• İzEdebiyat > Deneme > İlişkiler |
561
|
|
|
|
“İyi dostu olanın aynaya ihtiyacı yoktur. “ der Mevlâna. Ayna kadar, sizi, size tüm gerçekliği ile yansıtan bir dostunuz varsa eğer, çok şanslısınız demektir. Böyle dostlar herkese nasip olmaz; onun kıymetini bilin. Ne yazık ki böyle dostlarımız pek sevilmezler. İşin garip tarafı toplumda da pek de kabul görmezler. ” Doğrucu Davut “ diye adlandırılarak, bir çeşit tenkit edilirler bu kişiler. Çünkü bizim görmek istemediklerimizi bize gösterirler, duymak istemediklerimizi bize söylerler. Hepimizin böyle dostlara ihtiyacı olduğu kesin. Ancak cesa-reti olanlar ve çekinecek bir şeyleri olmayanlar böyle dostlara sahip olmayı arzu ederler. |
|
562
|
|
|
|
Kaç hırsız girdi hayatınıza bir düşünün. Bizi bizden götürüyorlar haberimiz yok. Bunların en kötüsü yaşama sevincini çalanlardır.. Kimileri umudunuza
kasteder, kimileri fikirlerinizi çalar. Patronunuz sizi ucuza çalıştırmak adına kendinize güveninizi çalar.. Hatta sevdiklerinizi çalanlar çıkar.. |
|
563
|
|
|
|
Problemsiz bir aşk için al fondöteni… Pudrala matlaştır tüm uçukları…
Kapanmayacak acılarına tozundan, unutulacak sevişmelere kompakt pudra iyi gelir ve sevindirir çocuk yanlarını…
Biraz allık mutluluk verir belki, yalan söylemekte sakınan gözlerinle, dudakların arasındaki “tanıklığını” temellendir.
Yalan söyleyeceksen bakarak gözlerime, iyi bir rimel seç kendine…
Dolgunsa yalanların mat bir ruj ısmarla dudaklarına, zayıfsa hikâyen, koyu renkli parlak bir ruj sür…
Bir başkası ol şimdi, kendinden kaçarak…
|
|
564
|
|
|
|
Geçerken Rastladıklarım II |
|
565
|
|
|
|
Caglar boyu mutlulugun cevabini aramistir insanoglu... Gorunen o ki hala da bulamamistir. Bes sene sonra kendini nerede goruyorsun? Bayramda tatil planin var mi? Sana gore dolar artar mi? Gibi sorulara kolaylikla cevap verirken, mutluluk dediler mi "orada bir dur" diyor, bir tereddut ediyoruz. Mutluluk cok genis bir kavramdir cunku... |
|
566
|
|
|
|
Kadınla erkeğin ebedi çekişmesinin romantik bir denemesi.... |
|
567
|
|
|
|
Haftalarca süren ve gerilla savaşına dönen ilişkimiz. Gündüzleri kuytu yerlerde pusuya yatıp geceleri yalnızlığa indirdiğimiz vur kaç saldırıları.
|
|
568
|
|
|
|
en çok üzdüklerimiz her zaman yanımızda olanlardır. |
|
569
|
|
570
|
|
571
|
|
|
|
Artık kızıla dönmüş ay, o kapkaranlık adanın ardından, o kapkaranlık sulara daldığında… Hani o anda… Kızıl karaya dönerken tam da… Tam da o anda işte… Karanlık sular da kızıl kızıl yanar mı acaba?... |
|
572
|
|
573
|
|
|
|
Hiçbirşeyi bütün yapamadan pantolon paçalarımdan akıtmışım orta yere. "Olsun" diyebiliyorum yine de. Marifet budur işte! |
|
574
|
|
|
|
Geldim,sana geldim sevdiğim... |
|
575
|
|
576
|
|
|
|
YANLIZLIKLAR İÇİNDE AŞKIN ŞARABINI İÇER KİMİLERİMİZ!.... |
|
577
|
|
|
|
Orada mısın? dedim, Güldü -Buradayım elbette dedi aşağılayıcı bir tavırla. - Nerede olabilirim ki? Gerçekten de orada mısın dedim - Evet! dedi. Sol arkasından gördüğüm kadarı ile yüzü gerilmiş ve o kaşını kaldırmıştı ve kaşını kaldırmasından nefret ediyor |
|
578
|
|
579
|
|
|
|
Sana ait parçalarım acıyor. Sonra iğreniyorum seni her özlediğimde dokunduğun yerlerimden. Her gidişinde daha çok hayran oluyorum sana. Adama bak be ‘gitti’ diyorum. gitti.
Susarak. En okkalı küfrü yüzümün bir köşesine asarak gitti. |
|
580
|
|
|
|
Hani herkes ben gibi olsa ayrılıklar yaşanmazdı ya sevgilim. Artık ben herkes gibiyim(!) |
|