydum bu oyunun bir sonraki adımın bana nelere malolacağını peşin bir hükümmüş gibi çakıp alnıma, aldanıyorum birkez daha bu masala...
gel, sen koksun sokaklar yine, bırak baharı şehre, çiçeklerin kokusu toprağı sulasın, sen yanımda ol da gerekirse hiç çiçek açmasın bir daha....
Aşkta mutluluk yok, aşktaki mutluluğu, aşkı yaşayan kahramanlar yaratır. 18 yıl sonra bile olsa.....
Rüya oldduğunu düşündüğüm şeyler yaşıyorum. Unutamam diye adına şiirler yazdığımı bir güne siliyorum. Saltanat sürdüğü rüyalarıma başkasını geçiriyorum.
Gecenin kokusu şehrine en ağır haliyle çökmüşken ve sen uykudayken, beynimin en uc noktalarında sana adanan cümleler.
Yağmurlu bir yaz akşamıydı. Islak kaldırım taşları paylaşıyordu hüznümüzü. İkimiz de yorgun, başımız önde yürüyorduk, tek bir kelime bile konuşmadan.
Sen, kaldırım taşlarını sayıyordun gözlerinle, ben ağlayamıyordum...
Belki de alışacaktık her gece bir hayale sarılıp uyumaya, benim bu hale sebep. Ama bağışla hiç kimse beni böyle sevmedi.
.........nazli yare, kalan bir damla umudun harcanmasi... yar o ki, inletmektedir, kendi agitiyla masugunu. bicare, pespaye gonlun son zerresi terennum etmektedir nazende' yi...