Ne yana baksam, taştan putlar var,
ne yana baksam, sahibi olmayan limanlar...
Gece muayyen saatte, seyir halindeyken,
Kameramda bir sevişme sahnesi...

Bugün, dünden sonraydı, yarın, bugünden...
Önceliklerimi silmişken takvimden
Gözlerine kayıtlı birkaç film makarası,
Bir de bu dünyanın dönmedolapları...
Garip; sende gül kokusu, bende matbaa
Biraz, yeni plastik kokar sırtımdaki çanta,
birazda ikinci hamur gazete ellerim
sende geleceğin umutları,
bende yarının manşeti varken...

Tarihi yaşarken yazmak,
aşk yaşanırken, onu anlatmak
Biliyorum, böyle geçecek,
Heyecanımı üçüncü sayfaya,
aşkımı diplere gömeceğim,
Dönümlerimi manşete çekip,
hep seni seyredeceğim...
Gece muayyen saatte, seyir halindeyken,
Kameramda bir sevişme sahnesi...