..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"İnsan - işte tüm sır burada. Bu sır üzerinde çalışıyorum, çünkü kendim de insan olmak istiyorum." -Dostoyevski
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Başkaldırı > Duygu Biricik




5 Mart 2008
Küresel Ikınma  
Duygu Biricik
Dünya Teyze


:BEBA:
Merhaba!!!Bu yazıda bir kadının dramını anlatacağım sizlere. Fakat yazının sonunda hastalığının tedavisi için gerekli parayı bulamadığını, hesap numarasının bilmem kaç sıfır on üç olduğunu, yardımlarınızı beklediğini söylemeyeceğim. Biliniz…

Yaşının kaç olduğunu henüz tam olarak bilen yok . Bazı tahminler yapılabiliyor sadece. Gençliğinde henüz fotoğraf teknolojisi olmadığı için önceden nasıldı neye benziyordu bilemiyorum. Son on yıllık fotoğraflarına baktıkça tipini Adile Naşit’e benzetiyorum ama şöyle göbekli sevimli ve kumral… Benden eskiler gözlerinin çocukluğunda masmavi olduğunu söylüyor zamanla yeşil de karışmış mavisine. Kumral saçları var. Dıştan bakınca mavi, yeşil ve kahverengi hakim yani.

Adı Dünya’ymış. Annesi Güneş ,babası Evrenmiş. Dokuz çocuklu bir ailenin üçüncü çocuğu olarak doğmuş. Ablası Venüs’le erkek kardeşi Mars’ın evleri arasında otel büyüklüğünde bir pansiyon işletiyormuş. Ay isminde de bir oğlu varmış.

Pansiyonunun müşterisi hiç eksik olmazmış. Her gün kaydı bile tutulamayacak kadar çok insan girer çıkarmış. Allah vere yedi odalı pansiyon çok büyükmüş de herkese yetiyormuş. Bu odalarda zencisi ,beyazı, çekik gözlüsü ,doktoru, mühendisi, işçisi, ev hanımı, çocuğu ,yaşlısı her çeşit insan kalıyormuş. Hatta odalarına bu çeşitlilikten dolayı Asya, Avrupa gibi isimler vermiş. Burada her dil anadilmişçesine konuşulurmuş.

Bu teyze çok hümanistmiş. Bir o kadar da hayvansevermiş. Bazı odaların bazı bölümlerinde vahşi hayvanlar için yer yapmış ben diyeyim tarantula, siz deyin kaplumbağa her türlü hayvan da barındırırmış.

Dünya Teyze’nin hayattaki en büyük keyfi bahçesiyle uğraşmakmış. Çeşit çeşit ağaçları, renk renk çiçekleri varmış. Müşterilerinin arıları Dünya Teyze’nin çiçeklerine konar, onlardan bal yaparmış, o da kiracıları bu baldan yiyecek de faydalanacak diye çok sevinirmiş.

Pansiyona gelen bir kiracı ortalama yetmiş sene kalırmış bu kadında rahat rahat. Tabi bu sözüm herkes için geçerli değil. Kimisi çok pahalı bulmuş erkenden çekip gitmiş müşterilerin, kimi yüz seneyi geçmiş hala aynı yerdeymiş. Dünya Teyze’nin pansiyonu tüm insanlara açıkmış.

Dünya Teyze müşterilerin memnuniyetinin her daim sağlanmasını iş felsefesi haline getirse de her zaman adil de olamıyormuş. Kimi odalarda petrol akarmış musluklardan, kimi odalarda su… Bazı odaları çok şıkmış. Diğer kiracılar bu şık odaları ellerinde birer tabak yiyecekle ziyarete gidermiş bazı mevsimlerde buna da turizm diyorlarmış. Avrupa odasının antika mobilyaları, Asya odasının egzotik dekorasyonu ,Amerika’nın da misafirlerine sunduğu imkanlar meşhurmuş mesela… Afrikada da fakir bir aile kalıyormuş…

Gel zaman git zaman bu kiracılar Dünya Teyze’ye zarar vermeye başlamışlar. 4x4 jeepler üretmiş pansiyonun havasını kirletmişler, kapalı yerlerde sigaralar içmişler, suları boşa harcamışlar, deodorantlar kullanıp Dünya Teyze’nin cildine zarar vermişler. Hormonlu gıdalar yedirip kadını kanser etmişler. Orman yangınları çıkarıp kel bırakmışlar. Odalarda tadilat iznini abartıp her yerine gökdelenler dikmişler. Çiçeklerini kopartıp, çimlerine basmışlar. Onu çok incitmişler, kırmışlar.

Artık Dünya Teyze’nin de müşterilerinin de huzuru kalmamış. Zavallı kadıncağız bu duruma gelmesine öyle üzülmüş, öyle üzülmüş ki sonunda depresyona girmiş. Günlerce gecelerce ağlamış. Çok ağlamış, daha çok ağlamış. İşte Dünya Teyze o günlerden beri susuzmuş. Şimdi son çareyi içindeki buzları çözmekte bulmuş. Küresel ısınma sorunu da böyle başlamış. Eğer bir gün içinde suya çevirecek bir kalıp buzu kalmazsa Dünya Teyze yanacak ve ölecek. Müşterileri de pansiyonu terk etmek zorunda kalacak. Söyler misiniz o günden sonra biz yokken çocuklarımıza kim bakacak?



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kıskançlık

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Boş Bir Kağıtla Neler Yapılır? [Deneme]
Güzellik Önerileri [Deneme]
Aşkın Kimyası [Bilimsel]
Gülücüğün Bilimi: Neden Güleriz? [Bilimsel]
Lekesiz Zihnin Sonsuz Işığı ve Propranolol [Bilimsel]
Tanrı Gördü Beni [Bilimsel]
Zeka Üzerine [Bilimsel]


Duygu Biricik kimdir?

Herkes yazar. "O" da yazar.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Duygu Biricik, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.