Bilim şaşkınlıkla başlar. -Aristoteles |
|
||||||||||
|
“Yoksa sizden önce gelip-geçenlerin hali başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız?..” (Bakara, 214) ayeti gereği bugüne dek yaşamış tüm iman edenlerin başına gelenler bugün yaşayanların da başına gelecektir. Dolayısıyla yalnızca iman ettim diyerek insanın kurtuluşa ulaşması mümkün değildir. Musibet ve belalara sabır ve tevekkül göstererek, Allah’a tam bir teslimiyetle teslim olarak kişi imanını kanıtlamalıdır. Ayetin devamında ise Allah, “…Onlara öyle bir yoksulluk, öyle dayanılmaz bir zorluk çattı ve öylesine sarsıldılar ki, sonunda elçi, beraberindeki mü’minlerle; "Allah’ın yardımı ne zaman?" diyordu. Dikkat edin. Şüphesiz Allah’ın yardımı pek yakındır.” (Bakara, 214) ifadesiyle, zorluk yaşayan ve çaresiz kalan kullarına yardımını ve desteğini vaat eder. Allah’ın kutlu elçisinin ve beraberindeki müminlerin, "Allah’ın yardımı ne zaman?" diye sorması, yaşanan zorluk ve sıkıntının büyüklüğünü gösterir. Zorluk ne denli büyük olursa olsun, söz konusu ayet, Allah’ın kesinlikle yardım edeceğinin, destek olacağının müjdesidir. Allah,-Kur’an’da bildirildiği gibi-göklere, yere ve dağlara sunulan ancak korkarak yüklenmekten kaçındıkları emaneti yüklenen insana, güç yetiremeyeceği şeyi taşıtmayacaktır. Yine de müminden istenen Allah’a tam bir teslimiyetle teslim olması ve zorlukla imtihan sırasında sabretmesidir. Dünyada yaşanan tüm sıkıntıların sonu vardır. Hatta yaşanan en zor zamanlar bir süre sonra, adeta başkalarının başından geçmiş gibi gülümseyerek anlatılır. Allah’ın kader gereği hayır ve hikmet üzere yarattığı her olayda insan Rabb’ini görmeli, gülümseyerek sabır göstermelidir. Ahirette yaşanacak ve asla tükenmeyecek sıkıntıdan uzak olabilmek için böyle davranmalıdır; orada her şey gibi azap dolu sıkıntılar da sonsuzdur çünkü… Samimi mümin her durumda Allah’a teslimiyette, Allah’a bağlılıkta kararlıdır, ısrarcıdır. Yaşadığı musibet, diğer her şey gibi geçici, yok olucu ve sonludur. Ancak biteceği anı bekleyerek dişlerini sıkmak/tahammül etmek değildir samimi müminin yaşadığı. O Rabb’i için sabreder. Ve teslimiyetle, tevekkülle, yine O’nun yardımını bekler. Allah’ın yardımı pek yakındır ancak yakın/uzak kavramları dünyevi ve bizim için geçerli kavramlardır. Allah katında zaman yoktur, O bundan münezzehtir. Bu nedenle yardım o an da gelebilir, yıllar sonra da. İnsan yalnızca sabrederek, umutvar olarak yardım diler; yardım gelene dek, hatta ondan sonra da sözüne olan sadakatiyle denenir. Sonunda Allah’ın yardımı ve desteği kesin olarak gelecektir. “Öyle ki elçiler, umutlarını kesip de, artık onların gerçekten yalanladıklarını sandıkları bir sırada onlara yardımımız gelmiştir; Biz kimi dilersek o kurtulmuştur. Suçlu-günahkarlar topluluğundan zorlu azabımız kesin olarak geri çevrilmeyecektir.” (Yusuf Suresi, 110) Zorluk ve sıkıntı anları insanın samimiyetini ve içinde taşıdığı Allah aşkını en iyi gösterebileceği zamanlardır. Yalnızca sözüne sadık ve amaçlarına gönülden bağlı olan kullar bu durumlara aşk ve şevkle göğüs gerebilirler. "Şüphesiz Biz elçilerimize ve iman edenlere dünya hayatında ve şahidlerin (şahitlik için) duracakları gün elbette yardım edeceğiz." (Mümin Suresi, 51)
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Fuat Türker, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |