..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Dünyayı isteyen bilime sarılsın, ahireti isteyen bilime sarılsın; hem dünyayı hem ahireti isteyen yine bilime sarılsın" -Hz. Muhammed
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Toplum > BELGİN ERYAVUZ




21 Aralık 2006
Sessiz Çığlık  
BELGİN ERYAVUZ
TV’deki sabah kuşağı kadın programlarını saran absürd ilişkilerden kurtulduk sonunda. Sarı kurdele takarak, sessiz bir protesto ile çoğunluğun sesini duyurduk ilk defa!


:AGBD:
TV’deki sabah kuşağı kadın programlarını saran absürd ilişkilerden kurtulduk sonunda. Sarı kurdele takarak, sessiz bir protesto ile çoğunluğun sesini duyurduk ilk defa!

Biliyor musunuz bu hareket beni umutlandırdı, insanlarımız içinde gerçekten bilinçli, kültürlü, kendisine sunulan her şeyi sadece kendi istekleri doğrultusunda benimseyen bir kesimin de var olduğunu bilmek öyle güzel ki… TV kanallarına saatlerce esir olmadan, başka alternatiflerle hayatlarını zenginleştiren, zamanlarını daha güzel ve yararlı şeylere harcayan tüm insanlara saygım ve sevgim sonsuz. Çünkü onlar hayatı seviyorlar, çünkü onlar zamanın boşa harcanamayacak kadar güzel, değerli ve kısa olduğunu biliyorlar.

Aslında hepimiz bu kadar bilinçli olarak yaklaşabilmeyi bilseydik; o malum programlar yayına dahi konmaz, bu kadar uzun zaman gündemi meşgul etmezdi. Ama maalesef bir kısım, evet bir kısım insanımız için ne yazık ki çok cazip geldi başkalarının hayatlarını izlemek, sözüm ona sevgi gösterilerini gerçek olarak algılayıp kendilerince yorumlar yapmak. Her biri nevi şahsına münhasır bu insanlar mutlu mesut o kanaldan bu kanala koşturup durdular. Dikkati çeken en önemli husus ise ekranda gördüğümüz yüzlerin hep aynı yüzler olmasıydı.
Programlar sırasında kurgulamanın sanal akışına kendisini kaptırarak öfkesine yenik düşen, kızan bağıran ve agresifleşen bu tipler, bir dakika sonra fondaki müzik eşliğinde gerdan kırıp göbek atarken; dünyayı umursamaz görüntüleri ile psikologları bile şaşkınlığa çevirecek bir ruh haline bürünüyorlardı ilginç bir şekilde. Her şeye yerli yersiz alkış tutup; “bence” diye kendilerini ilgilendirmeyen her konuya atlamak ve mutlaka söz alıp yorumlar yapmak da cabası…neyse, sonuçta çoğunluk sesini duyurdu ve onları bastırdı.

Ben kültürlü, bilinçli, nerede nasıl davranması gerektiğini bilen hiçbir insanın bu tarz düzmece programlardan hoşlanabileceğine inanmıyordum zaten. Demek ki bizler gibi düşünen insanlar da varmış dedim kendi kendime, üstelik çoğunluktaymış dedim ve çok mutlu oldum.

Darısı öğlen kuşağında dengeleri zaman zaman bozan; sadece reyting uğruna izleyicileri istismar etmeye çalışan diğer programların ve bir kısım dizi filmin başına diyelim ve bu sessiz çığlığın her türlü yozlaşan olay karşısında varlığını her zaman böyle naif olarak göstermesini dileyelim hem de canı gönülden.

Sizde bana katılır mısınız?

Sevgiyle kalın.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın toplum kümesinde bulunan diğer yazıları...
Son Durak Huzurevi (Mi?)
Engellere Çarpa Çarpa…
Kadınsan Hem De...
Kaderini Kendin Çiz!
Kayıp Kimlikler!
Neden Bu Kadar Duyarsız Olduk?
Bana Yalan Söyleme! Beyaz Olsa Bile…
Bir Serginin Ardındaki Duygu Seli
Seninde Hayalin Olsun...
Doktorum Beni Anlamıyor

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sevgi ve Pozitif Enerjinin Gücü
İlişkiler Düğüm Olmuş Çözülmüyor
An"ı Yakala, Çilek Tadındaysa Bırakma!
Bakıp da Görenlere, Görüp de Sevenlere!
Sır Dolu Papuçlar
Rengarenk Duygularda Yaşatmak Sevgiyi!
Özlemek!
Uzaklarda Bir Yerlerde...
İçimizdeki Unutma Sesi…
Unutmanın Acısı, Unutulmanın Sancısı

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Seni Seviyorum Diyebilmenin Güzelliği [Öykü]


BELGİN ERYAVUZ kimdir?

İçimde yaşadıklarımın, hissettiklerimin birebir yansıması,tıpkı denizin mavilikleri gibi. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Okumayı çok seven birisi olduğum için,yazılarını okuduğum hemen tüm yazarlar.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © BELGİN ERYAVUZ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.