..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Şahin bakışlı, ahu gözlü, şirin davranışlı ve tatlı sözlü idi. -Fuzuli, Leyla ve Mecnun
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Din > Fuat Türker




12 Mayıs 2011
Her Nefis Ölümü Tadıcıdır; Tatmaya Hazır Mısınız?  
Fuat Türker
Aile mezarlığımız denize nazır. Her tarafı mermer; tamamını en kalitelisinden mermer kapladık. Ağaçlar da diktik; muhteşem selvi ağaçları..." Aklını kullanabilen bir insan için bu sözlerin ne kadar anlamsız olduğu açıktır...


:ADCC:
“Öldüğümde gösterişli bir cenaze töreni istiyorum; vasiyetimdir... Şehrin en güzel mezarlığından ... liraya mezarlık satın aldık. Aile mezarlığımız denize nazır. Her tarafı mermer; tamamını en kalitelisinden mermer kapladık. Ağaçlar da diktik; muhteşem selvi ağaçları."

Aklını kullanabilen bir insan için bu sözlerin ne kadar anlamsız olduğu açıktır... Oysa insan kara toprağın altına, simsiyah karanlık mezara girecektir. İki metre toprağın altındayken, üzerindeki mermeri, deniz manzarasını mı görebilecektir? Gideceği yer bambaşka bir alemdir. Ruhu Allah’ın Katına gidecek, orada yalnızca bedeni kalacaktır. Arkasından, "çok güzel ve kalabalık bir cenaze töreni oldu", "mezarı da çok muhteşem, gösterişli" denmesinin kişi için ne önemi vardır? Bıraktığı yer değil, insanın gittiği yerdir önemli olan...

Allah bütün bunları ibret olsun diye yaratır. Böylece insanların nasıl gaflete kapıldıklarını, nasıl bir akledememe durumuna düştüklerini bize gösterir. İnsan bu kişilerin gurur yapmalarına şaşırır; azgınlıklarına, saldırganlıklarına şaşırır, Allah’ın varlığının ve delillerinin farkında olmamalarına şaşırır. Kur’an’ın, "Eğer şaşıracaksan, asıl şaşkınlık konusu onların şöyle söylemeleridir: "Biz toprak iken mi, gerçekten biz mi yeniden yaratılacağız?" İşte onlar Rablerine karşı inkara sapanlar, işte onlar boyunlarına (ateşten) halkalar geçirilenler ve işte onlar -içinde ebedi kalacakları- ateşin arkadaşları olanlardır. (Ra’d Suresi, 5) ayetiyle haber verdiği gibi, ölümü ve yeniden diriltileceklerini unutmuş olmalarına şaşırır.

Yaşadıkları hastalıklar da ölümü hatırlatmaz bu kişilere. Kimi kanser tedavisi görür, kiminde şeker hastalığı, kiminde kalp vardır hatta birçoğu ölümden dönmüştür. Allah’tan bahsetmez, ölümü düşünmezler. İnsanlar adeta bir düşünmeme sanatı geliştirmiş ve böylece gerçekleri unutmanın yolunu bulmuşlardır.

Allah, insanın gururunu ezecek her şeyi yaratmışken, bu kimseler acizliklerini düşünmezler. Sürekli bakım ister insan; bedenine bakmadığında perişan olur. Ancak bakımla temiz ve güzel olabilir. Allah, kadına da, erkeğe de acizlikler vermiştir. Sabah, akşam, gün içinde acizliklerini görürler. Ancak buna rağmen insanlar etkilenmez; enaniyetleri kırılmaz. Kanser olur örneğin, etkilenmez. "Ben bunu da yenerim" der, modern bir hastanede tedavi görmesiyle ve tedavi masraflarıyla övünür.

Bu büyüklük hissi, bu enaniyet, büyük bir mucizedir. Her gün defalarca aczini ve zavallılığını gören insanın bunu yapamaması gerekir. Nefsi bu denli azgın olan insanı Allah, "insan çok zalim, çok cahildir " ifadesiyle tarif eder.

Yüce Allah Kur’an’da, “Allah, sizi yerden bir bitki (gibi) bitirdi.” buyurur. Sebzeler, meyveler, türlü bitkiler, otlar toprakta oluşur. Hayvanlar o bitkilerle, insanlar da bitki ve hayvanlarla beslenirler. Dolayısıyla topraktaki malzemeler sürekli insana geçer. İnsan topraktan çıkar, yaşar, yaşlanarak geri gidiş süreci başlar; ömrünü bitirir. Ardından toprağın içinde kaybolup gider. Yaşam bu sistem üzerine kuruludur. Ancak birçok insanın neden yaşadığından haberi bile yoktur ve yanılgı içinde, ölüm gerçeğini düşünmeden hayat sürer.

Ömür çok hızlı geçer; inkar eden ya da iman eden her insan ölümlüdür. En sağlıklı, en gösterişli insan bile zifiri karanlık toprağın altına girer. Orada ise dünyadaki azgınlığından, enaniyetinden eser yoktur. “Onların fısıltılarını duyuyor musun?” (Meryem Suresi, 98) buyurur Allah. Gerçekten de onlardan hiçbiri hissedilmez ve fısıltıları işitilmez.

İstisnasız her insanın, ölüm gerçeğini görüp kabul edeceği bir an olacaktır. Ölümü unutan, yaşamı boyunca büyüklenen, hep “ben”, “ben” diyen kişi, daha ölümü tadarken her şeyin zincirleme çok kötü gideceğini anlar:

"Melekleri, onların yüzlerine ve arkalarına vurarak: "Yakıcı azabı tadın" diye o inkar edenlerin canlarını alırken görmelisin. (Enfal Suresi, 50)

Meleklerin azap ’müjde’siyle ölümü tattıktan sonra ahirette tadacakları ise kendisi için "yığıp-sakladıkları"dır. "Acı, yakıcı, zorlu ve sürekli ateş azabı"dır; "cehennemin dokunuşu"dur.

Hiç şüphesiz suçlular-günahkarlar, bir sapmışlık (dalalet) ve çılgınlık içindedirler. Ateşin içinde yüzükoyun sürüklenecekleri gün cehennemin dokunuşunu tadın" (denecek) (Kamer Suresi, 47, 48 )

Ölümü tatmaya hazır mısınız?..



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın din kümesinde bulunan diğer yazıları...
İnkârcılar İnananların Sapmasını İsterler
Son Perde
Dinin Çıkarlarını Gözetmek
Anne Babaya İtaat Nasıl Olmalı?
Korkma Ebedi Varsın
Allah Aşkı
Bir Başka Candır Ölüm
Kadere Dair
Kur'an'dan Sorulacaksınız
Her Sabah, Günü Allah'a Adamak

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
İnsan Neden Kıskanır?
Konuşma Kişiliği Yansıtır
Çocuklar Gibi...
Gerçek Sevgili
Ne Kadar Aciziz!..
Ahirete Hazırlık Kursu
Gerçek Adalet
Duyguları Akıl ve İrade ile Terbiye Etmek
Vakit "Öldürmek" Değil, Kazanmak İçindir
İnsanlar İçin Yaşamak Zordur

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Otobüs Yolculuğu [Öykü]
Köy Anılarım (!) [Öykü]
Artık Oruç Tutuyorum (Çocuklar İçin Ama Büyükler de Okuyabilir :) [Öykü]
Daldaki Armut (Çocuklar, Gençler ve de Çocuk ve Genç Kalanlar İçin :) [Öykü]
Boyun Eğen Kutlu Kadın [Öykü]
Darwinizm, Komünizmin Bilimsel Kılıfıdır [Eleştiri]
Pkk'nın Hedefi; Komünist Toplum [Eleştiri]
"Kahrolsun O Zan ve Tahminle Yalan Söyleyenler" [Eleştiri]
Dünyalık Peşindeki Din Adamları [Eleştiri]
Şeytanın Çift Taraflı Kıskacı: Bir Yanda Ateizm Bir Yanda Yobazlık [Eleştiri]


Fuat Türker kimdir?

6 yıldır insani ve imani konularda makaleler ve çocuk yazıları yazıyorum. Yaklaşık 5 yıldır Haber Vaktim, Cemaat. com, Sayha Dergi, Edebistan, Turuncu Dergi, Körpe Kalemler, Edebiyat Defteri gibi dergi, portal ve haber sitelerinde yazılarım yayınlanıyor. Yazılarımı ve inandıklarımı paylaşmak için İz Edebiyat'dayım. Ayrıca Risale Çocuk, Kalem. biz ve Beyan/İstikamet Dergisi'nde çocuk yazıları yazıyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
-


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Fuat Türker, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.