Bir kimse, neden oltasını, içinde tek bir balık olmadığını bildiği bir göle sarkıtır? -Adalet Ağaoğlu |
|
||||||||||
|
Çünkü iman edenler, Rabbimiz’in " Onların etleri ve kanları kesin olarak Allah’a ulaşmaz, ancak O’na sizden takva ulaşır. İşte böyle, onlara sizin için boyun eğdirmiştir; O’nun size hidayet vermesine karşılık Allah’ı tekbir etmeniz için. Güzellikte bulunanlara müjde ver.." (Hac Suresi, 37) ayetiyle bildirdiği gibi, yaptıkları ibadetleri Allah Katında değerli kılacak olanın, kalplerindeki niyetleri olduğunu bilirler. Bu nedenle de samimiyetle hareket etmeye titizlik gösterirler. Mümin zorluk durumunda dahi şevkini yitirmez, zorluklardan olumsuz etkilenmez. Sıkıntı ve zorlukların, Allah’ın kendisini imtihan etmek ve eğitmek için dünya hayatında yarattığı imtihanın bir parçası olduğunu bilir. İmtihan için yaratılan olaylarla yüzleşme zamanlarında sabır ve tevekkül gösterir. Bıçak bedene saplanır, acıyı ruh çeker; insan tam tevekküllü olursa acı duymaz. ‘Maddeye olan bağımlılıktan’ kurtulup Allah’a yakın olduğunda insan, tüm sınavlarını nezaket ve sabırla karşılar. Andolsun, Biz sizi biraz korku, açlık ve bir parça mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle imtihan edeceğiz. Sabır gösterenleri müjdele. (Bakara Suresi, 155) Yüce Allah "...Nefisler ise ’kıskançlığa ve bencil tutkulara’ hazır (elverişli) kılınmıştır..." (Nisa Suresi, 128) ifadesiyle, müminleri nefislerinin bencil tutkularına karşı uyarmış ve güzel ahlakta kararlılık göstermelerini buyurmuştur. Allah’ın tavsiye ettiği Kuran ahlakını yaşayan insan, kendisinden çok diğer insanları düşünen ve elindekini paylaşan özverili biri haline gelir. Kararlılığını her zaman korur, koşullara göre değişmez. Kötü sözle dahi karşılaşsa, her zaman için ’sözün en güzelini’ söyler. Mümin duruma göre değişik karakter sergilemez, oturmuş bir kişiliği vardır. Yaşanan sıkıntılar ya da musibetler nedeniyle üzülmemek ve gevşememek, Yüce Allah’ın Kuran’daki buyruğudur. Hz İbrahim ateşe girdiğinde ateş ona dokunmamıştır? Bedene acı gelen, ruha tatlı gelir; ecir alır çünkü. Allah Kuran’da, kararlılıkla teslimiyeti yaşayan ve yolunda sürekli şevk içinde olan müminin üstün olduğunu haber verir: Gevşemeyin, üzülmeyin; eğer (gerçekten) iman etmişseniz en üstün olan sizlersiniz. (Al-i İmran Suresi, 139) İnsanın “varım” diyebilmesi çok önemlidir. O zaman ruhunu terbiye etmesi, ‘takva elbisesi’ ile donanması gerekir. Ey Ademoğulları, Biz sizin çirkin yerlerinizi örtecek bir elbise ve size ’süs kazandıracak bir giyim’ indirdik (var ettik). Takva ile kuşanıp-donanmak ise, bu daha hayırlıdır. Bu, Allah’ın ayetlerindendir. Umulur ki öğüt alıp-düşünürler. (Araf Suresi, 26) Doğru yolda ilerlerken eksikliklerimizi düzelttiğimizde takva sahibi oluruz. Yüce Allah bu yolda yarış koymuştur; hayırlarda/takvada yarış. Allah yolunda yapılan bu rahmani yarışta ‘son durak’, -Allah’ın sakınan kullarına vaadettiği ve onlar için hazırladığı sonsuz cennet olacaktır. "Bu mu daha hayırlı, yoksa takva sahiplerine va’dedilen ebedi cennet mi? Ki onlar için bir mükafat ve son duraktır." (Furkan Suresi, 15)
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Fuat Türker, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |