Engel Olmayın Engelleri Kaldırın
insanlara engel olmak yerine neden engellerin kaldırılması yolunda yürümeyi tercih etmiyoruz?
"Bugün 10 Ekim 2025, saat 20:02. Neredeyse her şey mümkün. Özellikle de saçma olanaklar." – Douglas Adams"
"Bugün 10 Ekim 2025, saat 20:02. Neredeyse her şey mümkün. Özellikle de saçma olanaklar." – Douglas Adams"
insanlara engel olmak yerine neden engellerin kaldırılması yolunda yürümeyi tercih etmiyoruz?
Ahh kahve sen nasıl Habeşî bir dilbersin söyler misin? Ahh seni gidi kara içecek! Nedir sendeki bu sır?
"Var mıyım? Ben dediğim ne? Gerçekte iradem var mı yoksa şartların zorunlu olarak kontrol ettiği organik bir makina mıyım? Olasılıklar rastgele meydana geliyorsa doğal olanın ahlakından bahsedilebilir mi?"
Fikirler, kadük/kısır kalır mı
yahut kelimeler küser, senden kaçarlar mı ?
evet demek içimden gelmese de demek zorundayım.
Dijital kölelikten bahsediliyor,
son zamanlarda hepimizin ortak gündemi, tartışıyoruz..
Ayak kelimesini duyduğunuzda aklınıza ne geliyor?
800 kişinin katıldığı bir araştırmada katılımcıların %86sı akıllarına ilk olarak el, ayak parmağı, bacak sözcüklerinin geldiğini ifade etmiş. Diğer yandan 800 kişiden sadece birer kişi kar, şapka, köpek, fizik sözcüklerini düşünmüş. Yani bu kişilere ayak sözcüğü fizik, kar, şapka sözcüklerini
Artık bunların hiçbiri de değil diyorsanız da, ben işimi erteliyorum ama bu sebeplerin hiçbiri benim ertelememin sebebi değil diyorsanız, lütfen yorumlara bırakıverin de biz de bu yazımızı kuvvetlendirelim.
Vaktiyle Sakaryaspor; kendisinin yıllar sonra en iyi seviyesindeyken, arkasını toparlayacak düzgün bir kaleciyi bir türlü bulamadı... Niye? Kalecileri hep falsoydu... Kah bilekleri burkuluyor, kah topa vurdukları için sakatlanıyor, kah ise inatları inat olduğundan, beş golü dahi kalelerine almaktan çekinmiyorlardı.
Adam sevgilisini ne kadar çok sevmiş ki bize her gün binlerce defa Alo Alo diye, adını tekrarlatıyor.
Öyle böyle bir can korkusu değil benimkisi, farklı bir şey, anlatılmaz. Kelimeler yok anlatacak, ifadeler yetersiz
Bir gün, küçük bir gerçek kalbine saplanıp dayanılmaz bir ağrıya dönüşür.
O ağrı ki, tarifi zor, bedenin değil, ruhunda. Olan bitenin tek tanığı olursun.
Seslendiremediğin düşünceler aklının orta yerinde dönerken en nihayet kaderini kabullenirsin.
Hayatta kötü şeyler olur. Belki herkesin başına gelmez.
Sanki büyük bir suç işlemişim gibi, sanki insanların gelecekleriyle ben oynamışım gibi, sanki benim yüzümden bu durumdalarmış gibi ters ters bakışlara maruz kaldım. Alışığım İnsanları değiştiremiyorsun. Ne ben değiştim, ne de onlar... Canları sağ olsun.
Covit-19 Tüm dünyada yayılırken ve evde kalmamız istenirken yaşadıklarım, hissettiklerim. Ortak duygu ve düşüncelere tercüman olmaktır dileğim.
Bana acıyan gözlerle baktığını görür gibi oluyorum. Sakın ha, büyük bir yanılgı içindesiniz. Bir insanın aklını hem de ceza sorumluğu ile birlikte yitirmiş olması ne büyük özgürlüktür. Gidip banka soysam içeri bile atamazlar
Zülfü Livaneli